leeknow:
2 gündür okula gelmiyorsun.
bir sorun mu var?
lilac:
seni niye ilgilendiriyor?
leeknow:
ne bu tavırlar Hina?
ergen misin sen?
reddedilince böyle triplere mi gireceksin?
lilac:
böyle düşünmen güldürdü.
ayrıca beni reddedebileceğin bir şey sormadım.
sadece duygularımı sana açtım o kadar.
leeknow:
o zaman 2 gündür neden ortalıkta gözükmüyorsun?
lilac:
tanrım!
Minho, seni o kadar yanlış tanımışım ki.
2 gündür hastanedeyim aptal.
leeknow:
ne?
neden?
bir sorun mu var?
lilac:
ablam hamile.
eniştem iş için, şehir dışındaydı,
o yüzden ablamla kalıyorum.
Leeknow:
Ablanın nesi var?
Lilac:
İş yerinde merdivenlerden düşmüş.
Bebeğini kaybetmekle karşı karşıya bir kaç gündür.
Leeknow:
Geçmiş olsun.
Üzüldüm böyle olmasına,
Umarım bebek iyi olur.
Lilac:
Umarım.
(Görüldü)Biliyor musun,
Ablam yeğenime isim seçememi istedi.
Bende, ona Minho ismini vermelerini söyledim.
Leeknow:
Woaa!
Çok mutlu oldum şuan.
Eminim benim gibi yakışıklı da olacak.
Lilac:
İlerde çocuğuna ne isim vermek isterdin Minho?
Leeknow:
Kız olursa, hiç düşünmemiştim.
Fakat erkek olursa,
Jisung.
Ya sen?
Lilac:
Kız olursa,
Eun.
Erkek olursa bende Jisung ismini verirdim.
Leeknow:
Oh, sende mi o ismi seviyorsun?
Lilac:
Aslında
Doğacak olan kardeşimin adı,
Jisung olacaktı.
Fakat annemin dikkatsizliği yüzünden
Doğamadı.
Leeknow:
Dikkatsizliği derken?
Lilac:
Bir gece fazla sapıtıp, alkol komasına girmişti.
Jisung'ta zarar gördü ve annemin de zarar görmemesi için aldılar onu.
Bir mezarı var en azından, hala arada gidiyorum.
Leeknow:
Ben, çok üzüldüm.
Eminim onu görmeden bu kadar çok değer veren ablasını çok seviyordur.
Lilac:
Öyle midir?
Leeknow:
Öyledir tabii ki.
Sen harika bir ablasın Hina.
Lilac:
Teşekkür ederim.
Şimdi gitmem gerek.
Görüşürüz.
Leeknow:
Görüşürüz.
(Görüldü)