28
" anne ya sorgulamasan artık ?"
Annem beni yandan bakışlarla süzerken çorbayı ayrı bir kaba koydu , yanına bu gün yaptıkları yemeklerden de ekleyip poşete koydu , ekmekte koyarken poşeti sıkıca bağladı .
" kim bu arkadaş hala söylemedin ."
" anacım tanımazsın , bizi de Şirin tanıştırdı ."
Ben şimdi Asaf'ın yanına gidiyorum dersem bacaklarımı ikiye katlar üçer böler sekizle çarpar dı vallaha .
" gider ayak beni delirtecek şeyler yapma İzel, babanı kızdırma ."
Uslu bir kız ifadesi takınım kafa sallarken annem poşeti uzattı yanağımı öptüğünde şaşkınlıkla ona baktım , kalbime indi hanımefendi ne yaptınız .
" kazasız belasız git gel , Uslu dur kimseye sataşma eve saatinde gel telefonun açık olsun .ayrıca her gördüğün tavukla sohbet etmeye de çalışma !" Son uyarısına göz devirdim ,kankalarınla arana mesafe koy diyor resmen .
" Tamam anne ."
Evden çıkana kadar uyarılarını üstüne uyarı eklerken sonunda mahaleden çıkabilmiştim , Asaf'ların evine giderken etrafıma dikkat ediyordum . Evin önüne geldiğimde Kimse varmı diye kontrol edip koşar adımlarla bahçeden içeri girip kapıyı kapatım . Toprak yolu aşarken kapının önüne varıp hızla kapıya vurmaya başladım .
Bunak munak ,ölemeye yakın şimdi hık diye gidip benim canımı sıkmasın dimi ama .
2 dakika sonra kapı açıldığında gözlerinin altı kızarmış Asaf'ı gördüm ,yorgun bedenini duvara yaslamıştı .
" İzel? " Dedi şaşkınlıkla, İzel dediğine göre kesinlikle hastaydı .
"Bunak'cığım ?"
" ne işin var burada. " Derken gözleri etrafta gezip kimse varmı diye kontrol etti .
" O nasıl laf lan öyle ,aç kalıp geber me diyr sana yemek getiriyorum aldığım tavıra bak .gidiyorum ben ." Yalandan alınmış bir ifadeyle geri dönüp gidecektim ki Kolumdan tutup beni engeledi .
Zaten gitmeyecektim ,yüzsüzüm Ben canım blöf yapıyordum .
" hastayım pardon. "
" özür dilemesini hala bilmiyor kıro bunak " Derken beni hiç umursamayıp içeri geçti , ayakkabılarımı çıkardığımda kenarı koydum .Asaf beni umursamayıp salona gittiğinde göz devirip peşinden gittim . Asaf kendini yer mindere bırakıp yüz üstü yatığında dudakları hafif öne büzülmüştü.
Ağzına vura vura sevesim geldi yemin ederim .
" ee gebermeden karnını duyuralım mı ?"
Diye sorduğumda beni hiç umursamamıştı ,göz devirip mutfağa geçtiğimde bir tepsi çıkarıp iki kaseye ilk çorba koyup diğer yemekleri de ekledim . Bardak su ve ilaç koyduktan sonda tepsiyi alıp yan odaya taşıdım . Asaf gözlerini kapatmış hala aynı pozisyonda uzanıyordu , tepsiyi kenara koyup koltuk altıma sıkıştırdığım bezi alıp yere serdim ardından tepsiyi üzerine koyduğumda Asaf'a yaklaşıp kolundan dürtüm.
" bunak, öldün mü lan ?"
" güzelim lütfen beni bu gün rahat bırak , sadece bu gün ." Dedi halsiz bir mırıltı dökerken .güzelim kelimesi gerçekten de çok güzel çıkıyordu ağzından .
" miyavla bakim? ".
Evet bu sunumda bile bunu yapıyorum ama ne yapayım canlı canlı duymak başka , ayrıca seksi bir ses tonu var miyavlamak yakışır .
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bunak Kedi =texting=
Teen FictionAkraba ziyareti Köye aynı anda giden bir birine tanımayan iki kişi . Bunak : demek delinin adı İzel'miş . Bir deliden beklenmeyecek kadar güzel bir isim . Ben : demek adın Asaf mış . Senden beklenecek kadar yaşlı bir isim. Bunak : ben yaşlı değilim...