2

2.2K 106 80
                                    

-Percy-

Ne cüretle beni kaçırırdı! Kendini kim sanıyordu ki! Ona birkaç saat önce bittiğini söylemiştim ama o beni kaçırmıştı! Lanet olsun bir de Gölge Yolculuğu'yla! Başım feci ağrıyordu. Kaç kez yere düştüm bilmiyorum. Sadece biraz uyumak istiyordum. Kulübeme doğru yol alırken Annabeth'le karşılaştım.

"Aman tanrılarım Yosun Kafa! İyi misin? Neredeydin? Ne oldu? Seni çok merak ettim!"
Gözleri dolmuştu. Onu kulübeme çağırdım ve güçlükle "Nico" dedim. Baba lütfen yardım et, şu baş ağrısı geçsin.

"Annabeth beni suya götür!"
"N-neden?"
"Başım ağrıyor ve eminim su geçirecek."
"Nico yüzünden değil mi?" dedi hırçınca.
Güçlükle kafamı salladım. Yeraltı, Gölge Yolculuğu ya da Hades... Hiçbiri bana iyi gelmiyordu. Hep bir yan etki, hep bir sorun.

Annabeth'in kolunun altına girdim ve dereye doğru yürümeye başladık.
Tanrım oraya giden yol neden Hades kulübesinin yanından geçmek zorundaydı. Her an Nico'nun ortaya çıkabileceği hissine kapıldım.

Tahminim doğru çıktı. Nico kulübesinden çıkıyordu ki bizi gördü.
İlk önce bana sonra Annabeth'e ardından da kolumuza baktı ve yürümeye başladı. Ritmik adımlarla bizden uzaklaşıyordu ki Annabeth kolumun altından sıyrıldı ve Nico'ya doğru koşmaya başladı. Yanına vardığında hançerini ona doğrulttu.
Ben de yavaş ve dikkatli adımlarla onlara yaklaşıyordum.

-Annabeth-

"Bir daha seni Percy'i kaçırırken görürsem veya ona bulaşırken veya konuşurken, SENİ GEBERTİRİM!!"

Kükremiştim resmen. Ama çok sinirlenmiştim. Onu kaçırması, bu hale düşürmesi yetmezmiş gibi bir de bana sarılı koluna bakıp kıskanacak mıydı?
Sırf Percy'e aşık diye onu sahiplenemezdi çünkü onun tek sahibi bendim ve bu hep böyle olacaktı.

-Percy-

"Hey, hey, hey! Sakin ol Bilmiş Kız." dedim yavaşça.
"Gel. Buradan gidelim. Ayrıca. Değmez." dedim Nico'ya imalı bir bakış fırlatarak.

Yolda yürürken "Gerçekten su çok iyi geldi. Ayrıca sen neden köpürdün ki? Ama itiraf etmeliyim kızınca çok çekici oluyorsun!" dedim sırıtarak. O da bana bir dirsek geçirdi.

" Bir yanlışın var Jackson. Ben her zaman çekiciyim"
Ne?! Bu ego sadece bana aitti.
"Aa, tamam, katılıyorum, ama, bu ego sadece bana ait." Suratımı bilerek gıcık bir hale getirmiştim. O da gıcık olmuş olacak ki bana bir dirsek daha geçirdi.

"Her neyse. Ona sinirlendim, pardon, köpürdüm. Çünkü senin elinde olmayan bir nedenden dolayı Bianca'nın ölümünü büyüttü. Hem de tam altı sene! İnanabiliyor musun Yosun Kafa! Altı sene! Biz bile seninle bu kadar uzun süredir çıkmıyoruz. Neyse, ayrıca senin ona yaptığın iyilikleri hiçe sayarak hareket ediyor. Dünkü olayda da sana ihtiyacını olmadığını söyledi ama aslında var çünkü o..."

-Annabeth-

"...aslında var çünkü o..." Aman Tanrı'm ne diyordum ben! Ona bunu söyleyemezdim.
"Çünkü o çok yalnız ve bakıyorum da ona en iyi davaranan kişi senDin" diye kıvırıp attım. " Ayrıca seni kaçırdı ve sen farketmesen bile o seni her terslediğinde sen tahmin ettiğinden de fazla üzülüyorsun. Sana yaptığı kötülükler senin ona yaptığından daha fazla. Tabi sen bunu fark edemiyorsun. Hem Bianca da sana söylemişti Nico'nun yanında. Ölümünün seninle alakası yoktu. Sen onu öldürmemiştin. Sadece lanet olası bir söz vermiştin. Sırf o on yaşındaki çocuk üzülmesin diye. Ama bütün çabalarını, elinden geldiği kadar Bianca'nın ölmesi engellemeye çalıştığını bildiği halde sana yıllarca vicdan azabı ve üzgünlük hissettirdi. Ben de intikamımı aldım."

Benden Uzak Dur! (Pernico)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin