şapkacı kim?

152 16 14
                                    

ZAMAN ATLAMASI YAŞANMIŞTIR.

Artık sahil denen yerde kalıyordum, bu zamana kadar bir çok oyuna girip artık çoğu şeyi çözmüştüm, Aguni denen şahısla bir defasında aynı oyuna denk gelmiştik, o oyun ise dövüş oyunu gibi bir şeydi. Kısaca dayanıklılık istiyordu. Uzatmamak  gerekirse Aguni'nin gözüne çarpmışım, o oyunda tanıştık ve Tekvando yaptığımı vesaire öğrendi. Bu yüzden beni sahil denen yere getirmişti.

Buranın ne olduğunu çözemesem de bana bağzı şeyler anlatmıştı, sanırım şapkacı denen bir adam varmış ve ben Aguni'nin taraftarı olacakmışım. Beynimin almadığı değişik şeyler var fakat zamana bırakıyorum. Sonuçta çözülmemiş daha çok şeyler var değil mi? Sahil de ki ilk günüm bu gündü, Aguni'nin bahsettiği bir toplantı vardı oraya gidecektim.
İlk günüm olduğu için kimseyle tanışma imkânım olmadı.

Odamda ayna da saçlarımı düzeltirken âniden odaya Aguni girdi
"Hadi Y/n, sana bahsettiğim yere gideceğiz"

Aguni ile yeni tanışmamıza rağmen onu gayet sevmiştim, dıştan sert görünse de içten içe sevdiklerine fedakar iyi biri olduğunu biliyordum.

"Ahh, peki geliyorum"
Aynanın önünden ayrılıp Aguni'nin koluna girdim ve ona baktım
"Kolumu bırak"
Evet arkadaşlar, şaşırdık mı? Tabi ki de hayır.
"Hadi ama, çok sertsin!"
Tripli ses tonu yapıp kolunu bıraktım ve önüme döndüm
İkimizde konuşmamıştık odadan çıkıp boş koridorda yürümeye başladık bir kaç dakika daha yürüdükten sonra büyük kapılı yere geldik, hayır hayır. İçim içime sığmıyordu
Tam kafamı çevirecektim ki Aguni kolumdan çekip beni içeri soktu.
Ulan ulan, çok streslendim. Kafamı kaldırıp önüme baktım ve
BU, BU BURAYA GELMEDEN ÖNCEKİ SİYAH SAÇLI ÇOCUK!!??

Taa ki ben gelene kadar kafası yukarıda oturuyordu ki, ben gelince suratını kapıya çevirdi. Ânında ayaklanıp
"Vayy, karşılaşacağımızı hiç düşünmemiştim prenses"
Prenses? Pardon?

"Pardon? Sensin prenses"
Tam cevap verecekken Aguni ve Aguni'nin bahsettiği şapkacı
"Sizin kavganızı dinleyen yok"
İkisi de aynı anda konuşmuşlardı. Aguni hızlıca şapkacının yanına geçti
Ben ise suratımı siyah saçlı piercingli çocuktan ayırdıktan sonra diğer insanlara göz attım, ve fark ettiğim bir şey.
Chishiya? Anlamsız ve her zaman ki gibi boş gözlerle bana bakıyordu. İlk karşılaşmamızdaki gibi.

Oda da'kiler bana daha fazla bakmasın diye son kalan boş yere geçtim. Yanımda ise Piercingli çocuk vardı. Hay amk, bu niye yanımda ki şimdi? Bu arada çocuğun ismini de piercing'li çocuk koydum. Yani, ismini öğrenmekten zarar gelmez bence
Şapkacı konuşmaya başlamıştı ki
Yanımdaki adamın yanına yaklaşıp
"İsmin ne?"
Koskoca masanın buçuğunu kaplayan silahlarına bakmayı bırakıp bana kafasını çevirdi.

"Niragi. Seninde Y/n değil mi küçük ucube?"

"Küçük ucube, prenses? Bana istediğin gibi hitap etmen ho-"
Sözümü kesen Aguni'nin bağırışı oldu
"Niragi ve Y/n, toplantılarda konuşmamayı öğretmediler mi size?"
Ben susmuştum ama Niragi cevap vermişti
"Toplantılar gereksiz patron. Sizce de öyle değil mi aptallar?"
Chishiya Niragi'ye göz devirip şapkacıya odaklandı. 

Şapkacı Niragi'nin cevabını umursamayıp konuşmaya devam etti. En sonunda toplantı bitmişti. Resmen cehennem gibiydi!! Ama hızlı geçti zaman.

Niragi dahil herkes çıkmıştı, tabi Niragi çıkarken bana pislik sırıtışını sergiledi.
Tam ayağa kalkacakken arkamda olan kişiyi hissettim
"Buraya nasıl girmeyi başardın ve Aguni'yle tanıştın?"
Bu Chishiya'ydı
Arkamı dönüp Chishiya'nın gözlerine odaklandım, aramızda resmen 3 2 santimlik yer kalmıştı.
"Birincisi bu seni hiç alâkadar etmez ikincisi herhâlde tekvando gibi dayanıklı sporlar ile uğraştığımı bilmiyorsun? Beni kim istemez?"

Suratıma gülümseyip şu meşhur kafa sallamasını yapıp anlamış gibi yüz bir ifadesi yaptı.
Takmayıp geri çekilip aramızda uzun mesafe bıraktım ve büyük salondan çıktım.
S

alondan çıktıktan sonra direkt bi "oh" nefesi verdim. Ardından insanların dans ettiği ve havuzların olduğu eğlence yerine geldim. 
Bir dakika... O arisu mu? Ve karşısında da Niragi ve Aguni?
Koşarak hemen Arisu'nun yanına gittim, yanında kısa saçlı bir kız duruyordu, aynı şey gibi.
Partner???
Açıkçası şaşırmıştım, benim bile hiç partnerim olmamıştı.
Arisu beni görünce o da şaşırmış olmalı ki
"Arisu?" Diye seslendim Aguni'nin yanına geçip, şu an kesinlikle Niragi'nin bana tip tip baktığını hissedebiliyordum

"Bahsettiğin kişi bu muydu Y/n?"
Dedi Aguni.
"Aay, evet. İlk oyunda tanıştığım kişiydi hatırlarsan!"
Aguni bana tipik tipik baktı ve yanındaki adamlarla sâkince geri yürümeye başladı. Ardından arkada çalan disko müziği tekrar çaldı. Bu arada şu Last boss denen adam? Üstünde dövmeleri var ve dilenci gibi giyinmiş lan. Tam bir ucubeye benziyor.
Hah, bunu dediğimi duysa meşhur kılıcıyla beni kıt kıt doğrar ama neyse
Arisu'nun yanındaki kıza eğilip
"Şhh, ben y/n. Sen kimsin?"
Dedim arkadaki müziğe aldanmadan

Kız tedirgin olup
"Usagi, memnun oldum."
Tatlı birine benziyordu açıkçası
Direkt anlatmayacağım Arisu ve Usagi'yle biraz sohbet etmiştik
Gerçekten de kız cana yakın biriydi!
Sohbet ederken uyku bastırmaya başlıyordu ki ikisinden de izin alıp odama çıkacaktım. Tam ayağa kalkıp gidiyordum ki kolumu saçları yukarıdan örgülü olan bir kız tuttu

"Ha? Kimsin?"
Ani cevabımla gözlerini yumup arka da duran Chishiya'yı gösterdi
"Böyle tanışmak bende istemezdim ama mâlum, arkada ki beyefendi seninle özel konuşmak istiyor"
Vayyy, beklemezdim açıkçası
Bu adam fazlasıyla içine kapanık

Chishiya'ya doğru yürüyüp
"Buyur?"

"Burada konuşamayız, sessiz bi yere gidelim."
Kafamı sallayıp adımlarımızı atmaya başladık, sonunda içeri girdik. Chishiya âniden bir odaya soktu bizi.
"Ne yapıyorsun lan?"

Soğuk gülümseme verip
"Merak etme kötü bir amacım yok, koridor da konuşacak hâlimiz yoktu değil mi? Her an her yerden biri çıkabilir"
Cevabını vermişti, aslında haklıydı. Sonuçta koskoca sahil. Bir sürü insan var

"Ha, peki. Ne söyleyeceksen söyle. Erken uyumam gerek."
Beni siklemeden yanıma yaklaştı ve
"Burada ki bütün kartlara sahip olup kaçsak nasıl olurdu...?"

𝑪𝑨𝑹𝑫 / Chishiya ShuntaroWhere stories live. Discover now