Herşey Katsuki İçin...

151 21 19
                                    

-"Ödümüzü kopardın Kota-kun!"

Siyah saçlı bunu hiç umursamadı. Kollarını 'beni bağlamaz' der gibi hareket ettirdi.

-"Cevap?"

Mira, elinde tuttuğu vazoyla Eri'nin arkasına saklandı. Eri ise ne diyeceğini bilmiyordu. Kota'nın onları şikayet etme hakkı vardı çünkü. Yaptıkları çok yanlıştı.

-"Buradan çıkalım, sonra anlatıcam. Ama Katsuki-san ya da başka birine söylersen küserim Kota-kun."

Siyah saçlı çocuk gözlerini devirdi ve odadan çıktı. Hemen ardından Eri ve Mira da çıkmıştı.

•°•°•°•°•

-"Yani diyorsun ki, Katsuki'nin sevdiği çocuk başından beri bir hayalet gibi buradaydı. Ve Mira-kun özgünlüğü sayesinde onu görebiliyor, onla konuşabiliyor?"

Küt saçlı kızın dediklerini seri bir baş sallama ile onayladı Shoto.

-"Aynen öyle. Çocuk özgünlüğü olduğunu fark etmemiş. İşin garip yanı onu bizim göremediğimizi biliyor, ama onunla konuşabilen tek kişi Mira. Bu yüzden sana bunu söyledim. Anlatabildim mi?"

Kahve saçlı kız dalgın dalgın baktı arkadaşına. "Ne yapacağız peki? Aizawa sensei ye mi söylemeliyiz?"

-"Bence de öyle yapmamız lazım."

•°•°•°•°•°•°•

-"Çocuklar yok!"

Ochaco telaşla ortak salona girdi. Hemen ardından da koşar adım Todoroki.

-"Mira ve Eri yi bulamıyoruz."

Odada ki herkes birbirine bakıyordu. Çocuklar nereye gitmiş olabilirdi ki?

-"Kota-chan nerde, Ochaco-chan?" Diye sordu Asui. Ochaco kaşlarını çattı. Sonra da Todoroki ye döndü.

-"Kota da odada değildi! Nerde bu çocuklar?"

Katsuki ayağı kalktı ve dış kapıya yöneldi.

-"Bakugou, nereye?" Kaminarinin sorusuna kısaca cevap verdi.

-"Aizawa sensei ye gidiyorum. Çocukları ancak o bulmamıza yardım edebilir."

•°•°•°•°•

-"Salaksınız lan siz!"

-"Salak deme. Kötü."

-"Yaptığınız çok iyi de sanki!"

Siyah saçlı oğlan sinirinden volta atıp duruyordu. İki çocuk ise mahçup bir şekilde onu izliyordu. Evet, izinsiz birşey yaptıkları için suçlulardı. Ama amaçları kötü değildi ki! Katsukiyi mutlu etmek istemişlerdi sadece.

-"Kota."

Siyah saçlı çocuk dolanmayı bırakıp mavi kıza döndü. Kaşları çatıktı, ciddiyetini koruyordu. Her ne kadar Eri ile aynı yaşta olsalar da Kota her zaman daha olgun ve yetişkin misali davranırdı.

-"Eğer bu işi başarırsak, herşeyin daha iyi olucağına eminim. Katsuki-san artık kabus görmeyecek. Yanlız olmayacak. Lütfen, bunu onun için yapmamıza izin ver."

Her ne kadar doğru olmadığını düşünse de içinden bir ses, bunun gerçekten iyi olacağını söylüyordu. Tek bir sıkıntı vardı ama.

-"Peki ben izin verdim diyelim. Katsuki-san sizin vazoyu aldığınızı öğrendiğimde ne olacak. Hadi onu da öğrenmedi. O herif gözü açık uyuyor resmen. En geç iki gün içinde vazonun yerinde olmadığını fark eder. O zaman ne yapacaksınız. Nasıl saklamayı planlıyorsunuz?"

Mavili kız kafasını eğdi. Biliyordu, bu olasılıklar onun da aklına gelmişti. Ama bir şekilde bunu yapma ihtiyacı hissediyordu. Abisi olarak gördüğü insanın daha fazla üzülmesini istemiyordu.

Mira arka bahçede, altında oturdukları ağacın yanından uzaklaşmaya başladı. Aslında Dekuyu takip ediyordu. Arkadaşları konuşurken minik hayalet oradan uzaklaşmıştı. Çocukların yaptığını çok yanlış buluyordu. İstemiyordu bunu.

-"Deku-san!"

Süzülürken duyduğu sesle arkasına baktı yeşilli. Biraz fazla hızlı gitmiş olmalıydı ki küçük çocuk onu yakalayabilmek için nefes nefese kalmıştı.

-"Beni niye takip ediyorsun yine?"

Küçük çocuk soruya cevap vermeden önce soluklandı.

-"Siz neden bizi bütün gün takip ettiniz o zaman?"

Hayalet boş boş bakmıştı çocuğa. Evet, ne yapacaklarını biliyordu. Ama bu çok tehlikeliydi ona göre.

-"Burnunuzu her şeye sokuyorsunuz diye sizi takip ettim. Şimdi beni rahat bırak, istediğiniz şey güzel olsa bile güzel bir sonuca varamayacaksınız."

Küçük çocuk kaşlarını çattı. Bunu sevmemişti. Ne demek güzel bir sonuca varamayacaklardı? Hayalet neden hep olumsuz düşünüyordu ki? Evet Eri ile bunu iyice tartışmış bütün iyi ve kötü yerleri düşünmüşlerdi. Ama bu yeşilli birşeyden korkuyor gibiydi. Yanlışı uyarmak değildi amacı, yanlış yapmaktan kaçmaktı.

-"Neden bu kadar karamsarsın.. ne yaptılar sana Deku-san?"

İzuku Midoriya, her zaman iç güdülerine güvenirdi. Ve içinden bir ses bunun büyük bela açacağını söylüyordu.

 Ve içinden bir ses bunun büyük bela açacağını söylüyordu

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.
Les Morts Ambulants // BakudekuWhere stories live. Discover now