DENGESİZ

5.

...

2 gün geçmişti, siyah sweatshirtümü ve mavi kot pantolonumu altına da siyah spor ayakkabılarımı giymiştim.

Anahtarı alıp kapıyı kilitledim. İş yerim yarım saatlik yürüme mesafesinde olduğu için yürüyerek gitmeyi tercih ediyordum.

Apartmandan çıkmadan telefonuma kulaklığımı taktım. Eşarbın altından kulaklıkları taktığımda müzik uygulamasına girdim.

Karıştır düğmesine basıp ilk dinleyeceğim şarkıyı bekledim.

Sokrat ST x Ozbi - Teslim Olma

Telefonu cebime atıp anlık gülümsedim ve tekrar soğuk bir tavır takındım. Ellerimi de cebime sokup yavaş yavaş yürümeye başladım.

Biraz daha yürüdükten sonra son zamanlarda çokça dinlediğim şarkım doldu kulaklarıma.

Vio feat. Ezhel - İz Bırak

Dudaklarımı oynatıp yürümeye devam ettim.

Nasıl kurtulabilirim...
Nasıl kurtulabilirim...

Önüme çıkan köpeğe tip tip bakarken hırlayarak üzerime atlamayı planlıyordu.

Korkmadığım için öylece ona bakmaya devam ettim. Sonunda anlamış olacak ki usulca yanımdan ayrıldı.

Omuz silkip yürümeye devam edecekken başımı yana çevirip caddeye baktım.

O an beni şaşkınlıkla izleyen insanların arasından minik bir Bartu ve yakışıklı abisi gözüme çarptı abisi de aynı o insanlar gibi bakıyordu bana göz devirip Bartu'ya göz kırptım.

Telefonu çıkarıp müziği kapattım, Bartu da anayola geçmeye hazırlanmıştı ki onun yanına koştum mal abisi hâlâ bana bakıyordu.

Gelen arabayı fark ettiğimde Bartu'yu kucağımda saklayıp arabaya arkamı döndüm araba ani bir fren yapınca kasılan çenemi serbest bırakmaya çalışsam da olmadı insanlar o kadar acayip ki.

Hepsine soğukça bakıp Bartu'yu kucağımdan bırakmadan ayağa kalktım boynuma sıkıca sarılmıştı.

Abisi şoförle tartışmaya girmişti adamın kapısını açıp adamı dışarı çıkardı ve üzerine gidip yumruk attı.

Mal herif hem çocuğa mukayyet olmuyor hem de başkalarını suçluyor.

"Yeter.." dedim sakin ama tehditkar bir sesle herkes bana bakmaya devam ederken ben sadece şoförün üstüne gitmeye devam eden adama bakıyordum.

Ne tepki vereceğini beklemeden az önce bulunduğum kaldırıma gidip Bartu'yu kucağımdan indirdim çantamda hep bulundurduğum suyu açıp ona verdim.

"İyi misin bebeğim" diye sordum lan bu şefkatli Kamer kim? ikinci bir kişiliğim mi var, ben istemediğim zaman çıkmayan, ama bu çocuğa karşı ortaya çıkan. Her neyse suyu içip gözlerini bana dikti.

"Bir daha ne olursa olsun anayola atlama ya bir şey olsaydı" dedim tekrar aynı ses tonuyla dudaklarını büzüp bana baktı.

"Yapma zalımın oğlu yapma çok tatlısın yerim bak seni" dedim gülerek, kıkırdayıp yanağımı öptü gülümsediğimde oluşan gamzeme parmağını bastırınca kahkaha attım.

"Özür dilerim Kamer bir daha yapmicam" dedi boynundan öptüğümde huylandığını belli ederek güldü.

Ayağa kalktığımda az önce fark etmediğim abisini gördüm bu ne zamandan beridir burda siyah saçları koyu kahve gözleriyle bize bakıp gülümsüyordu.