Zirve

Eylül

Şahika: Kocam beni aldatıyor.

Şahika için aile kavramı artık yoktu. Babası,annesinden sonra Şahika ve kardeşlerini dadılarla ve üvey bir anneyle büyütür. Ne kadar Şahika babasının gözdesi olsa da bu gözdelik başarılardan sonra gelir.
Şahika henüz 13 yaşındayken üvey annesi Eylül'den dayaklar yer. Bu dayaklar sebepsiz yere atılırdı. Sadece Şahika'ya değil aynısı kardeşi Melis'e de olur. Zaman zaman Melis de bu sebepsiz şiddete maruz kalırdı. Ha üvey anne ha öz annesinden hâyır görmeyen Şahika ve Melis birbirlerine sığınırlardı. Eylül, Semih'e dokunamazdı ailenin tek erkeği ve soyu yürüten kişiydi onu koruyan erkek olmasıydı, ona gelecek bir zarar Eylül'ü kapı dışarıya attıracaktı. Semih ile arayı hep iyi tutmaya bakardı, bir dediği iki edilmez ve her Semih'e kızdığında gider bunun acısını Melis ya da Şahikadan çıkarırdı. 2009 yılında Eylül'ün evlerinin bahçesinde ki havuzda cesedi bulunur. Bu cinayet Şahika'nın ilk cinayetiydi ve ona göre en haklı olduğu cinayetti.
2009 yaz tatili başlamıştı. Semih, Eylülden habersiz arkadaşlarını eve çağırır. Bu emrivaki Eylül'ü baya sinirlendirir. Herkes onu evin hanımı olarak saymadığını düşündürür. Zaten bir önce ki gece eksilen mücevherlerden dolayı Talat ile de kavga etmişti. Bu iki olayın taze sinirini Melisden çıkaracaktı. Eylül, Şahikadan ne kadar nefret etse de artık 23 yaşında ki kızı dövemezdi. Bu nefret birazda Şahika'nın küçük yaşta her şey de söz sahibi olmasıyla başlar. Melis'in giydiği mini etek Eylül'ü çıldırtır. Hem genç
hem de fazlasından güzeldi o gün Melis.

Eylül: Oo fahişe eteği giyilmiş, nereye?
Melis sert bir ses tonuyla
Melis: Bana fahişe diyene bak. Sen değil miydin kendinden 37 yaş büyük biriyle evlenen.
Eylül Melis'i tuttuğu gibi duvara yapıştırır.
O gün diğer günlerden daha da çok dövecekti çünkü Melis ilk defa Eylül'e bağırmıştı. Oradan oraya duvarlarda kan izi, yumruklar hava da uçuşuyordu, o son tokat Melis'i bayıltmıştı. İlk defa bu kadar çok kötü dövdü Melis'i.
Melis'i öylece gören Şahika tam o sıra Eylül'ü öldürmek ister. Ama onu öyle hemen öldüremezdi. Şahika, Melis'in kendine gelmesine yardım eder, yaralarını sarar,kanayan her yeri aklına kazar aynısını Eylül'e yapacaktı.
Şahika o gece herkes için randevu ayarlar.
Dadılar izinde,Talat,Semih ve Melis'i İzmir'e göndertir. Biraz tatil yapmalarını ve birkaç gün sonra Eylülle geleceklerini söyler.
Peki Eylül o gece nasıl evde kaldı? Şahika, Eylül'ün her ay bir mücevher bozdurduğunun farkındadır ve bir sonra ki gün'e ekspertiz çağırtır. Bu ekspertizden kurtulmak ve nasıl kurtulacağı ile alakalı bir şeyler düşünmek için Eylül evde kalmak ister.
Ve saat 20:00'e gelir Şahika ve Eylül yemek masasına oturur. O gece Şahika hem kardeşinin hem de kendi intikamını alacaktı.

Şahika baş köşe'ye geçer sağında oturan Eylül'e şunu sorar
: Bizi her dövdüğün için pişman mısın?
Eylül "hayır tabi ki, ben sizi dövmedim geleceğe kamçıladım" der. Eylül'ün onlara yaptıkları bir film şeridi gibi gözünün önünden geçer. Şahika ayağa kalkar ve bir hızla
elinde ki şarap şişesini Eylül'ün kafasında parçalar. Eylül ayağa kalkar Şahika'ya tokat atar. O tokat ona eskiden attığı tokatları hatırlatır ve düştüğü yerden " seni öldüreceğim" diye bağırarak çatalı Eylül'ün omuzlarına batırır. Eylül çatalı Şahikadan alır ve onu bi duvara fırlatıp karnına vurmaya başlar. Şahika yanında duvarda asılı olan saat'i Eylül'ün yüzüne atar. Eylül sarsılır ve sandalye'yi alıp Şahika'nın kafasına fırlatır. Şahika düşer, Eylül telefonu alıp Talat'ı aramak ister. Koridora doğru sağa sola sarsıla sarsıla yürür. Şahika hemen ardından onu kendine çevirerek yumruklar, her yumruğa tokatla cevap veren Eylül , Şahika'yı yere iter ve kapıya doğru koşar. Şahika eline aldığı özel yapım heykeli Eylül'ün kafasına sert bir şekilde vurur.
Eylül orada kanlı bir şekilde baygın kalır.