1. bölüm (paramparça)

25 0 0
                                    

Bir sabah ansızın babamın bağrışlarıyla uyandım. Her haykırışında Ahmet abiye küfür ederek battığımızı söylüyordu.
Şaşkınlıkla aşağıya indim inanamamıştım. Babamdan nefret etsemde bu haline üzülmüştüm. Tırnaklarıyla kazıyarak bu şirketi büyütmüştü şimdi her şey elinden kayıp gidiyordu.
  

~2-3 saat geçer ~
Babamın siniri hâla geçmemişti bi anda telefonu çaldı ve bana dönüp hazırlanmamı akşam misafirimiz geleceğini söyledi.

"Kim gelicek baba ?" diye sordum.
"Hakan kuyuoğlu"  daha önce duymadığım bir isimdi.
Bir şey demeden odama çıktım ve adamın kim olduğunu araştırdım. Oldukça zengin bir iş adamıydı fazla  abartısı olmasada çekici bir görünümü vardı doğrusu. Bu adamı elde etmeliyim diye düşündüm.
Dolabımdan dekolteli bir şeylerler ararken siyah bi elbise buldum fazla cesaret isteyen bir elbiseydi ama bunu giymeye kararlıydım.
Elbiseyi üzerime geçirdikten sonra ince topuklu bir ayakkabı giydim.  Sonrasında makyajıma başladım göz makyajımı yaptıktan sonra nude tonlarda bi ruj sürüp saçlarımı hafif dalgalı yaparak açık bıraktım. Tam o sırada zil çaldı beklemeye karar verdim. O sırada bi ses yükseldi. 

                                    ~ elbisesi ~

¡Ay! Esta imagen no sigue nuestras pautas de contenido. Para continuar la publicación, intente quitarla o subir otra.

                                    ~ elbisesi ~

                                   ~ makyajı ~  

¡Ay! Esta imagen no sigue nuestras pautas de contenido. Para continuar la publicación, intente quitarla o subir otra.

                                   ~ makyajı ~
  

"Lavin kızım aşağıya gel misafirimiz geldi". 

Aynadan kendime baktıktan sonra cesaret toplayarak aşağıya indim. Yanlarına geldiğimde onunla göz göze geldim üç parça takım elbise giymişti internettekinden daha çekici görünüyordu.
Beni baştan aşağıya süzdükten sonra iç geçirdi.
Soğuk kanlılığımı koruyarak;
" Hoşgeldiniz " dedim elimi uzatarak.

Ayı şekilde karşılık vererek;
"Merhaba! " dedi.

Tam o sırada babam araya girerek;
" acıkmışsınızdır dilerseniz masaya geçelim".  Onun bu kibar hallerini şaşkınlıkla izliyordum sürekli rol kesiyodu.

Masaya ilerlemeye başladık. Tam karşıma oturmuştu yemeği yerken fazla alakam olmayan sohbetler dönüyodu sessiz bir şekilde onları dinliyodum çok sıkılmıştım ve artık küçük yaramazlıklar yapmalıydım :)

ANSIZIN +21Donde viven las historias. Descúbrelo ahora