Özel Bölüm 1

1.2K 71 57
                                    

Evet Merhabaaa

Kitap bitmiş olabilir ama özel bölümler bitmedi. Ehehehehe

Ay sizde beni özlemişsinizdir şimdi.

Bende sizi özledim.

Hala depresyondayım bu arada ömbndfkjhsngkjh

Bu arada artık özel bölümler gelecek. Yani isteğe bağlı özel bölümlere devam edebilirim. Aklımda 5 - 6 tane özel bölüm var.

Neyse hadi başlayalım.

~~~

"Ba- na- ne!"

Simon'un elinde ki lelipop ve pamuk şeker vardı. Mateo ise ona kaç saattir çocuk olmadığını Macow ve Martin'e vermesi gerektiğini söylüyordu.

"Çocuklaşma Simon! Bebek değilsin 29 yaşına geldin."

Simon omuz silkerken pamuk şekerinden büyük bir ısırık aldığında Marcow kalbini tutarken Martin'e baktı.

"Kalbime ok atmış gibi kalbim acıdı Martin!"

Martin, Marcow'un bu haline tepkisiz kalmış ardından ise arkasında kalan ve gülmekten gözleri yaşarmış olan Mitsuya'ya baktı. Ardından ise önüne döndü. Bense onları oturduğum koltuktan izliyordum.

"Simon bak Marcow istiyor versene çocuğa!"

Simon omuz silkmiş tekrardan pamuk şekerini ısırmıştı.

"Babasının şirketi var! Annesi de öğretmen! Fakir mi sanki? Senin gibi zengin dayıları var. Sen alsana cimri Mateo!"

Duyduğum şeyle gözlerim irileşmişti. Mateo şokla Simon'a bakmıştı. Baji, Mitsuya, Martin ve Marcow ise kahkahalara boğulmuştu.

"Martin, Marcow susun!"

Sessiz olmaları için söylediğim şeyle Martin susmuş ardından ise Simon'a soru yöneltmişti.

"Simon dayı, sen içkili misin?"

Simon duyduğu şeyle kafasını iki yana sallamıştı.

"Niye ki?"

Martin anladığını belli etmiş ve yanıma gelerek koltuğa oturmuştu. Mitsuya kahkahalara boğulurken Mateo ise ona sertçe bakıp karnına dirseğini geçirmişti.

"Kes artık sesini Takashi."

Ama Mitsuya duracağa benzemiyordu. Martin ise hemen yanında yalandan kalbini tutun Marcow'a bakmıştı. Martin Manjiro'nun kopyasıyken Marcow da aynı bana benziyordu. Marcow dudaklarını büzerek Simon'a baktığında duygu sömürsü yapacağını anlamıştım. Bunu her zaman yapıyordu.

"Sen nasıl yiyenine vermezsin?"

Gözleri kalbini tutan eline döndü.

"Küçücük kalbim var benim. Hiç mi acımıyorsun dayı?"

Masum bakışlar atarken Simon ise gözlerini kasarak bakıp çenesi ile beni işaret etti.

"Annen de baban da zengin! Sende zenginsin! Git istediğini aldır! Bana ne!"

Bu benim abim miydi? Her gün Martin ve Marcow'u görmek için can atan ve her seferinde onlara abur-cubur getiren o abim? Bu benim tanıdığım Simon değildi ve kesinlikle içmişti.

"Abi."

Dedim uyarıcı tonda o ise beni kaleye almadan arkasında ki geniş koltuğa oturarak pamuk şekeri yemeğe devam ederken Marcow ise Baji'nin pantolonunu çekiştirmişti. Baji na doğru eğilirken Marcow onu kucağına alması için işaret yapmış Baji onu alırken o ise kalbini tutmuştu.

Sessiz İnsanlık || Yandere Mikey X Reader Where stories live. Discover now