Bölüm 24

367 21 21
                                    

6.OYUN: DUEL

PRIDD
Sonsuz bir boşluktayım sanki. Uçsuz bucaksız olan bu boşlukta hiçbir yere gidemiyorum. Yönümü şaşırıyorum. Nippur çöllerinde kaybolmaya razıyım. Kaybolup geri dönmemek benim için en iyi çözüm. İçimdeki kaos git gide büyüyor. Kaosu durdurmak imkansız. Ddraig Goch olmaktansa normal bir kız çocuğu olarak hayatıma devam etmeyi yeğlerdim. Yalanlardan ve oyunlardan örülen kalın ve aşılması  imkansız olan duvarlar hayatımın her köşesini çepeçevre sarıyor. Bir çıkar yol bulmaya çalışıyorum fakat yalanların neresinden tutarsam tutayım herhangi bir yolun olmadığını biliyorum. Son oyun olan Duel oyunu için nasıl hissetmem gerektiğini bile kestiremiyorum. Ölüm benim için kutsal bir mabet. Belki de huzuru ölümde bulurum. Belki de aşılması zor olan o duvarlardan kolaylıkla kurtulurum. Kim bilir belki de ölüm kollarını açmış beni bekliyordur arenada.

Demir koridordan çıkıp arenaya giriyorum. Adımlarımı hantal bir şekilde atıyorum. Güneş arenanın siyaha çalan kahverengi toprağını ısıtmış. Demir koridorun soğuğundan etkilenen ayaklarım sıcak toprakla buluşunca rahatlıyor. Balder ve Valur gergin görünüyor. İntikam arzusuyla yanıp tutuşan bu iki genç kararlı bakışlarla arenayı süzüyor. Ortalarına geçiyorum. Yeniden bir sıra halini alıyoruz. Arenadaki kalabalık fazlasıyla heyecanlı. Kan Olimpiyatları için artık bir galip istiyorlar. Ben de diğerleri gibi arenayı süzdüğümü fark ediyorum. Dani Bordr taraçanın önüne yaklaşıyor. Dilini yutsa keşke diye iç geçirdiğim anda yeniden konuşmaya başlıyor.

"Evet... Üç başarılı galip karşımda duruyor. Kan Olimpiyatları'nın kazananı kim olacak çok ama çok merak ediyoruz. Azmin getirisi başarmaktır. Sizler bunun bir örneğini teşkil ediyorsunuz. Son oyun olan Duel aslında diğer oyunlar gibi değil. Kanlı bir mücadele sizleri bekliyor. Kura çekip rakibinizi belirleyeceksiniz. Üç galipsiniz biliyorum bu yüzden de arenaya getirilecek olan demir kapta dört adet parşömen olacak. Üç parşömende sizin adınız yazılı olacak. Diğer parşömenin içi ise boş.  Bu parşömeni çeken galip diğer iki galibin mücadelesinden sağa çıkan kişi ile çarpışacak. Herkes hazırsa bu seneki Kan Olimpiyatları'nın son oyunu başlasın. Yine ve yeniden zafer sizinle olsun!"

Kalabalık bu kez tam anlamıyla zincirlerini kırıyor. Haykırışlar, bağırışlar, çığlıklar ve ıslıklar havada uçuşuyor. Bir sorumlu arenanın ortasına oval biçimindeki demir kura kabını getiriyor. Kan Olimpiyatları tarihinin tek kız katılımcısı olduğumdan ilk kura çekme hakkı bana tanınıyor. Parmaklarım titreye titreye parşömeni alıyorum. Lütfen Balder olmasın!  Tanrı Dwyn sana yalvarıyorum! Lütfen seçtiğim parşömende Balder'ın adı yazmasın. Beceriksiz parmaklarla katlı parşömeni açıyorum ve gözlerimi kısıyorum. Parşömeni açtığımda hiçbir şey yazmadığını görüyorum. İnanmak istemiyorum bu duruma. İkinci tura kalmaktan nefret ediyorum. Demir kura kabını arenaya getiren sorumlu parşömeni inceliyor ve "Boş!" diye bağırıyor. Kalabalığın hayal kırıklığı bana kadar ulaşıyor. Sıra Valur'da. Öne çıkıyor. Kendinden emin halleri beni deli ediyor. Elini demir kaba sokuyor ve parşömeni alıyor. Parşömeni açıp baktığında Balder'a dönüp sinsi sinsi sırıtıyor. Sorumlu parşömeni inceliyor ve arenaya doğru bağırıyor.

"Balder Stefanson!"

KAN OLİMPİYATLARIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin