sabah yine abimim ve Yeliz ablanın bağırışmalarına gözümü açtım. Yeliz abla acaba yine hangi erkekle mesajlaşırken yakanlanmıştı. Yataktan kalktım ve elimi yüzümü yıkayıp hazırlandım. -günaydın annecim ,abicim ve yeliz abla sabah sabah noldu yine neden kıyamet kopuyo evde yeliz abla/aman nolucak yalçın abinin her zamanki hali belgin hanım/ay yeter ayol herkes sussun yemeğini yesin bu ne şamata canım
annemin lafları üzerine herkes sustu ve yemeğini yedi. yeliz abla da beş karış suratla odasına gitti. abim/anne ara allah aşkına teyzemi bu yelizi aldın artık. benim başımı belaya sokucak annem/olur mu öyle şey hiç ne kadar ayıp -sözlerinizi balla kesiyorum ama ben çıkıyorum görüşürüz annem/dikkatli git çocuğum. annemin yanağına öpücük kondurup çıktım. kısa bi yürümenin ardından kafeye vardım. ve önlüğümü takıp siparişleri almaya başladım. "Yeliz ablanın anlatımı" kahvaltıdan kalktım ve odama geçtim hemen bilgisayarı açtım ve gelen mesaja baktım. beklediğim mesaj gelmişti. isak vuraldan mesaj doğru kişidendi de onun asıl mesajlaştığı kişi değildi. Eylülün yerine bi instagram hesabı açmıştım ve isakla ordan flörtleşiyodum. "isağın anlatımı" gözümü açtığımda kimin evindeyim diye bi düşündüm daha sonra dün geçeyi hatırladım. Alyanın konserinden sonra onlara geçmiştik. hemen kalkıp üstümü giydim ve olabildiğince sessiz olup evden çıktım. kendi evimize gittiğimde her zamanki gibi abilerim evde değildi. Altay abim yine gitar provalarına gitmiştir. arda abimse yine poker masalarına düşmüştür. kendimi size biraz tanıtıyım ben isak vural kardeşlerimin en küçüğüyüm iki tane abim var altay ve arda istanbula okumaya geldik ama okuduğumuz pek söylenemez babam Vural Restoran&Kafe zincirinin sahibi ama hala eski kafalı diyebiliriz Konya da bi çiflikte annemle beraber yaşıyolar ve nerdeyse her gün bizi görüntülü arıyorlar hem kızları hemde annemleri idare atmek zor olsa da yapıyorum evet yine bi sıçış anına yaklaşıyorum şuan okulda olmam gerekiyodu ama ben evde yeni duş almış şekilde yatıyodum daha fazla şüphelenmesinler diye açtım açmaz olaydım. perihan hanım/oğluşum sen niye evdesin saçların neden ıslak aa okula neden gitmedin bakıyım yalandan öksürerek -annecim ben biraz nezle olmuşum da o yüzden evde kaldım az önce de biraz ateşim vardı duş aldım saçlarım ondan ıslak ama merak etme endişelenilcek bi durum yok hem abimler giderken bana çorba da yaptılar birazdan onu içicem perihan/ahh benim oğluşum minik kuzum benim sen yat tamam mı annecim ateşine de sıksık bak çocuğum tamam mı cüneyt bey/yahu hanım tamam abartılcak bişeyi yokmuş hem zaten koskoca adam o bakar başının çaresine sen endişelenme perihan /sen anlamazsın bey anne yüreği bu cüneyt bey/tamam tamam kapatta dinlensin çocuk -eh o zaman görüşürüz annecim babacım sizin de ellerinizden öpüyorum. Telefonu kapattım. tam masaya koyucaktım ki aklıma benim elektrik kadınım geldi ve mesaj attım. anında dönüş yaptı. cidden çok güzel kızdı biraz mesajlaşıp uyudum. akşam çok heyecanlı bi gece olucaktı. "eylülün anlatımı"akşam üzeri eve döndüm ve yeliz ablayı da alıp bırakmak zorunda olduğum okulumun bahçesinde olan festivale gidiyoduk ama oraya eğlenmel için değil çalışmak için gidiyodum. okula gelip tezgaha getirdiğimiz tatlıları ve kanepeleri dizdik. Yeliz abla sözde bize yardım ediyodu ama daha çok erkek sinekle bile flörtleşiyo gibiydi. yeliz abla/kızz seda baksana buna içi ölmüş bunun hiç bi eğleniyim demiyor seda/abla belki de o öyle eğleniyodur biz onu kendi haline bırakalım en iyisi -evet ben böyle çok mutluyum. yeliz abla yerine küçük çocuğa bakıcılık yapsam gerçekten daha az yorulurum ama olsundu artık yapcak bişey yoktu. dilek hoca/eylülcüm görüşmeyeli ne kadar oldu nasılsın -iyiyim hocam siz dilek hoca/seda sana söylemiştir ama bende söyliyim -neyi hocam dilek hoca /sana af kararı çıkıyo okula geri gelebilirsin -gerçekten mi hocam bu çok çok güzel haber söylediğiniz için çok teşekkür ederim dilek hoca/o zaman görüşürüz tatlım -görüşürüz hocam Kulaklarım doğru duymuştu değil mi bana af kararı çıkıyo -yeliz abla duydun mu okula dönebilicem yeliz abla/hee tabi yalçın abi de hemen izin verdi zaten Yeliz ablayı dinlemedim bile etrafa güle güle ağaçların arasında göl kenarına uzandım. ne kadar süre öyle kaldım bilmiyorum ama uyuya kalmıştım. "isağın anlatımı" aynanın karşısında saçlarımı yapıyodum -evvet parti başlasın bu gece okulın festivali vardı aynı zaman da alya şarkı söyleyecekti. eh tabi handeyi de unutmamak lazımdı. festival alanına geldim ve handeyi aramaya başladım ağaçların orda oturuyodu allahtan oturduğu yer sahneyi görmüyordu hande/hoş geldin sevgilimm geç kaldın biraz -kusura bakma sevgilim ya uyuyakalmışım hande/sorun değil hayatım ee nasıl gidi... hamdeyi bölen telefon sesim eyvah öykü arıyo hemde beşinciye açmalıyım -hayatım beş dakika telefonla konuşmam gerek annem arıyorda hande/tamam canım
öykü/sen nerdesin ya neden telefonumu açmıyosun isak/şşşt hayatım dur görevdeyim sonra arıycam seni evet öykü beni ajan zannediyodu. eyvah alyanın şarkısı bitti sahneden iniyo yanına ışınlanmam lazım. koşmaya başladım o sırada da alya arıyodum -hayatım çok güzel söyledin şarkıyı tebrik ediyorum seni alya/isak sen nerdesin seni sahnedeyken niye göremedim -aşkım ben ortalardaydım hep seni dinledim arkadan altay abim sen iflah olmazsın bakışları gönderiyodu ama umursayan kim. handeyi unuttuğumu fark edip -aşkım sen burda kal ben bi lavaboya gidiyim alya /yani pes -bende seni seviyorum aşkım hep seni izliyorummm hop kendimi insanların içinden geçip handenin yanında buldum. -aşkım annem işte çok meraklıdır beklettim seni kusura bakma hande/sorun değil Kırmızı alarm karşıdan alya geliyodu -aşkım sen bekle ben bi içecek getiriyim bize hande/is... konuşmasına izin vermeden kalktım ve ağaçların arasına doğru yürüdüm. bu iş tahmin ettiğimden de zor olmuştu. ağaçların arasından geçerken gördüğüm şey karşısında şok oldum -elektrik kadın karşımda uyuyan güzel gibi uzanmış uyuyodu. üzerine doğru eğilip yanağına öpücük kondurdum. "eylülün anlatımı " yanağıma değen dudaklarla birlikte uyandım. karşımda gördüğüm sırıtan adama tokat attım. resmen uyumamı fırsat bilip brni öpmüştü -napıyosun sen be /tanımadın mı beni elektrik kadın -ne saçmalıyosun sen imdat yardım edin taciz ediyo bu adam /ney ney ney çevrediki insanlar bizi ayırmıştılar eğer beni tutmuyo olsaydılar kesin ağzını yüzünü dağıtmıştım -ya kardeşim sen beni niye öpüyorsun /pardon ya ben biriyle karıştırdım sanırım ordaki bi adam/ablacım uzatmayalım abimiz başka biriyle karıştırmış -ya tamam bırak. etrafımızdakiler uzaklaştı -seni bi daha etrafımda görürsem acımam sen bu insanlara dua et. diyip ordan uzaklaştım -salağa bak başka biriyle karıştırmışmış yahu salak sen her gördüğün insanı öper misin ne diyo gelip vatos balığı gini yapışıyosun yanağıma. sinirle söylenirken tezgahın oraya gelmiştim yeliz abla/kız noldu ne bu sinir oturup olanları anlattım yeliz abla/ohhh kızım herkesin ayağına gelmez böyle şans çocuk nasıldı yakışıklı mıydı bare -ya abla ben nediyorum sen ne diyosun ya ismail abi/kızlar sohbetinizi bölüyorum ama gitme vakti geldi -geldik abi geldik tepsileri arabaya götürdük ve bindik yolda giderken camdan dışarıyı izliyodum bi anda karşıma yine o sapık bozuntusu çıktı ve yine öptü çığlık atınca ismail abi arabayı durdurdu seda/noldu kızım niye bağırıyosun -o öpen sapık yine öptü beni ismail abi arabadan indi ve etrafa baktı ve arabaya tekrar bindi ismail abi/kızım kimse yok baktım -nası ya öptü diyorum yeliz abla/ne kadar etkisinde kaldıysan artık -ya saçmalamayın gözüm camda eve geri döndük ve hemen uyudum "isagın anlatımı" biraz daha ormanda takılıp arabamın oraya geldi. ne göreyim karşımda elektrik kadınım hemen arabanın üstüne bindim ve onlarla birlikte yolculuğa başladım çok uzaklaşmadan yine öptüm çünkü o olduğuna emindim ama bağırmasıyla kendimi bi ağacın dalına attım ve ağacın tepesine çıktım onlar beni ararken ben çoktan ormanın içinden arabama gidiyodum.
Hoppsan! Denna bild följer inte våra riktliner för innehåll. Försök att ta bort den eller ladda upp en annan bild för att fortsätta.
