Kadın bana yaklaşmaya başladığında eğer kendimi kasıp korkuyla olduğum yerde dursaydım ölme ihtimalim çok yüksekti,ama ben bir insanın görebileceği en korkusuz kişiyim bundan eminim.
Dian'ın dibine girmesine izin vermeden en üst kata koştum.
Ayak sesleri arkamdan geliyordu hatta bana bağırıyordu.
Dian:Hadi ama Shin,buraya gelde işimiz uzun sürmesin.
Kapıda kilit ve derenin başındaki çevirmeli telefon dışında telefonda yoktu.
En üst kat yani 3. kattaydım biraz düşündüm eğer camdan atlarsam büyük ihtimalle bir yerlerimi kırardım ama atlamazsamda bıçaklanırdım.
Fazla kafa yormamaya karar verdim ve kendimi camdan aşşağıya bıraktım...
💗💗💗💗💗💗💗💗💗💗💗💗💗💗💗
Gözlerimi hafif aralayıp vücuduma baktım ve kolumda dayanılmaz bir acı hissettim.
Al işte kolum kırılmıştı ve sülük gibi yanımda sarkıyordu.
O an can derdiyle kolumu unutmaya çalışarak dereye koşmaya başladım ama acı gerçekten çok şiddetliydi.
Dereye vardığımda Felix'in bana acil durumlarda onlara ulaşmamız için verdiği bol sıfırlı numarayı hatırlamaya çalıştım.
Resmen acıdan beynim çalışmıyordu.
Beynimi baya bir zorladım ve sonunda numarayı hatırladım.
0500*******
Aradığım gibi telefon açıldı.
Felix:Sorun ne Ryujin?
Ryu:Felix...
Felix:Acil değilse sonra konuşsak önemli bir işimiz varda.
Ryu:Felix komşunuz.
Felix:Ne komşumuz?
Ryu:Bıçakla bana saldırmaya çalışıyor Felix hem-...
Dian:Demek buradaydın Shin?
Felix:RYU ORDA MISIN?
Ryu:Acele et Felix,geldiğinde eğer bir yerimde bıçak izi varsa sakın ambulansı arama.
Felix:RY-
Ryu:Eğer yara bağırsağımdaysa hele hiç dokunma sepsis sonucu karnımın şişip patlama ihtimali olabilir.
Felix:Ryu dayan 5 dak-
*Hat kopar*
Y/n:Fantezime bak amk
Dian:Shin gerçekten düşündüğümden daha akıllısın takdir ediyorum.
O an artık gücüm kalmamıştı acı şiddetlenmişti ve bayılmak üzereydim.
Dian:Ailen kızının cesedini bulunca ne tepki verecek acaba.Ama dur,onlar seni umursamıyor bile değil mi?
Artık dediği hiç bir şeyi duymuyordum gözlerim kararıyordu.
Ryu:Ne yapacaksan çabucak yap.
Dian:Büyük bir zevkle...
Ve şimdide karnında bıçak yarası vardı,ama kadının bu işlerde acemi olduğu belliydi çünkü bıçağı karnımın sağ tarafına saplamıştı.
Buda ölmeyeceğim anlamına geliyordu,tabii müdahele geç yapılmazsa.
Bende artık telefonun yanına yığılmıştım ve tam gözlerimi kapatacakken Dian'ın çığlıkları duyuldu.
Dian'ı kocaman yeşil bir yılan sokmuştu ve Dian resmen ses telleri yırtılma kadar bağırıp ağlıyordu,nedenini anlamam uzun sürmedi.
Onu sokan normal bir yılan değildi..
Onu sokan bir *Boomslang*yılanıydı.
||Boomslang:Daha çok Asya kıtalarında görünen ölümcül bir yılandır ve türünün tek örneğidir.
Bir Boomslang sizi soktuysa yaşama ihtimaliniz yoktur.Yılanın zehri vücudunuza 2-4 saniyede yayılır ve tüm damarlarımızı kurutup beyninizi uyuşturur.Beyniniz uyuştuğundan ötürü vücudunuzdaki bütün deliklerden kan fışkırmaya başlar,bu işlem vücudunuzdaki kan tükenene kadar devam eder.||
Yılan saniyeler içerisinde ortadan kaybolmuştu ve Dian'da 15 dakika içinde ölmüştü.Her yer kan gölüydü ve bende gözlerimi artık kapattım.
Çok geçmeden 8'linin seslerini duymaya başlamıştım,gözlerim kapalıydı ve hiç bir tepki vermiyordum ama bilincim hala yerindeydi.
Son hatırladığım Han'ın elini yarama bastırması ve Changbin'in koluma çubuk yerleştirmeye çalışmasıydı.
🤍🤍🤍🤍🤍🤍🤍🤍🤍🤍🤍🤍🤍🤍🤍🤍
Gözlerimi hafif aralayıp bir kaç dakika tavanla bakıştım,ve evet ölmemiştim.
Kafamı hafif kaldırıp karnıma baktım sargı vardı kolumda alçıdaydı,bunları Felix'lerin yapması imkansızdı kesinlikle bir profesyonel yapmıştı.
Hafif doğrulup yatakta oturduğumda gözüme ayak ucundaki koltukta uyuyan agalarım takıldı.
Felix ve...Hyunjin?
Hadi bide Felix'in ağızından okuyalım:
Felix:
Burda kesiyorum çünkü dediğim gibi çok gıcık bir insanım.
Bide hikayenin ismini değiştiricem çünkü konuyla başlığın alakası yok.
Neyse görüşürüz uWu'lar
