Yeni Ay 1.Bölüm

34 5 2
                                    

Bugün son final sınavımı vermiştim. Önümüzde beni bekleyen bir aylık ara tatil vardı.Bir an önce 1+1 evime gidip dün akşamdan hazırladığım bavullarımı alıp uçağa yetişmem lazım dı demek isterdim ama öğrenciyiz ve Türkiye de yaşıyoruz o yüzden bavullarımı alıp otogara gitmem lazım.

Üniversiteyi okumak için Bolu Abant Üniversitesini seçmiştim, neden diye soracak olursanız yeşilliklerin için de çok güzel bir kampüsü vardı.

Benim gibi bozkırın ortasında yetiştiyseniz yeşilliğe ormana hasret kalırsınız :) 

Gelelim ben nereliyim anadolunun tam ortasından kopmuş bir Nevşehir'li  kızım adım Sayina Acunay evet evet ismim biraz değişik çünkü rahmetli dedem eski türk isimlerine takmış biriydi en büyük kız torun ben olduğum için de bu isime beni layık görülmüştüm . Bu durumdan hiç de rahatsız değilim ismimi de kendimi de çok seviyorum şimdi diceksiniz kızım bu ego nereden geliyor diye her zaman savunduğum bir cümle var "Sen kendini sevmezsen kimse seni sevmez." o yüzden kızlarım kendinizi her zaman sevin.

Elim de ki bavulları muavin e verip üç numaralı koltuğa doğru yürüdüm.Şanslı bir insan olarak yanımda benim yaşıtlarım da bir kız ile oturuyorum bu duruma ne kadar sevindim bilemezsiniz geçen sene ki yaz tatili için köyüme gelirken yanımda annesiyle bir bebek oturuyordu  tüm gece boyunca ağlamış özellikle beni uyutmamıştı.

6 saatlik otobüs yolculuğunun ardından  canım memleketim Nevşehir'ime güzeller güzeli peri bacalarıma  kavuşmuştum.
Tabi ki de beni almaya çok sevgili kuzenim Sümey gelmişti kendisi benim Ayşıl teyzemin kızıydı aramızda sadece bir yaş vardı oda benim gibi üniversite de okuyor ben çocuk gelişimi o da bilgisayar mühendisliği.
Kuzenim diye demiyorum ama bilgisayar dedim mi a dan z ye her şeyi biliyor.

Onun arabasıyla birlikte otogardan Ürgüp e doğru yol aldık keyifli geçen yolculuğumuzun ardından eski taş konağımıza giriş yaptık.
Annem babamla yaşadığım kucaklaşma ve yemek faslından sonra yorgun olduğumu belirterek Peri bacalari manzaralı odama çıktım ve ilk isim olarak sıcak bir duşa girdim.

Kapadokya'da kış sert ve soğuk geçerdi en sevdiğim mevsim olan kış son zamanlarda çok fazla üşümemden kaynaklı eskisi kadar sevmediğim bir mevsim oldu. Yağmur ve kar bizler için her zaman berekettir. Çiftçilik ve tarım ile uğraşan herkes bilir ki yağış olmadı mı her şey iki katı para ile satılır.

Sabah güneş doğmadan uyanmıştım bu her zaman yaptığım bir alışkanlığım bazen beni memnun etse de bazen de keşke biraz daha uyuyabilsem dedirtiyordu.
Sessiz ve soğuk bir ayazın olmasını umursamayacak ve kalın kıyafetlerimi giyip yürüyüşe çıkıcaktım.
Peri bacaklarının olduğu vadi her zaman korunaklı olur diye düşünerek yanıma kendimi koruyacak hiç bir şey almadan yürüyüşe çıktım.

Sessizliği bozan tek şey ayakkabılarımın ezdiği kâr ın sesiydi sırf bu sesi duymak için kulaklık bile takmamıştım.
Hava ya sis çökmesiyle eve dönmeye karar verdim.
Geldigim yolu geri dönerek hızlı adımlarla yürümeye başladım birden bire içimi sıkıntı kaplamıştı, olduğum yerde durdum etrafımı saran  sisten dolayı hiç bir şey göremiyorum.
Korkmaya başlamıştım lanet olsun ki telefonumun şarjı da azalmıştı besmele cekerek tekrar yürümeye başladım.
Yürüdükçe dağılan sis beni az da olsa rahatlatmaya yetmişti, eve yaklaşmıştım ki duyduğum birden fazla uluma sesi yle birlikte ayağımın kayması ve düşmem bir oldu.

Hatırladığım tek şey gözlerimi kapatmadan önce başımın üstünde hissettiğim sıcak bir nefesti....

Merhabalar uzun zamandır yazmak istediğim bir kurgu ile karşınızdayım eğer beğenirseniz ya da değiştirmemi düşündüğünüz yerleri yorumlarsanız çok sevinirim kendinize iyi bakın

YENİ AYHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin