3. Bölüm "Ben, Duygularım ve Lalem"

120 29 10
                                    


    Simru anlattıklarımı toplamaya çalışıyordu. Simru, tıpkı benim olayı ilk öğrendiğim zamanki tepkiyi vermişti. Telaşlanmıştı.

Evet, anlatmıştım.

Sanırım birine anlatmak az da olsa rahatlatmıştı. Fakat onda çok fazla sorular yaratmıştı. Bahsedilen 'büyü' ye inanıp inanmadığını öğrenmek için suratına uzunca bakmıştım.

İnanmıştı.

Anlattıklarımdan sonra yanımdan ayrılmıyordu. İyi hissetmem gerektiğini söyleyip duruyordu.

İyiydim artık...

Teselli edercesine bakmıştı. Fakat ben ona anlatarak bile teselli olmuştum.

***

Konu kapanmak üzereydi. Fakat benim anlatıp anlatmamakta tereddüt ettiğim bir şey vardı. Simru suratıma öylece bakarken konuya girmiştim.

"Simru"

"Efendim?"

"Bir şey söylemek istiyorum."

"Tabii ki, dinliyorum"

Biraz beklemiş sonrada konuşmuştum.

"Bu olayları öğrendiğim günün sabahı bir rüya gördüm."

Çaresizlik içinde bakarken, Simru telaşlanmıştı. 'N-Nasıl?' diyebilmişti sadece. Bende bilmiyordum nasıl olduğunu, anlatamıyordum.

Annem önce kapıyı çalmış sonrada içeriye girmişti. Evet, bizim evdeydik. Burası, Simru'ya olayı anlatmak için en iyi yerdi.

"Kızlar panayır günü. Ben çıkıyorum. Sizde gelirsiniz."

Bugün panayır vardı! Tamamıyla unutmuştum. Nasıl anlatacağımı bilmediğim rüyayı anlatmanın zamanı değildi.

"Bizde şimdi geliyoruz."

"Çabuk olun, bekliyorum."

Annem gitmiş ve ardından kapıyı kapatmıştı. Giyecek bir şeyler almak için dolaba yönelmiştim.

"Rüyanda gördüğün kişi? O kişi kimdi?"

Yavaşça arkama dönmüştü. Bir müddet bakışmış sonrada, tekrardan, beraber oturmuştuk. Konuşmaya hazırdım.

"Ben hala olayın bir kurmaca olduğunu düşünüyorum. Pek bir önemi yo-"

Cümlem daha bitmemişken Simru yükselmişti.

"Nasıl önemi yok? Annen bile onaylamışken nasıl emin olamıyorsun. Ne bu rahatlık! Eğer rüyan düşündüğüm şeyse, bu hem senin için hem de kasabamız için kötü. Lütfen olayı daha fazla ciddiye al."

Duraksamıştım. Omuzum düşmüştü.

Duymak istemediğim şeylerdi, söyledikleri. Kabullenmek istemiyordum... Simru suratımın düştüğünü görünce yanaşmıştı.

"Konu çok ciddi. Bunu anladığını biliyorum. Dediğim şeyler çok katıydı fakat dediğim gibi bu hepimiz için çok kötü."

Haklıydı.

"Bu konuyu sonra konuşuruz. Aysel Abla bizi bekliyor, sen hazırlan."

Simru odadan çıkmıştı. Giyinmem gerekiyordu. Üzerime birkaç şey alıp çıkmıştım. Ve gitmeye hazırdım...

Uzun zamandır bekliyorduk. Sonunda gelmişti. Yönümüzü panayıra çevirmiştik. Panayır az ötede kuruluydu. Kasabalılar çocuklarıyla birlikte dolaşıyordular.

You've reached the end of published parts.

⏰ Last updated: Sep 03, 2022 ⏰

Add this story to your Library to get notified about new parts!

Kasabadaki PanayırWhere stories live. Discover now