7

285 25 22
                                    




"Anneymiş. Ben daha iyi anne olurum o kadından!"

Saatlerdir araba sürüyor, bir yandan da söyleniyordu Jaemin. Tüm öfkesi Jeno'ya değildi. Hassas noktalarından biri olan annesini duymak bir yana, Jeno'nun annenin ne demek olduğunu bile bilmemesine rağmen böyle saygısızca şeyler söylemesi elbette dokunmuştu Jaemin'e.

Tam da nereye gideceğini düşünürken çalan telefonuyla irkildi. Arabayı kenara çektikten sonra da cevapladı, kimin aradığına bile bakma gereği duymamıştı her zamanki gibi.

"Günaydın Bay J!"

Duyduğu sevecen sesle birlikte şaşkınlıkla arayan numaraya baktı ve gördüğü isimle geri koydu telefonu kulağına.

"Günaydın küçük bey."

"Müsait misin? Umarım uyandırmamışımdır."

Jaemin derin bir nefes aldı ve sesini olabildiğince sinirinden arındırıp cevap verdi.

"Pek iyi bi durumda olduğum söylenemez açıkçası. Sohbet etmek için aradıysan-"
Sözü yarım kalmıştı. Daha lafını tamamlayamadan Haechan atlamıştı araya.

"Aslında telefonda değil de- ay yani ben şey için aramıştım."

Jaemin duyduğu karman çorman kelimelerle kıkırtısını bırakmıştı. Hattın diğer ucundaki bedenin duyduğu kıkırtı yüzünden kalbinin teklediğinden habersizdi.

"Hm." Bu halinden oldukça keyif alıyor gibiydi. Haechan'ın doğru düzgün konuşmasını bekledi bir süre.

"Arkadaşım ve kendim için oldukça güzel bir kahvaltı hazırlamıştım ancak ekildim. Diyecektim ki, eğer isterseniz yani, kahvaltı yapabiliriz?"

Jaemin bir süre düşünürmüş gibi homurtular çıkarttı ancak amacı Haechan'la uğraşmaktan başka bir şey değildi.
"Bilemedim şimdi."

"Tamam, ben konum atayım isterseniz gelirsiniz. Olur mu öyle?" Sesinde büyük bir beklenti vardı.

"Tamam, düşüneceğim Haechanie."

Haechan sadece sarhoşken duyduğu şirin lakabı şimdi ayıkken duyunca eli ayağına dolaşmıştı. Elinde tuttuğu kavanozu az kalsın düşürüyordu.

Birkaç kelimelik vedalaşmadan sonra kahvaltıyı hazırlamaya geri döndü.
Elbette yalan atmıştı. Ne kendisini eken bir arkadaşı vardı ne de hazır bir kahvaltı masası. Sırf Jaemin'i görmek için yalanlar atmıştı. Gram pişman değildi ama.

Elinde reçel dolu kavanozu uzun uğraşların sonunda açtı, sonra işine geri döndü.
Sadece dakikalar sonra karşısındaki kurulu masaya tatmin olmuş gözlerle bakıyordu.

Çalan kapıyla birlikte hızla koridoru geçti. Aynada son bir kez kendine baktıktan sonra kapıyı araladı. Karşısında gördüğü bedenle yüzüne bir gülümseme kondurdu, içeriye aldı.

"Hoşgeldiniz."

Resmiyet aralarında bir anlaşmaymış gibiydi. İkisi de kısa sürede yakınlaşmışlardı ancak bu resmiyet oyununu devam ettiriyorlardı. Jaemin de kısa bir günaydın fısıldadı.

İkili mutfağa adımladıkları sırada Haechan konuşmuştu.

"Sizi ilk defa günlük kıyafetlerinizle görüyorum Bayım."

Jaemin masaya oturduğu sırada yüzünden düşürmediği gülümsemesiyle cevap vermişti.

"Evden acilen çıkmam gerekmişti, fırsatım olmadı değiştirmeye."

"Aradığımda çoktan uyanmıştınız yani."

Jaemin ağzına birkaç lokma attığı sırada onaylarcasına başını sallamıştı.

J Brothers | nct dreamWo Geschichten leben. Entdecke jetzt