* Küçük aptalın , büyük dünyası *

623 41 7
                                    

Herkese merhaba! Bu wattpad'deki ilk hikayem. Hatalarım olabilir, uyarabilirsiniz mutlu olurum. 1-2 bölüm sonra kurguyu kavrayacağınızı umuyorum. iyi kötü yorum yapan vote veren herkese teşekkürler ! iyi okumalar.

Okuldan iyice sıkılmaya başlamıştım. Sınıf arkadaşlarım bağıra bağıra sohbet ederken daha fazla dayanamayıp çantamı aldığım gibi yürümeye başladım. Ya da durun en başa sarayım; Burada doğup büyüdüğüm için ve babam'ın iş ortaklıkları kuvvetli olduğu için fazlasıyla tanınıyordum. Genellikle babamın iş ortaklarının çocuklarıyla arkadaş oluyordum.

 Tam okuldan çıkmak üzereyken babamın iş ortağının oğlu Kubilay yanıma geldi. Galiba babamın bana hayatı boyunca yaptığı en iyi şey Kubilay'la arkadaş olmamı sağlamasıydı. Tek kardeş olmama rağmen Kubilay öz kardeşim gibiydi. Diğerlerine göre en yakının Kubilay'dı. Yanıma geldiğinde ilk defa, ilk konuşan ben olmadım " Nereye ? " diye sorunca " Bu okul hariç her yere. " dedim. " Bekle bende çantamı alıp geliyorum. " demesini beklemiyordum açıkçası.

5 dakika sonra yanıma gelince birlikte okuldan çıktık. Her zaman ki oturduğumuz parka gelmiştik yine. Cafeler'den , barlardan daha çok hoşumuza gidiyordu.Saate baktığımda diğerlerinin de okuldan çıkma saati olduğunu gördüm. Hemen whatsapp grubuna mesaj attım.Grubun adı ; Kekolar jdjdjd " Biz kubilay'la karaoke salonunda bekliyoruz sizi. "Cuma günleri okul çıkışında hep karaoke'ye giderdik. Gelenek haline gelmişti.


Diğerlerinden onay verici cevaplar aldıktan sonra Kubilay'la kalkıp yürümeye başladık. Karaoke salonuna geldiğimizde her zamanki masaya oturduk, telefonumla uğraşırken Kubilay'ın sesini duyunca ona baktım " Bir şey soracağım. " demesiyle gülümsedim. " Yunusla neden ayrıldınız , ne oldu anlatmayacak mısın? " demesiyle gülümsemem yüzümde soldu.


2 hafta önceki olay geldi aklıma : dersten tuvalete gitmek için çıktığımda koridorun sonunda iki farklı ses duydum ışık yanmadığı için yüzlerini göremiyordum. Tam her seferinde olduğu gibi umursamayıp yoluma devam edecektim ki adımı duymamla duraksadım " Lanet olsun sen Aylin'le birliktesin! " bu ses çok tanıdıktı ama çıkartamıyordum. Sonra o sesi duydum " Ama sana da ilgi duyuyorum, tatlı kızsın." Dedi. Neydi şimdi bu ? Sevgilim ve aile dostumuzun kızı Buse mi diye düşünürken Yunus Buseyi duvara itip öpmeye başladı. İşte şimdi sıçmıştım.

Ben onları gözlerim dolu dolu izlerken Buse beni fark etti. Buse Yunusu itince Yunus Busenin baktığı yere baktı ve göz göze geldik. İkisi de şaşkınlıktan ne yapacaklarını bilemezken benim yapabildiğim tek şey ellerimi kaldırıp onları alkışlamak oldu. Sonra da arkamı dönüp gittim. O olaydan sonra Yunusla aynı ortamda bulunmamaya özen gösteriyorduk.

Hatırladığım anıyla dalmıştım kubilay'ın kolumu dürtüp " Aylin iyi misin? " demesiyle kendime geldim. Gerçekten iyi miydim ? Bu soruyu 2 haftadır aralıksız düşünüyordum. " Anlatacağım ama aramızda kalacak. " dedim. Kubilay da tamam anlamında kafasını salladı. Bende o gün gördüğüm her şeyi tek tek anlattım. Daha da bu konunun açılmasını istemedim Kubilay da kabul etti. Kubilay arkamda bir yere bakarken bende gözlerini takip edip arkama bakmamla donup kaldım.

 Bizimkiler gelmişti, ama yanlarında Yunus da vardı. Okulda ya da dışarıda hep birlikte takılırdık. Tam 9 kişiydik. Hatta geçen sene lakabımız " koyun sürüsü " ydü. Şevval yanıma oturunca Gizemde Şevvalin yanına oturdu. Benim diğer yanıma da Melike oturdu. Ece , Yiğit , Yunus , Mert ' de yerlerine oturunca konuşmaya başladılar.

Sonunda dayanamayıp şarkı söylemek için ayağa kalktım " ben gidiyorum. " deyip gülümsedim, arkamdan Ecenin " Sahne senin! " demesiyle arkamı dönüp ona öpücük attım. Hala ne şarkı söyleyeceğimi bilmiyordum, aniden geçen hafta sürekli dinlediğim şarkı geldi aklıma. Görevlilere şarkının adını söyleyip mikrofonu elime aldım.

 Şarkının melodisi çalmaya başlayınca bütün gözler bana bakmaya başladı. Yavaş yavaş mırıldanmaya başladım;" insan yalnız kalamaz, yapamaz ahh. Döner durur yatağında uyuyamaz, ah." Aklıma yine Yunusun Buseyi öptüğü sahne gelince istemsizce gözlerim doldu, Yunusun gözlerini üstümde hissedebiliyordum.

Tam sırası diyerek gözlerine baktım. Oda bana baktığı için göz göze geldik. Şu anda bildiğin ağlayarak ona bakıp şarkı söylüyordum! "Ben seni kaybettim, anladın mı ? Gündüzleri gecelere zor bağladım, vah." Hala göz gözeydik, lanet olsun! " Hani zaman her şeye ilaç ya, yalanmış ah.Hani aşklar hep gelip geçer ya, kalırmış ah." " Rüzgar esti üstüme, üstüme, üstüme ooff! Seni vurdu yüzüme, yüzüme of. " Şarkının son cümlelerini de söyledikten sonra bitirdim.

 Şarkı bitince herkes alkışlamaya başladı. Mikrofonu görevliye verip direk tuvalete gittim. Yüzüme 3-4 kere su vurduktan sonra masaya geri döndüm. Bu sefer sahnede Şevval vardı, her zaman ki gibi ingilizce şarkı söylüyordu. Hatırladığıma göre şarkının adı "Avril lavigne - wish you were here. " Sesi gerçekten çok güçlü ve güzeldi. Hepimiz tek tek şarkı söyleyince evlere dağıldık. Eve gider gitmez üstümü değiştirip yattım. Cidden yorulmuştum bu gün, hemen uykuya daldım.

***

YENI HAYATWhere stories live. Discover now