18. ONU ÖLDÜRSEYDİ

463 35 67
                                    

Bu sabah dolapta uyandıktan sonra onu uyandırmadan çıkıp ortak salona dönmüştüm. Ayağıma giydiğim şeyleri değişip tekrar çıktım. 

Hastane kanadına uğramam gerekiyordu.

Merdivenden tırmanıp yürümeye başladım.

Saat sabah altıya geliyordu.

Hastane kanadının önünde durup içeriden ses gelip gelmediğine baktım.

Tokmak şeklindeki kapı oğlunu sağa doğru çevirip sessizce içeriye girdim.

Perdelerin arasından Potter'ın kısık sesi duyuluyordu. Tahminimce Black oğlunu azarlıyordu. Bu biraz garip.

Onlara doğru ilerlerken Madam Pomfery beni görmüştü.

"Hadi çıkın artık. Kardeşi geldi. Hadi sizi hergeleler gidin de uyuyun biraz."

James Potter bana dönerken gözleri bir benim bir Sirius'un üzerindeydi.

"Gidelim hadi. Lupin. Kahvaltıdan sonra görmeye geleceğiz tekrar. Bu sefer biraz fazla yaralandı." Onu başımla onaylandığımda baş selamı vererek yanımdan geçerken Black yüzüme bakmadan peşinden yürüdü.

Madam Pomfery'nin başında durduğu yatağa yaklaşıp vücudu yara içinde olan Remus'a baktım.

Sağ omzundaki sargı kanla kaplanmış, göğsü bir kaç yerinden sargılıydı. Madam Pomfery sol bacağında derin olduğu belli olan başka bir yaraya merhem sürüyordu.

Biraz yaklaşıp sol bileğini tuttuğumda elime gelen nabzını hissettim birkaç saniye. Kasılan parmaklarım bununla gevşerken az önce Potter'ın kalktığı tabureye otudum.

Sessiz bekleyişin ardından hareketlendiğinde ellerimi üzerinden çekmiştim.

Ayağı kalkıp pencerelere yaklaştığımda adımlarımı sessiz tutuyordum.

Dışarıda birkaç öğrenci çimlere oturup ders çalıyorlardı gerçi buna pek emin değildim daha çok önlerinde kitap olsun diye koyulmuş gibiydi çünkü birbirleriyle konuşuyorlardı.

Odanın kapısı açıldığında o tarafa döndüm.

İçeriye Dumbledoor ve Slughorn girdiğinde kaşlarım çatıldı.

Gözlerim yataktaki bedeni bulduğunda hala uyuyor olduğunu görmüştüm.

Profesörlerin gözleri bana döndüğünde ilk konuşan müdür oldu.

"Miss Lupin nasılsınız?" Gerçekten merak etmediğine emin olduğum bir soru sorduğunda göz devirdim.

"İyim." Gözleri Remus'u bulduğunda hala ona bakıyordum.

"Sizinle önemli bir konu konuşmam gerekiyor. Lütfen boş yataklardan birine oturun."  Adımlarımı iki adım ötedeki yatağa çevirdim.

Demir yatağa oturduğumda o da karşıma oturdu. İki yatak arasındaki perdeyi açmış bekliyordu.

"Direkt konuya gireceğim Lupin.
Remus dün bir öğrenciye saldırmış. Öğrenci şu anda fiziksel olarak iyi, çok fazla yara almamış ama bir çeşit şokta hala.

Öğrenciyle konuşacağız yüksek bir ihtimal ile kimseye söylemeyecektir fakat Remuslarla pek iyi anlaştığı söylenemez ah.. bu arada öğrenci bir Slytherin bu yüzden senin de konuşman iyi olacaktır."

Dediği şeyleri sindirmek biraz zamanımı almıştı.

"Kim, kime yani? Dumbledoor ona bu alanı sağlayacağını söyledin o bu yüzden bu okulda kendin geldin evimize güvenlik önlemi alacağını söyledin. Nasıl oldu bu o zaman?"

 𝑲𝑬𝑯𝑨𝑵𝑬𝑻 | 𝓡.𝓐.𝓑.Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin