seven

72 18 5
                                    

Son kez aynada kendine baktı Ryujin. Bugün onun için yine ve yine önemli bir gündü. Klasik okul forması vardı üstünde. Yerden çantasını alıp kapının önündeki motoruna bindi. Kafası karışıktı ama okulda zaten dedikodu için hazırda bekleyen bir sürü insan vardı. Onlara malzeme vermek istemiyordu. Yine o umursamaz egoist Ryujin olacaktı. Kendini bu şekilde koruyordu.

Çoktan okula gelmişti. Motorunu okulun yanındaki ağaçların arasına sakladı. Sakince okula girdi. Bir noktaya odaklanıp yürümeye başladı. Bu taktik her zaman işe yarardı.

"Ya Shin Ryujin!" Ryujin ismini duyması ile yerinde durdu. Bu Arin'di. Bi' o kalmıştı bugün sinirini bozmayan.

"Ne istiyorsun Arin?" dedi Ryujin sakince. Bu eğer karşısında sinirden deliye dönen bir insan varsa ise yarayan başka bir taktikti.

"Her şey senin yüzünden oldu! Beomgyu artık beni sevmiyor!" Birden bağırmıştı. Neyse ki etrafta hiç kimse yoktu. Derste olmalıydılar. Ayrıca Beomgyu ne ara Arin'i sevmeye başlamıştı? Komik.

"Ne saçmalıyorsun Arin?"

"Ağh! Nefret ediyorum, hala seni sevmesinden nefret ediyorum! Ne yaptın ona? Ne diye senden vaz geçemiyor? Beni seviyordu, anladın mı? BENİ! SADECE BENİ!" Arin bunları söylerken hem ağlıyor hem de Ryujin'in gömleğini çekiyordu.

"Arin inan Beomgyu o kadar umurumda değil ki. Git ne yapmak istiyorsan yap. Sadece beni rahat bırakın." diyip gömleğini düzeltti Ryujin. Arkasını dönüp okula doğru yürümeye devam etti fakat Arin onu saçından tutup geri çevirdi.

"AĞH!" Ryujin'in saçının acısı ile inledi. Daha sonra yüzünü Arin'e çevirip karnına tekme attı. Arin yere düşüp kanayan dizini tuttu.

"UZAK DUR BEOMGYU'DAN!" dedi Arin. Ryujin hiçbir şey demeden okula girdi. Gelir gelmez gereksiz kaos yaşamıştı. Direkt lavaboya girip bozulan saçını düzeltti. İlk derse girmese de olurdu. Okuldan tekrar çıkıp arka bahçeye gitti. Küçük bir kulübe vardı burada. Sadece ona ait. Bazen Ning ve Taehyun'da geliyordu. Diğer öğrenciler Ryujin'e bulaşmamak için yanından bile geçmezdi. Bu da Ryujin'in işine geliyordu.

Kulübeye girip bir sigara yaktı. Jisu ile karşılaşmak istiyordu. Büyük ihtimalle onunla da kavga edecekti. Sadece bunun insanlar içinde olmasını istemiyordu. Köşeye çekmesi lazımdı. Telefonunu çıkarıp Ning'e, Taehyun ile beraber kulübeye gelmesi için mesaj attı.

Birde Felix konusu vardı. Felix kolay bir erkek değildi ama Ryujin'den etkilendiği ortadaydı. Bu Ryujin'in her türlü işine gelirdi.

...

"Biz geldiiiiik!" Ning'in sesini duyunca Ryujin yerinden kalktı. Gördüğü manzara ile kahkahasını tutamadı. Taehyun ve Ning ortalarına Jisu'yu almışlardı ve Jisu'nun ağzı ile gözleri bağlıydı. Ayrıca elleride bağlıydı. Bu manzara onu fazlasıyla keyiflendirmişti.

"Siz mükemmelsiniz!" diyip Taehyun ve Ning'e sarıldı. Jisu kurtulmaya çalışıyordu. "Şöyle oturtabilirisniz." dedi Ryujin kendi sandalyesinden kalkarken. Jisu'yu oturtup etrafına toplandılar. Ning kapıyı kilitleyip camları kapadı. Her şey uygundu artık. Ryujin, Jisu'nun gözlerini ve ağzını açtı.

"AĞH BIRAKIN BENİ!" Hepsi birden kahkaha attı. Bu onlar için eğlenceliydi. Jisu korkuyordu çünkü Ryujin yüzünden bir kaç öğrenci bu okulu terk etmişti. Müdür hiçbir şey yapmıyordu. Öğretmenler umursamıyordu. Ryujin saf kötüydü. Şuanda Jisu'ya her şeyi yapabilirdi. Jisu korkuyordu ama belli etmek istemiyordu.

"Onu benim hakkımda yalan söylemeden önce düşünecektin. Ne o? Şimdi de korkuyor musun? Aptal kızı oynayan şeytanın tekisin!" diyip Jisu'nun saç diplerini sıkmaya başladı Ryujin. Jisu küçük bir kahkaha attı. Sinirleri bozulmuştu.

"Orospunun tekisin Ryujin. Kabul et hiç kimse seni sevmiyor. Beomgyu bile seninle oyun oynadı. Fiziğin ile ilgilendi seninle de-" Jisu'nun sözünü kesen Ryujin'in sert tokadı olmuştu.

"Ne o? Haklı olmam zoruna mı gitti?" Ryujin, Jisu'nun çenesini sıkı bir şekilde tutmaya başladı.

"Bana bak! Sen ne sanıyorsun? İnsanların gerçekten seni sevdiğini mı? Hiç kimse yok yanında! Yakın arkadaşın bile yok! Senin tek sevgi gördüğün zaman sınav zamanı! Abin bile senden nefret ediyor!" Jisu sustu. Bu onun için ağırdı. Haklıydı çünkü. Kimse onu sevmiyordu. Abisi bile...

"Fizikmiş! İnsanların isteyebileceği bir fiziğin bile yok! Şu aptal kilolara bak! Yağ yığınısın!" diyip karnına yumruk attı. Jisu çığlık atmaya başladı. Belki birisi duyardı. Şuan tek umudu buydu. Sandalyesi düşmüştü. Yere düşen Jisu'nun saçına doğru eğildi Ryujin. Taehyun ve Ning daha fazla dayanamadı.

"Yeter! Tamam abartma Ryujin. Biz dokunmadan da intikam alırız. Sakin ol." diyip Ryujin'in kolundan tutup geriye çekti Ning. Taehyun yere eğilip Jisu'ya baktı. Sadece dudağı kanıyordu. Yavaşça ellerini açtı Taehyun.

"Seni bırakacağız. Eğer birine bugünden bahsedersen o videoyu tüm şehir izler ve inan sadece video ile kalmayız." diyip göz kırptı Taehyun. Jisu korkmuştu. Başını salladı sadece.

"Bekle açma elini. Özür videosu çekeceğiz." dedi Ryujin. Taehyun başını sallayıp Jisu'nun sandalyesini düzeltti.

"Aldatma işini uydurduğunu itiraf et ve kurtul." dedi Ning sakince. Jisu sakince başını salladı sadece. Taehyun telefonunu açıp Jisu'nun karşısına oturdu.

"BAŞLA!" dedi Ryujin.

"M-merbaba ben Choi Jisu. Bu hafta tüm okula Ryujin'in Beomgyu'yu aldattığı ile ilgili şeyler söyledim. Hepsi yalandı. Herkesten özür dilerim." Taehyun videoyu kapattı.

"Sakın bu videoyu bizim çektirdiğimizi kimseye söyleme. Yoksa yine aynı şeyler olur." dedi Ning. "Şimdi siktir git başımızdan." Ning, Jisu'nun ellerini çözdü. Kulübenin kapısını açıp Jisu'yu ittiler. Jisu gitmişti çoktan.

Hepsi birbirinin yüzüne bakıp bir anda gülmeye başladılar.

"Korkak bebek." dedi Taehyun.

"Madem bu kadar korkuyordu ne diye iftira işine girdi ki?" dedi Ning.

"Aptal. Neyse Jisu işide burada bitmiş oldu. Evine gitmiştir diye düşünüyorum. Soobin'e de aynısını yapamadığımız için üzgünüm." dedi Ryujin alaylı bir şekilde.

"Ben videoyu herkese gizli numaradan gönderirim akşam." dedi Taehyun. Her şey yavaş yavaş düzeliyordu.

...

Okuduğunuz için teşekkür ederimm.

Oy vermeyi unutmayınnn

♡♡♡

toxic, beomryu ✓Where stories live. Discover now