0.4 | "KARANLIKTAKİ SIR"

375 28 21
                                    

SARP BOZCAK

Arabayı evin önüne park ettim ve dışarı çıkıp Arsen'in olduğu tarafa dolandım. Aynı anda arka koltukta oturan Erva ve Uras da aşağı inmişti. Erva da Arsen gibi uyuyordu ancak araba durduğunda uyanmıştı. O, Arsen kadar sarhoş olmamıştı.

Arsen'in kapısını açtığımda gözlerinin kapalı, kaşlarının çatık, kollarının ise karnının etrafına dolanmış olduğunu gördüm. Bacaklarını yan bir şekilde koltukta toplamıştı ve oturduğu yerde yanağını kemere yaslayarak öne doğru büzülmüştü. Yol boyunca her birkaç dakikada bir midesinin bulandığını söylemiş, ancak hiç kusmamıştı.

Eğilip içeriye doğru uzandım. Kemerini çıkarttıktan sonra geri yerine sokarken elimi yanağına koyarak yüzünü kemerden ayırmasını sağladım.  O sırada gözlerini araladı. Birkaç kez ağır ağır gözlerini kırptıktan sonra kafasını kaldırarak bana baktı.

"Sarp?" dedi kısık sesle. Ses tonu küçük bir kız çocuğununki gibi cılız, uykusundan uyandığı ve aynı zamanda midesi bulandığı için huzursuz çıkmıştı. Kemeri bırakıp ben onlara söylemeden yukarı kıvrılan dudaklarımla ona baktım. Kafası öne eğik bir şekilde uyuduğu için saçları yüzünü gizlemişti. Elimle saçlarını geriye ittirip yeşil kürelerini ortaya çıkarttım.

"Geldik" dedikten sonra bir elimi sırtından, diğer elimi ise dizlerinin altından geçirdim. "Kollarını boynuma dola, Kelebek"

Dediğimi yapmak yerine yüzünü buruşturarak kafasını iki yana salladı. Hafifçe geri çekilip ona baktığımda o da kafasını kaldırıp dolu gözlerini benimkilerle birleştirdi. "Midem bulanıyor"

Elimi saçlarında kaydırırken kafamı salladım. "Biliyorum. Bu yüzden bir an önce eve çıkıp sana ilaç bakalım, tamam mı?" deyip bir elimle kolunu boynumdan geçirip onu kucağıma aldım. Kafasını omzuma yaslarken ayağımla arabanın kapısını ittim. Uras ben bir şey demeden ön cebimden arabanın anahtarını almış, kapıları kilitlemiş, ardından kendi evine gitmek yerine Erva'yla birlikte merdivenleri çıkmaya başlamıştı.

Ben kucağımdaki Arsen'le birlikte onların arkasından çıktığımda Uras bir eliyle uyuklamakta olan Erva'yı tutarken diğer eliyle kendi yedek anahtarını kullanarak kapıyı açtı.

"Erva Arsen'in yatağında yatsın" dedim içeri geçerken. Gece kulübünde kızlar dans ederken barda asıl konuşmamız gereken konuları konuşmamıştık. Şu anda ikimizin de uyumayacağını ve Uras'ın da konuşmadan aşağı inmeyeceğini bildiğimden Erva'yı bir yere yatırması gerekiyordu.

"Tamam" deyip arkamdan içeri girdi ve kapıyı kapattı.

Kendi odama doğru dümdüz ilerledim. Hafif aralık duran kapıyı ittirdiğimde zifiri karanlık oda bizi karşıladı. Adımlarımı, kucağımda Arsen olduğu için dikkatli atarak yürüdüm ve onu yavaşça yatağa bıraktım. Yüzünü buruşturup sızlanırken komodinin üstündeki gece lambasını yakarak eğildiğim yerde doğrulmadan önce birkaç saniye yüzünü izledim. Gözleri kapalıydı.

Arkamı dönüp siyah perdeleri açarak camları yalnızca tüllerin örtmesine izin verdim, ardından aralık duran kapıyı kapattım. İçinde Arsen'in de bazı kıyafetlerinin bulunduğu dolabıma gidip rahat bir şort ve kendi tişörtlerimden birini alarak yatağa geri döndüm. Kıyafetleri kenara koyduktan sonra Arsen'i yavaşça doğrulttum ve yanına oturdum. Tekrardan yatmak istediğinde onu belinden tutarak durdurdum.

"Üstünü değiştireceğim, güzelim" dedim kısık sesle. Kafasını salladıktan sonra başı öne, omzuma düştü. Elim elbisesinin kalın askısını tuttuğunda durdum. İçinde bir şey olmadığı aklıma geldiğinde elbiseyi çıkartmadan önce öne doğru uzanıp gece lambasını kapattım. Şimdi oda, yalnızca ayın ışığıyla hafif bir şekilde aydınlanıyordu.

ÖLÜM ÖPÜCÜĞÜ 2Where stories live. Discover now