3.

21.1K 1K 336
                                    

Annemin öldüğünü duyduğum ilk gün ağlarken mırıldandıklarımı hatırlıyorum.

Neden doğduğumu düşünür,keşke ölsem diye dua ederken birden daha fazla ağlamaya başlamıştım.

Ölmek istemiyordum fakat hayalimdeki gibi yaşamak istiyordum. Çünkü ölümdende her zaman korkan bir kız olmuştum.

Şimdi bugün belki çok garip gelecek ama bir çocuğun doğuşuna şahit olmuştum. Sarp'ın söylediklerinden sonra herşey,herkes birbirine girmişti.

Aralarında en sakin ve soğukkanlı olan ben ve Agâh olduğumuzdan Süreyya hastaneye yetişebilmişti.

Ve şimdi Süreyya elimin kemiklerini kırarken çocuğunu doğurmuştu.
Hakan telaştan ne yapacağını şaşırmış saçma sapan figürler yaptığı için onu ameliyathaneye almamışlardı.

"Doğdu mu Gülizar?" Sürreyya'nın gözlerinden bir damla yaş düşerken istemsizce benimde gözyaşlarım düşmüştü. Hem şahit olduğum an çok güzeldi hemde yanan elimi sıktığı için çok fazla acıyordu.

"Doğdu."

"Ağlamıyor Gülizar neden?" Hızla doğurtan ebeye baktığımda bebeğin poposuna bir tokat attığını gördüm. Bebek hızla ağlamaya başlarken Süreyya derin bir nefes verdi. Bebeği temiz bir örtüye sardıktan sonra Süreyya'nın yanına getiren doktorla gülümseyerek geri çekildim.

Benim işim bittiğinden ameliyathanenin çıkışına yürüdüm. Kapı iki yandan açılıp koridordaki insanları görüş açıma sokarken gülümsedim. Sarp ve Kemal Hakan'ın iki yanına geçmiş ellerini tutmuştu. Hakan da sanırım doğuruyordu.

İNKİSARHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin