6. Bölüm

255 27 0
                                    

Penelope yemek boyunca ona sarkan adamı öldürmemek için zor durmuştu. "Penelope sevgilin var mı?" Adama sinirle bakarken konuştu. "Evet." Adam bozulmuş gibi olsa da yeniden konuştu. "Tek başına benimle buluşman sorun değil mi?" Penelope sakinleşmeye çalışıp gülümsedi. "Kendisi bana çok güvenir. Verdiği her sözü tutması ile de bilinen biri." Adam ilgi ile konuştu. "Tanıdığım biri öyle ise?" Penelope içtenlikle gülümsedi. "Elbette sonuçta bu şehirde Elijah Mikaelson'u tanımayan yoktur." Adam isimle gerildi. "Bay Mikaelson sevgiliniz mi?" O sırada omzuna konan el ile Penelope başını elin sahibine çevirdi. "Bunu bizzat benden duymak istersiniz diye düşünüyorum." Adam oturduğu yerden kalkıp gülümsedi. "Bay Mikaelson sizi görmek güzel. Lütfen bize katılın." Elijah Penelope'nin yanındaki boş sandalyeye oturdu. "Nereden bildin burada olacağımızı?" Elijah gülümsedi. "Seni her yerde tanıyorlar." Ne demek istediğini anlamaya çalışırken garsonu fark etti. "Ne? Elijah." Sitemle konuşan Penelope'nin aksine Elijah sakince ona açılan servisteki şarabını içiyordu. "Bay Fredic sizin nişanlım ile görüşme sebebiniz nedir?" Penelope yutkundu. "Kendisinden eşime özel bir elbise yapmasını istiyorum." Penelope başını salladı. "Evet. Elijah hatta elbisenin detayları da hazır." Elijah yalan söylediğini kızaran kulaklarından anladı. "Penelope bilmemem gereken şey nedir?" Penelope başını salladı. "Birşey yok." Fredic terlemeye başlarken sakince gülümsedi. "Ben müsaadenizle artık kalkalım diyorum. Eşim evde tek." Elijah ve Penelope ayağı kalktılar. Penelope çantasını alıp Elijah'a baktı. "Bizde kalksak iyi olur Bay Fredic. Penelope çok yorgun erkenden dinlenmeli." Fredic anlamasada boş verip yanlarından ayrıldı.

Elijah sinirle arkasından bakarken garsona bakıp başı ile işaret verdi. "Derdin ne Elijah?" Penelope sinirle Elijah'a döndüğünde bakışlarını anlamıştı. "Sana asıldı değil mi?" Penelope sinirle Fredic'e bakan Elijah ile yutkundu. "Bunu evde konuşalım." Penelope çantasını alıp masadan ayrılırken Elijah garsona bir şeyler demiş ve Penelope'yi takip etmişti. Arabayı getiren valeden anahtarı alacak iken Elijah anahtarı alıp Penelope'nin binmesi için kapıyı açtı. "Bin hadi." Penelope Elijah'ın sinirli olduğunu bildiğinden sessizce  arabaya bindi. Elijah kapısını kapatıp arabanın sürücü koltuğuna geçti ve hızlıca yola çıktı. "O adamı tanıyorum." Penelope şaşkınlıkla Elijah'a baktı. "Kendisi kadınları kaçırıp pazarlayan biri." Şaşkınlıkla ne diyeceğini düşünürken Elijah arabayı köşeye çekti. "Evli değildi. Sadece seni dikkatle izlemek için çağırdı yemeğe. Yoksa bir kıyafet için yemek yenmez." Elijah gülümsedi. "Endişe etme. Benim kim olduğumu biliyor." Penelope sakince gözlerini Elijah'a çevirdi. "Bunca zamandır neredeydin?" Penelope aniden soru sorunca Elijah ne diyeceğini bilemedi. "Bunu sana söyleyemem ama sebebini yakında anladığında inan bana asla kötü bir şey olmadığını anlayacaksın." Penelope başını salladı. "Eve gidelim." Elijah yeniden arabayı çalıştırıp yola baktı. "Seni kırdığımın farkındayım. Lakin Klaus aniden arayıp Hayley'in kaçırıldığını söyledi." Penelope yutkundu. "Eğer o gece yanımda olmasaydın Hayley kaçırılmayacaktı." Elijah iç çekti. "Bu senin hatan değil. O gece yanında Rebekah vardı."  Penelope sakince gözlerini Elijah'a çevirdi. "Sorun değil." Yola döndüğünde gözleri dolmuştu. Elijah sessizliği bozmak istese de yanında duran Penelope sadece sessizce yolu izliyordu.

Arabayı evin önünde park edip durdurunca Penelope başını kaldırdı. "Ben uyusam iyi olur." Hızlıca arabadan indi. Elijah arabadan inip arkasından giderek kolundan tuttu. "Penelope. Lütfen." Penelope dolan gözleri ile Elijah'a baktı. "Sadece biraz zamana ihtiyacım var." Elijah arabasının anahtarını Penelope'nin eline bıraktı. "Her zaman yanındayım. Uzakta bile olsam." Ne demek istediğini anlamadan Elijah alnını öpüp vampir hızı ile kaybolmuştu. "Elijah." Üzgün bir şekilde evine ilerlediği sırada aniden ağzına kapatılan bez ile bayılmıştı.

...

Elijah eve geldiği sırada Klaus ve Rebekah'ya baktı. "Rebekah?" Anlamayarak ikisine bakarken kucağında Hope ile yanlarına gelen Hayley gülümsedi. "Sorun nedir?" Hope'un buraya gelmesinden sonra yakında düğün hazırlıkları başlayacaktı. "Jackson ve Hayley'in düğünü için tuhaf bir teklif geldi." Klaus biraz dikkatle abisine baktı. "Hayley ve Jackson gibi Penelope ile evlenmek isteyen dolunay sürüsünün alfası düğüne gelecekmiş." Elijah aniden eline yeni aldığı bardağı elinde parçalarken Hayley gülümsedi. "Lakin bu mümkün değil." Hayley'e baktı Elijah. "Penelope bir alfa evet ama bir sürüye ait değil. Hilal alfası olması beni onunla kardeş yapar. Ve ben koca bir sürünün Kraliçesi olacağım." Elijah gülümsedi. "Haklısın. Ama yine de onun yanında kimin olduğunu bilmeleri iyi olacaktır." Klaus şaşkınlıkla Elijah'a baktı. Penelope'ye bu kadar bağlanması hoşuna gitmemişti. Belli etmese de Rebekah Klaus'un tepkisini görmüştü. "Penelope nerede?" Elijah gülümsedi. "Evinde. Onu az önce yemekten alıp evine bıraktım." Klaus ve Rebekah bakıştı. "Hayley adamın kim olduğunu biliyor muydunuz?" Elijah'ın sorusu ile Hayley başını salladı. "Hayır. Sadece eşine özel elbise isteyen biriydi." Elijah yeni bardağa içki doldururken güldü. "Adam bir kadın ticaretçisi." Hayley şaşkınca Elijah'a baktı. "Ne?" Klaus bile şaşırmıştı. "Şehrimde böyle biri mi dolanıyor?!" Rebekah Klaus'un tepkisini boş verip iç çekti. "Kaçırılsa da bizimle olduğunu biliyorlar. Aylardır dibimizde duran biri Penelope." Elijah iç çekti. "Bunu ona anlatacaktım ama hala bana kızgın." Hayley gülümsedi. "İnan bana dünden daha beter anları vardı." Elijah iç çekti. "Tahmin edebiliyorum." Rebekah Elijah'ın yanına gitti. "O alışacak sadece zaman lazım." Elijah kız kardeşinin dedikleri ile gülümsedi. "Biliyorum Rebekah. Sadece biraz güvenmesi lazım."

...

Penelope uyandığında tanımadığı bir odadaydı. Kırmızı çarşaflı bir yatakta uyanmıştı ve odanın duvarları beyaza boyalıydı. Sakince yataktan kalkıp odayı incelemeye gerek duymadan kapıya ilerledi ve sinirle bir tekme atarak kapıyı kırdı. "Bu da ne?!" Kapının önünde duran korumalar kapının etkisi ile duvara çarpıp bayılmışlardı. Penelope gülerek odadan çıkıp üzerini düzeltti. Ardından yere eğilip korumalardan birinin telefonunu alıp Rebekah'yı aradı. "Hey Bekah bir sorunum var." O sırada odanın bulunduğu koridora giren adamlar ile güldü. "Burada Elijah'ın çakmaları var. Tanrım!" Gülmeye başladığında Fredic ve yanındaki adamlar durdu ve kadını izledi. "Sizler sinir bozucusunuz." Hepsi bir adım geri atarken Penelope kurda dönüştü. "Siktir bu ne lan?!" Adamlar kaçarken Penelope'nin kurdu çoktan onlara saldırmıştı.

...

Elijah, Klaus ve Rebekah geldikleri evin geniş avlusundaki cesetlere bakarken Elijah sebepsiz yere gururlanmıştı. "Bize ihtiyacı kalmamış." Rebekah yanlarından geçip bulduğu şarabı bardağa koyarken konuşmuştu. "Kurda dönüşmüş olmalı." Klaus ısırıklara bakarken içeriden gelen su sesi ile Elijah yere baktı. "Siz gidin ben hallederim." Rebekah bardağı tek dikişte içip Klaus ile evden çıktığında Elijah kanlı adımları takip edip bir banyoya geldi. "Eğlenmiş olmalısın." Elijah küvette uzanan Penelope'ye baktı. Saçları nemlenmişti ve yüzündeki kan damlaları ile gözleri kapalıydı. "Beni kaçırıp pazarlamak istemeleri yanlıştı." Kendini küvetin içine bırakıp yüzündeki kandan kurtularak suyun içinden çıktı. Saçlarını büyü ile kurutup topuz yaparken Elijah banyoda bulduğu havlu ile Penelope'ye yaklaştı. Penelope Elijah'ın ona baktığını bilerek küvetten kalkıp çıplak vücudu ile Elijah'a baktı. Elijah sakince elindeki havluyu uzatınca Penelope havluyu almış ve vücuduna sarmıştı bile. Küvetten çıktığında Elijah gülümsedi. "Beni sınıyorsun." Penelope elini Elijah'ın gömlek yakasına koyup boynuna yaklaştı. "Belki de." Uzaklaşıp banyodan çıktığında Elijah gülümsedi. "Penelope." Havlu ile olan Penelope bulduğu siyah iç çamaşırlarını ve elbiseyi giydi. Ayağına köşede ölen kadının ayağındaki topuklu ayakkabıları geçirdi. "Gidelim." Elijah yürürken saçlarını açan Penelope'ye bakarken arkasından yürüdü ve elini beline atıp geldiği arabaya ilerledi. "Yarın düğün var. Elbisen hazır mı?" Penelope gülerek başını salladı. "Elbette ama elbise yollayacak isen hayır demem." Elijah gülüp arabaya binmesine yardım ederken onları izleyen sarı gözlerden haberleri yoktu.

Little Witch - Elijah Mikaelson Where stories live. Discover now