acı geçmişten kalan izler

11 5 1
                                    

frene sert bir şekilde bastığımda araba kaymıştı kulağıma tekerleklerin çıkardığı ciyaklama ve Miranın 'noluyo mavi bir şey söyle, iyi misin ' sesleriydi önüme çıkan arabaya sert bir şekilde çarptığımda araba ileriye savrulmuştu bense ayrı bir tarafa , savrulmamla kafamı cama vurmuştum araba durduktan sonra kafamı çarpmamla kendime gelmekte zorluk çekiyordum kafamı camdan yavaşça kaldırdığımda arabanın tuzla buz olan ön camına baktım kulaklarım uğulduyordu fren sesi, miranın mavi noluyo demesi , yağmurun sesi kulaklarımda yankılanıyordu gözümden bir yaş düştü iç sesimin 'mavi kendine gel ve in arabadan'. Demesini işitiyordum yavaş yavaş kendime geldiğimde elim şakağıma gitti elime bir sıvı bulaştığında avucumun içi kan olmuştu 'başım acıyor yardım edin 'diye fısıldamıştım iç sesim arabadan inip çarptığın kişiye bakmamı diretiyordu aklıma annem geliyordu başımı olumsuz anlamda sallayıp 'aman Allah'ım ben ne yaptım.' diyerek sıkışan kemerimi zorla çözdüğümde arabadan indim. elim şakaklarıma gittiğinde etrafa bakındım ve sarsak adımlarla çarptığım arabanın yanına gittim sürücü kapısına geldiğimde elim ağızıma gitti gözyaşlarım yağmurla karışıyordu kapıyı açmaya çalışıyordum 'ne olur ölmesin , ne olur iyi ol ' diye tekrarlıyordum. kapı açıldığında yüzü kanlar içinde olan adamın üzerine eğilip nabzına baktığımda attığını işittim 'şükürler olsun yaşıyor. ' dediğimde gözüme adamın telefonu ilişti hemen uzanıp elime aldım ve ambulansın numarasıni tuşladım ,adresi verip çabuk gelmesi için dua Ediyordum.

O gün ailecek tatil yapmak için evden yüzümüz heyecanlı , Mutlu bir şekilde çıkmıştık babam arabayı kullanıyordu annem ise yan tarafında , müzik açmış oturduğumuz yerden dans edip şarkıya eşlik ediyorduk tâki şarkıya silah sesleri eşlik edene kada...

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.


O gün ailecek tatil yapmak için evden yüzümüz heyecanlı , Mutlu bir şekilde çıkmıştık babam arabayı kullanıyordu annem ise yan tarafında , müzik açmış oturduğumuz yerden dans edip şarkıya eşlik ediyorduk tâki şarkıya silah sesleri eşlik edene kadar birileri arabamızı kurşun yağmuruna tutuyordu babam ' başınızı eğin çabuk ' hiddetle bağırdı korkuyor muydum hemde nasıl ama dışarıda ki insanlardan değil aileme bir şey olacak korkusundan yan tarafa baktığımda oğuz sindiği yerden kalkmıyordu gözleri dolu bir şekilde bana bakıyordu dudaklarımı oynatarak 'korkma' diyebildim babam arabayı güvenli yere çektiğinde yavaşça kafamı kaldırıp arkaya baktım kimseler yoktu rahatlamıştım önüme dôndüğümde babam 'iyi misiniz,korkmayın herşey geçti. ' dediğinde herşey geçmiş miydi. babam ' hayal canım üzgünüm bir daha size böyle bir şey yaşatmayacağım.' dediğinde annem buruk bir şekilde gülümsedi o esnada kafası düşmüştü, anlından aşağı kanlar süzülüyordu ' anne, baba annem , kafası kanıyor baba bir şey yap' dediğimde babam annemin boynunu tutup kendine doğru yatırdı 'hayal karıcığım kendine gel' dediğinde annem kesik nefeslerle ' Kenan çocuklarımıza iyi bak onların hep yanında ol her zaman onlar sana emanet ve birde çiçeklerimede iyi bakın küsmesinler' dedi ve gözleri sonsuzluğa kapandı Babam 'hayal uyan aç gözlerini bir tanem, uyan ' diye bağırdı hıçkıra hıçkıra ağlıyordum oğuza donüp korkmaması için sarılacaktım ama ona döndüğûmde boynundan akan kanlarla çığlık atıp gözyaşlarım hızlandı sesim titreyerek ' oğuz, baba oğuz ölüyor ,baba bir şey yap kardeşim , annem ölüyor ' dediğimde babam ' mavi ambulansı ara mavi çabuk ambulans, ambulans mavi .' diyerek oda ağlamaya başlamıştı oğuzun nabzına baktığımda boşluğa düşmüş gibi hissettim hiçbir hareket yoktu hıçkıra hıçkıra ağlıyordum arabadan inip telefonla ambulansın numarasını tuşlarken bile zorlanmıştım adresi verdiğimde ellerimi saçlarımdan geçirip güçlü bir çığlığı dudaklarımdan serbest bıraktım arabaya koşup ön kapıyı açıp annemin yüzüne dokundum ' Annem ne olur ölme anne sen ölürsen ben ne yapacağım anne ölme diye hıçkırarak ağlıyordum hızla arkaya geçip oğuzun yanına geçtim ' oğuz kardeşim kendine gel oğuz ölemezsin aç gözlerini, sen ölürsen ben kime sataşacağım oğuz kendine gel' diyerek elimin arasındaki yüzünü okşuyordum.

Bir insan bir günde kaç defa acı çekebilir, orası bilinmiyordu, ama ben çok acı çekmiştim bir günde hem annemi hemde kardeşimi kaybetmiştim daha on dokuz yaşındaydım ve ilk defa bu kadar acı çektim kardeşim o gün daha on altı yaşındaydı çocuktu, ablalar kardeşlerini korurlardı ama ben koruyamamıştım aradan iki sene geçmişti ve ben bugün tekrar o günü yaşamışım gibi hissettim .

Hastanede elim boynumda bir sağa bir sola gidiyordum lütfen ölmemesi için dua Ediyordum koridorun ilerisine bakınca bir kargaşa vardı hemşire gelen kişilere bu tarafı gösterince iki kişi bu tarafa doğru hızla adımladılar dibime kadar gelince durdu boyu 1.80lerdeydi hafif sert yapısı vardı burnu kemerliydi ama bu onu güzel kılıyordu gözleri ve saçları kahvenin açık tonuydu hafif esmer tenliydi ' Demir Ateş için geldik sizinle gelmiş buraya .' dediğinde başımı salladım ve açıklamaya başladım' araba kullanırken önüme çıktı ve carptım, doktorlar ameliyata aldılar ' dediğimde başını salladı ve 'eğer ona bir şey olursa sorumlusu sensin ve cezanı çekeceksin ' dedi ve benden uzaklaştı ona bir şey olmayacak diye fısıldamıştım ellerimi saçlarımdan geçirip duvara yaslandığımda ameliyathanenin kapısı açıldı hızla çıkan doktorun yanına gittiğimizde doktor 'hasta hayati tehlikeyi atlattı ama geç kalınsaydı iç kanamayı durduramama ihtimalimiz vardı, hasta şimdi dinlenme odasına alınacak hemşireler size gerekli açıklamayı yapacaktır' deyip ilerledi ellerimi yüzüme götürüp 'şükükürler olsun yaşıyor ' dediğimde benimle ters konuşan adam garip garip bakmıştı. O esnada polisler yanıma gelmişti ' Mavi karaca ifadeniz için bizimle karakola gelmeniz gerekiyor' dediğinde başımı yavaşça sallayıp polislerle ilerledim

Mavinin geçmişini öğrendik orayı yazarken duygulandım
Yorumlarınızı belirtin
Sizi seviyorum 🐉

MAVİ AŞKWhere stories live. Discover now