24

39.9K 4.1K 2.6K
                                    

ehehe slm! özlediniz demi? ben de özledim! bence güzel oldu bölüm bi de yanlışlıkla doğdum ben o yüzden bol yorum yaparsınız sevinirim ablasının gülleriii!!!

-

"Aptal o biliyor musun? Çok aptal ama."

Taehyung derin bir nefes verip sarhoş olduğu için bedeni biraz daha ağırlaşan Yoongi'yi dikkatlice tutmaya çalışırken dudaklarını birbirine bastırdı. Mekandan çıktıklarından beri boş boş konuşuyordu. Aslında sarhoş olmaya başladığından beri boş konuşuyordu ama Taehyung içkisine odaklanıp yok saymıştı onu biraz. Ki Yoongi'nin de şu an sarhoştan çok bilerek boş yaptığını düşünüyordu.

"Biliyorum artık. Sus."

"Ya Taehyung anlamıyorsun, bak şimdi..."

Taehyung motosikletinin oraya geldiklerinde Yoongi'yi bırakıp kasklara yönelirken ayık olduğuna şükrediyordu. Yoongi öyle bir içmişti ki kendisine bir bardak dışında içmeye vakit bile kalmamıştı.

"Bana sürekli laf sokuyor. Ama sürekli. Hiç acıması yok biliyor musun kim olduğumu öğrendiğinde bile alttan almadı. Adam olamamışsın dedi bana. Sonra bana sinirlenip kızıyor, kıskanıyor ama hayır olmadı bunlar diyor. Lan hissediyorum!"

Taehyung bu akşamı özellikle de Jungkook'la olan buluşmasından sonra kabul etmemesi gerektiğini düşünürken Yoongi koluna sertçe yapışmıştı.

"Ama var ya, of. Neye of bilmiyorum ama of yani. Anladın mı?"

Taehyung sinirle kafasını sallarken kaskı Yoongi'nin kafasına geçirmiş ve diğerine de kendi kafasına geçirirken motoruna binmişti. Yoongi de binip bedenini geriye eğerek arkadan destek alırken sarhoş aklına gelenlerle Taehyung'un omzuna doğru eğildi.

"Evine gitsene, Jimin'in."

Taehyung duydukları sonrası çatılan kaşlarıyla omzu üzerinden arkasına bakarken gözleri kısıldı. "Hayır, sarhoşsun."

"Sana ne lan. Götür sadece. Sen de alfanı görürsün hem."

Eski konumuna geçen Yoongi'yle beraber Taehyung yeniden reddetmek için hazırlansa da 'alfan' yani Jungkook düşüncesi midesine ani bir sızı katmıştı.

Jungkook onun alfasıydı.

Bu düşünceyle sırıtacak gibi olurken bugün görüşseler bile yine de özlediğini fark etti ve derin bir nefes alırken dudak içini ısırdı. Gitmeli miydi? Yoongi'yi tutamayacağı için mecbur Jimin'e götüreceğini kabullenmişti ama Jungkook? Çıkabilir miydi ki bu saatte? Çıkardı. Neden çıkamasın ki? Bir şeyler uydurur gelirdi işte Jimin'in oraya. Saat geç olduğu için belki ailesi uyumuştu ama kaçardı işte.

"Sıkı tutun ve sakın orada bizi rezil etme."

Taehyung çoktan kabullenmiş bir şekilde motoru çalıştırırken Yoongi'nin küfürlerini es geçmiş ve yola çıkmıştı.

Aklına bugünkü randevuları gelirken ufak bir düşünceyle bile dudaklarında istemsizce bir gülüş peydahlanıyordu. Bugünü düşünmek, Jungkook'u düşünmek kalbini ısıtıyordu sanki.

Öylesine sessiz sakin bir kafede oturmuşlar ve Taehyung saatlerce Jungkook'u dinlemişti. Susmuyordu. Gerekli gereksiz bir sürü şey ve bir sürü anısını anlattı ve Taehyung yeri geldiğinde heyecandan kekeleyen yeri geldiğinde hüzünlenen ve yeri geldiğinde mutlu olan Jungkook'un ifadeleriyle beraber hepsini aklının en ücra köşelerine kazımıştı anlattıkları.

Kendisi de konuşmuştu tabi ama Jungkook'u dinlemek daha bir hoşuna gitmişti.

"Of! Of! Mahvoldum sanki Taehyung! Ama niye diye sorar insan değil mi?"

delta? oh shit. |bangtan ✔️Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin