212 21 3
                                    

shoko'yla bir ağızdan bağırdık.

"hastaneye mi kaldırılmış? neyi var?"
"bilmiyorum, şuanda XXX hastanesindeymiş."

"siktir."
direkt koşmaya başladık ve biraz vakitten sonra oradaydık.

"suguru, sen çalışmışsındır. ben hallederim, git sınava gir."
"saçmalama shoko sizi burada bırakacağımı mı düşünüyorsun gerçekten?!"
"baban sınava girmediğini öğrenirse ne der?"
"....ben-"
"lütfen, sınava gir."

önümde iki olasılık vardı.
ya satoru'yu yalnız bırakıp sınava girecektim ya da babama bu durumu açıklamak zorunda kalacaktım.

"suguru, lütfen. sınava gir."
"sikeyim!" koşarsan yetişecektim.
"HABER VER"

koşarak hastaneden çıktım. çok suçlu hissediyordum. durumun ne olduğuna dair en ufak bir fikrim bile yoktu. basit bir şaka da olabilir en yakın arkadaşımı, sahip olduğum tek şeyi kaybedişim de.

kendi babamdan korkup onu yalnız bıraktım. peki o bunu öğrenince ne diyecek?  gözlerimden düşen yaşları hissedebiliyordum. bacaklarım tutmuyordu, bu yorgun olduğumdan veya başka bir şeyden değildi. suçlu hissedişimdendi.

okula varıp sırama oturdum. ellerim titriyor, kalbimin atışını hissediyordum. odaklanmam lazımdı yoksa kaçışımın hepsi boşunaydı.

sınavı bir şekilde hallettim. 100 aldığımdan emindim. kağıdımı verip müdürün odasına koştum.

"efendim, gojo satoru'nun yanına gidebilir miyim, durumu hakkında bir bilginiz var mı?"
"ben de seni çağırmaya öğrenci yollayacaktım şimdi, yanında zaten bir öğrenci olduğu için senin gitmene gerek yok. doktorlar henüz bir haber vermedi. Yaga Hocan da onun yanında, merak etme iyi olacaktır."
"benim de gitmem lazım!"
"oğlum, ieri shoko şuanda onun yanında, başka ziyaretçi alamazlar. haber gelsin sana ileteceğim."

kapıyı yüzüme çarptı.
şuanda elimden gelen tek şey beklemekti. doktorlar 45 dakikadır bir haber vermediyse durumu hâlâ kötü demektir.

olmaz, yine de gitmem lazım.
hızlı adımlarla okul çıkışına ilerledim ve aniden, yüzüme acı gerçekler çarptı.

gidersem yüzüne nasıl bakacaktım?
sınavı ona tercih etmemi nasıl açıklayacaktım? benim başıma bir şey gelmiş olsaydı o varını yoğunu ortaya koyar yine benim yanımda dururdu.

özür dilerim sevgilim...

ayaklarım geri geri gidiyordu. kendi yüzsüzlüğümden iğreniyordum. bizim mekana gitmenin en iyi yol olduğunu düşündüm. aşağı inip sigara içecektim.

shoko'ya mesaj attım.

shoko, durum nasıl
shoko cevap ver
shoko
meraklanıyorum
shoko
Gönderildi

mesajlarıma bakmıyordu ve ben daha çok deliye dönüyordum. kulaklığımı taktım ve sigarama devam ettim.

nasıl olsa sato' her zaman bizi güldürürdü değil mi? bir şey olmamıştır...

arkadaslar asagilik kompleksi olan karakterler yazmayi cok seviyom ozur dilerim neuse nasilsiniz :D

manifesting | satosuguHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin