Dört sene önce, işlenmiş 8 cinayet. Her biri boğularak öldürülmüş, göğüslerine ateşle kazınmış A harfi..
Polis vakaları ilk gördüğünde, sıradan işlenen cinayetler olduğunu düşündü. Ama aynı şekillerde öldürülen 8 maktul, seri katil vakasını akıllara...
Korkulu ses telaşlıydı. Kenan kapıdan geçtiğinde bahçeye adımladı. Ona arkasına dönük olan adamın, heybetli bedenini kısa sürede fark etti.
"Konuş."
Turan içtiği sigaranın dumanını dışarıya doğru üflediğinde tek eli cebindeydi. Gözleri hafif kısık, bakışları ilerideydi.
"Abi.. bunu görmen gerek. "
Kenan elindeki kara kutuyu tutarken titrememek için özel bir çaba sarf ediyordu. Turan adamın alnında boncuk boncuk terleri göz ucuyla süzdü. Dudağının kenarında ki sigarayı iki parmağının arasında aldığında adamın tuttuğu kutunun kapağına uzandı.
Kenan sertçe yutkundu.
Turan beklemeden kapağı kaldırdığında gördüğü manzara gözbebeklerini büyüttü.
"Siktir!"
Turan sertçe yutkundu. karşılaştığı manzara fazlasıyla iğrençti. Kesilmiş bir kafa vardı içerisinde. Gözleri oyulmuştu..
Turan midesinin bulandığını hissettiğinde, kapağı kapattı. En son gözbebeklerine düşen şey, oyulmuş göz kısımlarında ki kurtçuklardı.
"Üzerinde ki not.. "
Kenan ikiye katlanmış beyaz kağıdı Turan'a uzattığında, evin etrafında ki korumalarda çaktırmadan onların tarafına bakıyordu.
"Benim adamımı öldürmeye kim cüret edebilir lan! Üstelik onun parçasını benim evime kim gönderebilir! Hangi oruspu çocuğu gövde gösterisi yapıyor!"
Turan öfkeyle kağıdı aldığında, boğazında ki damar şişerek öfkesinin boyutunu gösterdi. İkiye katlanmış kağıdı açtığında, yazılar önüne serildi.
Ama okudukları az önceki öfkesini yendi. Kalbinin en derininde ki o en güçsüz yere değdi.
"Dünya gözüyle Kerbela nasıl olur göreceksin, göstereceğim."
Eğik yazı ince bir yapıya sahipti.
"İlk Kadir gitti. Beni olmadığım yerde gören gözlerinden başladım ilk.. sana kaçacak delip bırakmadığımda yer altına sığınacaksın."
Güzel olan el yazısına intikam değdiğinde, kana bulandı.
"Orası zaten bana ait. Kölesi olduğunuz o dünyanın sahibi benim. Ve itaat etmeyen kim varsa, şahından piyonuna.. Hepsini harcayacağım."
Yazılar son buldu. Sert bir rüzgar esti.
"Bu ne demek biliyorsun değil mi abi?"
Kenan hızla Turan'a baktı. Turan adamın da gördüğü korkuyu hazmedemedi. Dişlerini birbirine bastırmış çene kası ortaya çıkmıştı.
"Bu bir savaş ilanı Kenan! Sencer geri döndü."
Bunun bir gün başına gelmeyeceğini düşünerek beş sene yaşamıştı. Ama şimdi kulünün dâhi bırakmadığını düşündüğü adam dirilmiş, karşısına çıkmıştı.
"Asıl Albastı, yer altına geri döndü. İntikam için geliyor.."
Turan şah, öfkeyle adamını geride bıraktığında ruhu aç bir sırtlan kadar öfke doluydu. Onu tam karşıdan, binanın çatısından izleyen bir kurt vardı.. yaşlanmış, yaralı belki ama sağ kurtulmuş..
Sencer dürbünü gözünden uzaklaştırdığında, dudakları yukarıya doğru kıvrıldı. Şeytanın ruhunu dâhi yavaşlatacak kadar zalimdi bakışları.. kötüler tekrar gün yüzüne çıktığında, kaderin çarkı dönecek ve güç yeniden dağıtılacaktı. Sencer ellerini cebine soktu. Omuzları dimdikti. Ardına aldığı tek şey sert esen rüzgardı.
"Sana o gece söyledim Şah.."
Asi rüzgar kumral saçlarına değdiğinde acımadı, dağıttı.
"Beni durdurmak mı istiyorsun? O zaman öldüreceksin!"
Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.