bölüm 3

11 1 0
                                    

Dün çok yorulmuştum verdikleri listenin geneli bitmiş bir kaç tane birşey kalmış tı. Akşam evime gelmistim garip ama bu küçük eve alışmaya bile başlıyordum, bugün aşırı nemli bir hava vardı aslında çok sıcak değildi hava ama nem oranı fazla idi şimdi de yağmur yağıyor du. Samsun'un havası gerçekten garipti evime girip ilk başta aldıklarımı tezgaha bıraktım ellerimi yıkayıp üzerimi değiştirip tekrar ellerimi yıkadım evim genel bakış olarak temizdi çünkü dün dip bucak temizledim.

" Off ne yapacağım ben " derken telefonum öttü baktığım da annem görüntülü arıyordu özlemiştim anamı ama belli etmeyecektim.

" Alo " dedim bir yandan da domatesleri yıkarken

" Ne yapıyorsun kızım "

" Domates yıkıyorum anne sen " diye karşılık verdim.

" Kırgınsın bana hâlâ demi " diyen anneme baktım elimde ki işi bırakıp telefonu elime aldım.

" Bilmiyorum anne kırgınlığım geçti senin niyetin kötü değil biliyorum ama hâlâ sinir oluyorum " dediğim de annem kahkaha attı.

" Bunu sen istedin handem "

" Külliyen yalan sultanım " derken çok özlediğimi fark ettim babam işten gelmiş bir müddette onunla konuşup yeni işimi söyledim sevindiler ben de çok acıkınca kapattim telefonu, kalkıp çay suyu koydum kahvaltık birşeyler çıkarıp karnımı doyurdum. Bulaşıklari yıkayıp evde sıkıldığımı hiseddince spor ayakkabılarımı giyip kapımı iyice kilitleyip biraz yürüyüşe çıktım sahile doğru yol aldım yakındı oturduğumuz mahalleye gerçekten akşamları çok güzel oluyormuş her yer ışıl ışıl dı insanlar yaz ayını kutlar gibi müzikler şarkılar gerçekten çok güzeldi oturdum bir banka bir çocuk elinde çay ile gelip durdu yanımda çayı alıp biraz denize karşı içmeye başladım huzurlu idim ilkkez gerçekten temiz havayı içime çektim çayımdan bir yudum aldım telefonumu çıkarıp denizi çekip hikayelerime attım ve annem hemen cevap yazdı yinemi içiyorsun sen diye

" Hayır anne çay içiyorum istersen ara kontrol et " dedim ve olanca huzur gitti annem bide görüldü atmıştı.

Saat 11 e doğru bende ayaklandım ve bide dondurma aldım eve doğru yürüdüm uykum çoktan gelmişti ama bu duş almam gerekiyor du.

" Bir kar yağar ince ince"

" Bir kar yağar ince ince"

" Komandonun hali nice "

" Komandonun hali nice"

" Bismillahirrahmanirrahim" diyerek zıpladım yerimden gerçekten çok korkuyordum bu pencereleri ilk maaşım da değiştireceğim ses geçirmeyen cinsinden kalktım yataktan istemeyerek yatağıma son bir kez mahsunca baktım uykum hâlâ vardı ben ki 13:30 da uyanan insandım ah ah

Koltuğa paytak paytak adımlar attım ve attım çuval gibi kendimi biraz da burada uyumuştum sadece yarım saatti ama yetmişti kalkıp kahvaltı hazırladım bugün poğaça canım istemişti erinmeden alıp geldim çayım hazır müge anlı ekranda onun eşliğinde kahvaltı yaptım bugün geri kalan işlerimi de halledip teslim edecektim.

"Hepsi tamam demi?"

" Evet efendim hepsi tam "

" Bugün sigorta girişi olacak istersen başla hem ortama adapte olursun, bide tanışma felan olur hadi hayırlı uğurlu olsun kızım " diyen baş hekime gülümsedim

" Çok teşekkür ederim gerçekten dün biraz araştırma yaptım askeri doktorluk konusunda da eğitim alınması gerekiyormuş ben hemen işe alındim " dediğimde hekim güldü

" Doğru ama biz işin içine girince saolsunlar kimse birşey demedi. " Yani anlaşılan o ki ceylan ablamın şarkısıda dediği gibi "Angara da dayın yoksa mamudo gurban niye doğdun şöyle guzum niye doğdun " dedim içimden ama dışımdan Enbe basma tulumba gibi sallamak ile yetindim.

You've reached the end of published parts.

⏰ Last updated: Dec 18, 2022 ⏰

Add this story to your Library to get notified about new parts!

ASK VE NEFRET!Where stories live. Discover now