0.4

610 43 56
                                    


İçeriye giren Edyth ve Eren koltukta oturarak Mikasa'yı beklerken gelen merdiven sesiyle ayağa kalktılar.

Mikasa yerine gelen Kenny, Ereni görünce son beş basamaktan aşağıya atlayarak bağırdı.

"YAHOO!! Öz yeğenim ve ikizi gelmiş. EREN! NABER ADAMIM" koşarak Eren'in yanına geldi ve kolunu omuzuna atarak ağırlığını ona verdi.

"KENNY! Sana kaç kere söyleceğim ben onun abisiyim" dedi gururla ve Kenny'in karnına bir yumruk attı. Eren'in enerjisini seviyordu yaşlı adam. Babaları Kenny ile tanışıyordu.

Ayrıca onunla fazla samimiydi, birbirlerine adlarıyla sesleniyorlardı, yaş farkına rağmen~

Kolunu Eren'in omzundan çekerek Edyth'e doğru yürüdü ve koluna girerek konuştu. "Adınız neydi küçük hanım?" Bunu yapmayı seviyordu. Levi ise Kenny'nin bu tavırlarına göz devirerek koltuğa geri oturdu.

"Edyth Jaeger, Efendim." Dedi saygıyla Edyth. Kenny'nin bu tavırlarına alışıktı.

"EDYTH! Bu kadar resmi olma. Abin gibi taşralı olmazsan nasıl insanlarla samimi olabilirsin?" Ardından az önce söylediği şeyleri bir anda unutmuş gibi yerinde zıpladı ve Eren'e döndü

"Hey Eren, Grisha başka bir kadınla görüşüyormuş hatta yakında evleneceklermiş doğru mu?"

Eren'in ağzını açmasına bile izin vermeden ayağa kalktı Levi. Ona tahammül edemiyordu. Gerçekten fazla saçma salak konuşuyordu.

"Tch, Kenny insanların hayatından sanane, siktir olup işine git." Diyerek onu kapıya sürüklemeye başladı.

Kenny ise ona zorluk çıkarmadan kapıya doğru ilerledi ve çıkmadan da fısıldadı. "Misafirlere iyi davran Firavun Faresi, ben Caven'la buluşmaya gidiyorum akşam yokum."

Tch, dedi Levi 'yerin dibine git' diyede ekledi kapıyı kapatırken.

Ardından merdivenlerden aşağıya inen Mikasa göründü. Elini Edyth'in omzuna koyarak konuştu Eren
"Bir sorun olduğunda çaldırman yeterli" Gülümseyerek onayladı abisini.

Ardından Mikasa'ya dış kapıyı açarak çıktı. Koltuğa tekrardan yerleşirken etrafı saran sessizlik arada Levi'ın elindeki fincandan çayını içerken bozuluyordu.

İç çekti Edyth ve boğazını temizledi. Bu hareketiyle kaşlarını kaldırarak ona bakan bakışlara konuştu.
"Sıkıldım..." Levi ise sinirli bir bakışla konuştu "Canlı görmek istermisin? ss aldığın şeyi"

Bu sinirli bakışlardan Levi'ın kendisiyle dalga geçtiğini anlamıştı Edyth. Yinede kendini ezdirmek istemiyordu.

"Yanlışlıkla olduğunu söylemiştim" dedi sakince. Soğukkanlılığını korumalıydı.

"Bende şuanda yanlışlıkla tişörtümü çıkartabilirim..." Edyth'le uğraşmayı seviyordu Levi. Başkalarına karşı böyle değildi.

"Saçmalama Levi!" Koltuktan kalkmasıyla beraber konuşmuştu. Bağırmasada sesi yüksek çıkmıştı.

Oda sakince ayağa kalktı ve seslice nefes verdi "Aç mısın?" Pek aç sayılmazdı Edyth ama yinede yemek yemek istiyordu.

Do I Wanna Know || Levi Ackerman.Dove le storie prendono vita. Scoprilo ora