GÖLGE'M (Tamamlandı)

52. Bölüm

Batur'un sert sesiyle bakışlarım kapıya döndü net görmek için bir kaç adım daha attığımda onu görmüştüm. Tüm ciddiyetiyle bize yaklaştı kravatını düzeltti. Elini Batur'a uzattı.

- Terör ile mücade savcısı Umut Sayın, Yüzbaşı Arslan, sivil hayatta yaşadıklarımızı işimize bulaştırmıyacağınızı ümit ediyorum.

İlk defa Umut'u bu kadar ciddi görmüştüm. Batur dişlerini sıksada uzatılan eli sıktı.

- Umarım sizde iş ile sivili karıştırmazsınız sayın savcım.

Umut ciddiyetle tebessüm edip bana baktı.

- Hiç şüpheniz olmasın. Yerleştiyseniz beş dakikaya salonda olun.

Umut bakışlarını bir iki dakika sürdürsede odadan çıktı ben olayın şoku ile odama geçip kapıyı kapattım.

Onun burada olması... Umarım iş ile özel hayatı karıştırmayız Mavi.

Off iç ses bir işim düzgün gitse dişimi kıracağım artık.

Hızla üzerimdeki deri ceketi düzeltip odadan çıktım. L koltukta oturmuş 5 devasa adamı gördüm hepsinin sırtları bana dönük bir tek savcı tekli koltukta oturmuş bana bakıyordu. Hızlı adımlarla yanlarına geçip tekli koltuğa oturdum. L koltuğun ucundaki dev adam elini uzattı.

- Astsubay uzmançavuş Bekir Atik. İstihbarat.

Uzattığı eli sıktım. Saçı sakallarına karışmış sert kahve gözlere sahipti.

- Üsteğmen Mavi Efe

Adam bir an duraksasa da kendini topatladı. Bu sefer yanındaki adam elini uzattı.

- Kıdemli subay üstçavuş İlker Uygur, siber, bomba imha.

Uzattığı eli sıkıp başımla onayladım. Kumral teni ve mavi gözleri ile oldukça dikkat çekici bir insandı, Batur'u zaten tanıyordum. Ona da kısaca baş selamı verip Umut'a döndüm. Tabi herkes ona bakuyordu, elimdekş dosyaları masaya attı.

- Ben Terör ile mücadele savcısı Umut Sayın. Sizi buraya özel olarak topladım. Amacımız dosyalarınızda gördüğünüz adamı sessiz ve sakin bir şekilde buraya Türkiye topraklarına getirmek.

Söze Bekir girmişti.

- İstihbarat çok sağlam yerden, uzun zamandır onun sağ kolu olarak görev yapan yaşlı kurt sonunda bir açığıyla geldi bize. İki güne İngiltereye uçacağız bizi oradaki iş birlikçiler karşılayacaklar. Sıkıntı şu ki bu adam çok ama çok...

Bekir savcıya baktı.

- Kusura bakmayın savcım ama küfredebilirmiyim?

Umut'un gülmesini beklerken tüm ciddiyetitle Bekir'e baktı.

- Uzatmaya gerek yok, görev ne kadar sürer bilmem ama, geldiğinizde yüzünüde tek bir çizik bile görmek istemiyorum. Sürekli iletişim halinde olacağız, adamı en az zarar ile alın ve getirin.

Hepimiz ayaklanıp hazır ola geçmiştik.

- Emredersiniz .

Bir kaç şey daha konuşup odalara dağılmıştık. Görev bitse bile uzun süre burada olduğumuz için bavulumu dolaba yerleştirdim. Üzerime daha rahay siyah baskılı oversize bir tişört altına da griy paçaları lastikli bol bir eşofman altı vardı kıvırcık saçlarımı da açıp, evin boydan camını araladım . Umut hararetli hararetli bir şeyler konuşuyordu.

İşinde gerçekten ciddileşiyormuş bu adam. Mavi, bu adama çok mu ayıp oldu?

Off, iç ses vicdanım zaten rahat değil bir de sen üsteleme. İçimdeki çatışmayı bitirip. Salona çıktım akşam olmak üzereydi, evde bir iki tur atıp odalara baktım,