Keep Driving

101 3 0
                                    


--

Black and white film camera
Siyah beyaz film kamerası

Yellow sunglasses
Sarı güneş gözlükleri

Ash tray
Kül tablası

Swimming pool
Yüzme havuzu

Hot wax,
Erimiş mum,

Jump off the roof
Çatıdan aşağıya atla

A small concern with how the engine sounds*
Motor sesiyle ilgili içimde küçük bir endişe var

We held darkness in withheld clouds
Karanlığı alıkonmuş bulutlarda tuttuk

I would ask "Should we just keep driving?"
"Sadece sürmeye devam etsek?" Diye sorardım

Maple syrup
Akçaağaç şurubunu

Coffee, pancakes for two
Kahve, iki kişi için pankekler

Hash brown, egg yolk
Patatesli mücver, yumurta sarısı

I will always love you
Her zaman seni seveceğim

There's more concern without the engine sounds
Motor sesi yokken içimde daha fazla endişe var

We held darkness in withheld clouds
Karanlığı alıkonmuş bulutlarda tuttuk

I would ask "Should we just keep driving?"
"Sadece sürmeye devam etsek?" Diye sorardım

Should we just keep driving?
Sadece sürmeye devam mı etsek?

Passports in footwells*
Ayak boşluğundaki pasaportlar

Kiss her and don't tells
Öp onu ve sakın söyleme

Wine glass, puff pass
Şarap bardağı, tüttür ve uzat

Tea with cyborgs*
Sayboglar ile çay

Riot America
Amerika ayaklanması

Science and Edibles
Bilim ve jelibonlar

Life hacks going viral in the bathroom
Hayat kolaylaştıran hileler lavaboda virüs gibi yayıldı

Cocaine, side boob*
Kokain, göğsünün yanında

Choke her with a sea view
Onu deniz manzarası ile boğ

Toothache, bad move
Diş ağrısı, kötü haraket

Just act normal
Sadece normal davran

Moka pot Monday
Pazartesi moka demliği

It's all good
Her şey yolunda

Hey you
Hey sen

Should we just keep driving?
Sadece sürmeye devam mı etsek?

Should we just keep driving?
Sadece sürmeye devam mı etsek?

Should we just keep driving?
Sadece sürmeye devam mı etsek?






Not: Harry, bu şarkıda arabayı bir ilişki için metafor olarak kullanıyor. Ayrıca şarkıda şiirsel, ezgisel bir anlam var bu yüzden kelimelerin çoğu çok anlamlı ve uyumlu değil birbirleriyle.

A small concern with how the engine sounds*: Araba sürerken motorun kendisi küçük bir ses çıkarır ama kendisi büyüktür ve insanın içine bir endişe düşürür, Bundan solayı zaten sonradan ikilemde kalıp dönüp baksak mı yoksa arabayı sürmeye devam mı etsek diyor. Sonrasında da ama motordan ses çıkmayınca bile içimde daha fazla endişe var diyor.

Passports in footwells*: Ayak boşluğu dediği şey türkçedeki "marşpiyel" dir. Arabaların kapısının açınca aradaki boşluğa deniyor, oraya pasaport koymaktan bahsetiyor.

Tea with cyborgs*: Bu bölüm, özel birinden uzaklaşmak ve yalnız hissetmek anlamına gelebilir. İkinci bölümde Harry bu kişiyle kahvaltı ederken, çok yalnız hissettiğini, bir nevi sanki siborglarla arkadaş olduğunu ima ediliyor.

Cocaine, side boob*: Side boob İngilizce'de kadınların giydikleri bir şeyden göğüslerinin yanından görünen dekolteye deniyor. Kişinin göğsünün yanına kokain paketi koyduğunu söylüyor yani.

Harry Styles- Harry's House (Türkçe Çeviri)Où les histoires vivent. Découvrez maintenant