07

42 8 0
                                    

'Evimizin huzurunu bir zelzele aldı. O zelzele ki gönülleri parçalar da koyar önüne, bize sabretmek düşer.. 
Ey nar ağacı. Şu kör kızın babası yitti. Firak eyledi cihanı da göçtü gitti. Ağlama ey deli gönül elbet bizde gideriz bir gün dedimse de dinletemedim. O ne yüce gönüllü bir adamdı. O ne merhametliydi. Elleriyle besler saçlarıma elini sürer sevgiyle öperdi.


Bu kız şimdi öksüz. İnsanlar hem öksüz hem kör diye acıyor. Allah acısın.. Anam neylerim ben beyyy neylerim. Bu kör kızı alır da nerelere giderim diye ağıtta. Ey bey. Ey koca bey.. Nereye gittin. Bu kör kızı nerelere koydun gittin.'

Hıçkırıklarla ağlamasına çobanda göz yaşı döktü. Nar ağacı da.. Hatta gök ağladı. Bu kör kıza mı bilinmez ama nazenince toprağı arşınladı damlalar. Yüzünü sıvazladı. Onu okşadı..

'Allahım ona dayanma gücü ver ve babasını cennetine kabul eyle.'

Nar ağacı (Tamamlandı)Tempat cerita menjadi hidup. Temukan sekarang