4.Bölüm

156 15 7
                                    

Vicdan azabı en büyük yüktü belkide hatalarını düzeltsende omuzlarından kalkmaz o yük

Rıza : Düşünme demesi kolay dimi

Fikret : Yıllar geçti Rıza adamda karısıda iyi 

Rıza : Olmaya bilirlerdi ama ölebilirlerdi Fikret 

Fikret : Rıza adam ve karısını görmeye gidiyorsun zaten sürekli 

Rıza : Bu kadar umursamaz olmanı anlamıyorum 

Fikret : Bende bu kadar duygusal olmanı anlamıyorum Rıza 

Kaza yapmasına sebep olduğu adam ve karısını her vakit bulduğunda görmeye gidiyordu ama vicdanı bir türlü susmuyordu işte. Hala suçlu his ediyordu kendini 

- Restorant - 

Ekim ve Melisa öğle yemeği için şirketin arkasındaki restorana gitmiş hem yemeklerini yerken hem sohbet edip daha da birbirlerini tanıyorlardı 

Melisa : Kanat'ın o surat ifadesi hala gözümün önüne geliyor 

Ekim : Sanırım benden o tatsız karşılaşmanın intikamını almaya çalışıyor galiba 

Melisa : Aman takma onu boşver 

Ekim : Boşver demesi kolay mı adam patronum sonuçta 

Melisa : İyi insanda lafının üstüne diye boşuna demiyorlar galiba 

Kanat ve Aziz'de restorana gelömişler kızları görünce yanlarına gitmişler Aziz hızlı bir hareketle Melisa'nın yanına oturmuş Kanat'ta Ekim'in yanına oturmuştu 

Kanat : Afiyet olsun 

Ekim : Hayret siz normal konuşurmuydunuz ya 

Kanat : Yemek yemeye geldik dimi 

Aziz : Bi koku var sanki ha Melisa 

Kanat : Ne kokusu 

Melisa : Evet ya hatta buram buram geliyor 

Ekim : Ne kokusu 

Aziz : Aşk kokusu 

Kanat-Ekim : Allah Korusun 

Melisa : Neyse ya gün gelir hatırlatılır bu konu dimi Aziz 

Aziz : Aynen 

Kanat : Allah aşkına bu çekilicek gibi mi ya 

Ekim : Allah Allha diyene bak kendi dünya iyisi sanki 

Kanat : Öyleyim tabi beğenemedin mi 

Ekim : Gördük dünya iyisini 

Kanat : Kendin gibi benide delirttin işte 

Ekim : Hiç bahane arkasına sığınmayın Kanat bey çünkü siz zaten delisiniz 

Kanat : İşte çıktı yine o çatal dilin ortaya 

Melisa ve Aziz onların bu haliyle baya eğlenmişlerdi ikisi arasındaki enerji görmüşler ve bu idda ettikleri aşkın çok yakın zamanda olucağına ikna olurlar 

- Demir'lerin Evi - 

Süreyya ve Derviş kızlarının yaklaşan doğum günü için gereken planlamaları hazırlamışlar şimdide birlikte eski resimlere bakıyorlardı 

Süreyya : 23 bitiyor baksana 

Derviş : Sorma ne ara bu yaşa geldiler anlamadım valla 

Süreyya : Yakında yuvadan da uçarlar 

Derviş : Orada bi dur işte benim kızlarım yuvadan felan uçmuycaklar 

Süreyya : Derviş farkındaysan yaşları artık 24 olucak heran birini getirebilirler ''Evleniyorum'' diye 

Derviş : Getiremezler efendim ben kızlarımı kimseye vermem 

Süreyya : Turşusunu mu kurucaz kızların 

Derviş : Evet hem daha yaşları küçük 

Süreyya : Anneleri o yaşta çocuk doğurdu ama 

Derviş : O başka canım 

Her kız babası gibi kızlarının büyüdüğünü ondan başka birilerini sevebiliceklerini kabul etmek istemiyordu sadece o kadar 

- Akşam - 

Ekim bütün işlerini bitirdikten sonra şirketten çıkmış eve gitmek için taksi bekliyordu ama sanki inatla taksi geçmiyordu resmen. Önünde duran arabaya dikkatli bakınca kim olduğunu anlamak zor olmamıştı 

Kanat : Taksi geçmez pek bu saatte

Ekim : Durağa giderim 

Kanat : Buraya en yakın durak 2 saatlik uzaklıkta. Bu saatte de tek başına gitme oraya gel bırakıyım seni 

Ekim : Durağa giderim ben 

Kanat : Ya inat etme bir defa bu saatte tek başına gönderirsem içim rahat etmez hadi gel bırakıyım seni 

Ekim : Bunu başıma kakmıycaksınız dimi 

Kanat : Tahmin ettiğin kadar kötü biri değilim ben hadi gel 

Beraber araya bindiklerinde bir süre hiç konuşmamışlardı ama Kanat bu sessizliğe sonunda bir son verir 

Kanat : Biraz kendinden bahsetsene 

Ekim : İStediğiniz anda hakkımda herşeyi öğrenebilirsiniz bana neden soruyorsunuz ki 

Kanat : Belkide senden duymak istiyorum olamaz mı 

Ekim : Peki ne bilmek istiyorsunuz 

Kanat : Mesela aileni anlatbilirsin 

Ekim : Annem Kimya öğretmeni babamında oto galerisi var 

Kanat : Kardeşin 

Ekim : İkizim Hazal ço başkadır o benim için 

Kanat : İkizlerin arasında güçlü bir bağ olduğunu duymuştum hep 

Ekim : Öyle gerçekten bizimki farklı bir boyut galiba 

Kanat : O nedemek 

Ekim : Hani derler ya ikizler his eder diye biz tek yumurta ikizi olmadığımız halde his ederiz birbirimiz daha doğrusu biliriz 

Kanat : Senin gibi çirkef değil ama 

Ekim : Bakın siz kavga çıkarmak için uğraşıyorsunuz resmen ama 

Kanat : Tamam şaka yaptım hemen kızma 

Deyip gülmeye başladığında Ekim istemsizce gülüşünü izlemişti gamzeleri olduğunu ilk kez fark etmişti ve bu adama gülmeyi baya yakıştırmıştı 

- Hastane - 

Neşe bu gece nöbetteydi ama aklında yine hayal meyal hatırladığı bebeği vardı nerede napıyor hiç bilmiyordu ama yaşadığına olan inancını hiç yitimemişti

Neşe : Bir gün kavuşucam sana kızım 

SARMAŞIK Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin