❄️ FİNAL ❄️

944 133 123
                                    

Song: James Arthur = Car's Outside

Song: James Arthur = Car's Outside

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

30 Aralık

Bulutların üstünde yürüyerek akşam yemeğine giderken herkesin ona bakması Harry'i hiç şaşırtmadı.
Asasız, saf sihriyle ufak bir büyü yaptı ve çevredeki sesler netleşti.

Büyüyü seviyordu...

"Malfoy'la yatıyor, diyorlar."

"Draco Malfoy mu?"

"Sence hangi Malfoy olabilir gerizekalı?"

Solda bir yerde başka bir kız konuşuyordu. Draco hakkında oldukça utanç verici iddiaları vardı. Bir düzine kişi Draco'nun Harry'i zehirlendiğini, aşk iksiri verdiğini ya da lanetlediğini söylüyordu.

"Aslında yakışıyorlar," diyen birine rastladığında nerdeyse Büyük Salon'a varmıştı. Dudakları daha büyük bir gülümsemeyle kıvrıldı. Tabii ki yakışıyorlardı.

Büyük Salona girip daha fazla gözün meraklı bakışları altında birkaç kişinin arasından geçerek Gryffindor masasına ilerlemeye çalıştı. Tam aralarından sıyrılmıştı ki geriye çekildi ve şok içinde bir ses çıkarırken kendini Draco'nun dibinde buldu. Sarışının gözleri devrildi ama yanaklarındaki pembe renk Harry'nin gözlerinden kaçmadı.

Öpüşmüşlerdi onlar... Sırıttı ve Draco'ya bakarken başını yana eğdi. "Buradan çıkmamız lazım. Eğer Büyük Salonun ortasında öpüşürsek Müdire McGonagall bizi diri diri gömer."

Draco daha da kızardı. Resmen kızarıyordu yani. Harry muzipçe sırıtmaktan kendini alamadı.
"Gidelim." dedi limon yemiş gibi bir ifadeyle. Harry eğlenerek ona baktı ve elini beline koydu. Draco irkilerek ona kocaman açtığı gözlerle baktı.
"Ne yapıyorsun?!"

"Hiçbir şey," dedi o irkilince çektiği elini tekrar beline koyarak. "Bir an önce gidelim, acıktım."

Draco mavi-gri gözlerini devirerek ona yakın bir şekilde çıkışa ilerledi. Uzaklaştıkları anda Harry kolundan tutup onu kendine çekti. "Draco."

Gözleri şaşkınca ona odaklandı. "Adımla sesleniyorsun?"

"Çünkü adını seviyorum." Seni seviyorum...

Bir süre öylece birbirlerine baktılar. Sonra Draco gözlerini çekti. "Acele et." dedi sessizce.

"Ne?"

"Öp beni, hadi."

Harry sorunun gerçekliğini kavrayamadı. Draco'yu öpmüştü, evet ama onun bunu sorması ya da onunla bu konu hakkında konuşması her seferinde donup kalmasına sebep oluyordu.

Harry bu sarışını o kadar çok seviyordu ki, nasıl aylar boyunca bunu içine gömüp kendisinden bile saklayabildiğini anlayamadı.

Draco onu beklemekten sıkılmış olacak ki öpücüğü başlatan o oldu. Dudakları birbirini bulurken Harry elini tekrar beline yerleştirdi ve bedenini kendine çekip öpücüğü derinleştirdi. Kalbi hızla atarken birkaç saniye sonra öpücüğü zorlukla sonlandırdı.

Merry Kissmas (Drarry)Where stories live. Discover now