Bölüm: 6: ACI GERÇEKLER

78 11 1
                                    

Öfkeme yenik düşerek ona hayatı zindan etmek için herşeyi yapacaktım.

Gönderilen : Gönlüm
"Burak Ataş sana sözüm olsun iki yakanı bir cihanda buluşturmamak için herşeyi yapacağım. "

~~~~~~🍀🍀🍀🍀🍀~~~~~

Hak etmemiştim, ben böyle bir ihaneti hak etmemiştim. Ben düğün hazırlıkları yaparken, sözlümün düğün fotoğrafları elime gelmemeliydi. Yanındaki gelinlikli kadın ben olmaydım, bana gülmeliydi. Olamazdı bu olmamalıydı.

Bu düşüncelerle neredeyse sabah olmuştu. 1 saat sonra Sakarya'ya varmış olurduk. Kendimden utanıyordum. Nasıl bu kadar gözüm kör olmuştu, şimdi aileme ne diyecektim ben hiçbirşey bilmiyordum.

Kafamı cama doğru çevirdiğimde Mahsun'un sesiyle tekrar ona döndüm

"- Sena biraz uyu istersen, ailenin karşısına böyle çıkmanı istemem. Perişan oldun bir karaktersiz için, değmez unutma." dedikten sonra derin bi nefes alarak arkaya yaslandım

"- Düşünme beni. Biraz bencilce olacak belki bilmiyorum ama sende erkeksin. Beni bu hale düşürende bir erkek..." buruk bi gülümseme bahşedip devam ettim konuşmama "Benim bu yüzümü güldürende bir erkekti, yine bu yüzü ağlamaktan şişirende. Biliyor musun kendime acıyorum ben. Kendim hep derdim Sena kızım sen güçlüsün herşeyin üstesinden gelirsin, yıkılmaz bir dağ, hahahaha ben hiç güçlü değilmişim. Bir erkeğin ihanetinde yerin dibine batan,onun batasıca aşkından yerlerde sürünecek acizin tekiymişim." gözyaşım artık akmıyordu, göz pınarlarımın kuruduğunu hissediyordum.

Yüzümü Mahsun'a çevirdiğimde oda bana döndü ela gözlerinde ki saf öfkeyi görebiliyordum. Öfkeyi kini nefreti herşeyi görebiliyordum.

Gözlerine bakarak devam ettim konuşmama

" - Keşke siz erkekler gibi güçlü olsaymışım. Mesela senin gözlerinde ölümü görebiliyorum. Ölümden bile korkmuyorsun, ben şuan ölmek istiyorum ama yine de çok korkuyorum. Yalnızlıktan, sessizlikten. Belkide bana beyaz gelinliği nasip etmeyen kader korksam bile bembeyaz kefeni razı eder." deyip önüme döndüm.

Mahsun'un sinirlendiğini anlamıştım. Çünkü direksiyonu tutan elleri bem beyaz olmuştu. Bana sert bi bakış atarak önüne döndüğünde söze girdi
" - Gerçekten aptalsın Sena. Bir insanı nasıl böyle hayatında vazgeçilmez yapmışsın anlamıyorum. Kim Burak'ın gözüne baksa seni sevmediğini görürdü de sen nasıl görmedin ki anlamıyorum "
Kısa bir kahkaha atarak

"- Gerçekten böyle miydi bakışları?? Gerçekten hiçmi sevmiyordu beni. Ama galiba bi konuda haklısın ben gerçekten aptalım hemde çok. Bir söze inandığım kadar aptalım... "

Kucakta taşındığımı hissediyordum ama gözlerimi açıp dünyaya bakmaya mecalim yoktu....

~~~~~~🍀🍀🍀🍀~~~~~~

Camdan içeriye vuran güneş ışığını hissedince yattığım yerden kıpırdandım. Yavaş yavaş gözlerimi açtığımda, yüzümü camdan zıt tarafa çevirmek zorunda kalmıştım. Arkamı döndüğümde sert bir bedene çarpınca olduğum yerde kaldım.

Büyük ihtimalle oteldeydik, en son hatırladığım arabada konuşuyorduk sonra kesik kesikti. Gözlerimi Mahsun'un yüzünde dolaştırdığımda ilk defa bu kadar yakından ve dikkatli inceliyordum. Keskin yüz hatlarına sahipti dudakları ve  burnu  aynı estetikli gibi kusursuzdu. kirli sakal ise gerçekten çok yakışmıştı.

Ben mahsuna dikkatli bakarken telefonum çalmaya başladı. Yataktan kalktığımda telefonum giriş konsolunun üstündeydi annem arıyordu, daha fazla bekletmeden yeşil ahizeyi sola kaydırarak

MAHSENWhere stories live. Discover now