1.Bölüm

80 26 24
                                    

Merhaba arkadaşlar.Kitabıma başlarken sizlerden desteklerinizi esirgememenizi rica edebilir miyim?Üst kısımda paylaştığım şarkı kitabımızın şarkısıdır.Şimdiden bu hayalime benimle birlikte ortak olduğunuz için teşekkür ederim.♥️

Başlama tarihinizi yazar mısınız?🥰

 

  "Hayat hep düştükçe alışmamız gerektiğini gösteriyordu.Ama insanoğlu bir türlü aldığı yaralara alışıyor muydu?Bence bunun cevabı hayır olur.Çünkü unutuyoruz.Acı da çeksek,mutlu da olsak unutuyorduk.Bu yüzden biz insanoğlu düşsek de yükselsek de alışamayız.Çünkü unutuyoruz."

Bir alkış tufanı koptuğunda elimdeki mikrofonu önümdeki kürsüye indirip hocama döndüm.Memnun ifadesini görmek beni mutlu etmişti.Başımla bir selam verip yerime doğru ilerledim.

Masadaki makalemden kalan notlarımı çantama ekleyip fermuarını çektim.Daha sonra herkes sınıfı boşaltırken çok da acele etmeden ağır ağır yürümeye başladım.Önüme düşen bir tutam saçımı elimle kulağımın arkasına çalıp ilerlemeye devam ettim.

Kendimi tanıtmadım galiba,ben Hayal.Ordu üniversitesinde Müzik ve Sahne Sanatları Fakültesi son sınıf öğrencisiyim.Klasik siyah düz saç,siyah göz,ufak burun ve biraz dolgun dudaklara sahibim.Bu güzel siyah genlerim için babama teşekkür etmem gerekir galiba.Gerçi burnumun anneme benzediği konusunda hala tartışıyorlar ama bilemiyorum.

  Üniversiteden çıkınca arabamı park ettiğim alana doğru ilerledim.Anahtarı çıkarıp kilidi açtım.Sürücü tarafını açıp oturdum.Günün yorgunluğunu atmak ister gibi parmaklarımı saçımın arasına takıp tarıyor gibi yaptım.Anahtarı takıp sürmeye başladım.Elim istemsiz alıştığım ekrana doğru ilerledi.Ekrana dokundum ve kaldığı yerden çalmaya devam etti.

Pencerem hayal ağacının altı
Fonda sevdiğim bir şarkı
Kalbim ruhumla dans pistinde
Olmasa da olur diyorum
Zor şeyler düşlemiyorum
Azalır,geçer sonunda biter biliyorum
Senin de vardır elbet hayal kırıklığın
Oyuncağını kıran sert rüzgarların

...

Nakarata geldiğinde ben de eşlik ediyordum en sevdiğim şarkıya.

  Eve yaklaştığımı fark edince şarkıyı kapattım.Park edecek yer ararken ufak bir alan buldum ve geri geri gelmeye başladım.Park etmekten nefret ediyordum.Gerçi kim sevebilir ki?Neyse.Sakince arabayı park edip yan koltuktaki çantamı aldım.

"Ben geldim."

"Hoşgeldin kuzum."

  

   Ayakkabımı vestiyere çıkarıp bıraktım.Kabanımı ve çantamı da vestiyerin bir ucuna astım.Astığım kabanın eğri durduğunu görüp düzelttim.Düzenli olmayı seviyordum.

  Annemin mutfakta olduğunu çıkardığı seslerden anlıyordum.Oraya doğru gittim.Mutfak kapısına yaslandım.Zeliha abla ve annemin börek yapmasını izlemeye başladım.Zeliha abla bizim evin yardımcısıydı.

"Kolay gelsin hanımlar."

"Kolaysa başına gelsin."

"Ay yok,hiç sevmiyorum mutfak işleriyle uğraşmayı Zeliha abla.Ne zaman hazır olur?Acıktım da biraz."

"Yarım saate hazır olur."

"Tamam,ben odama çıkıyorum."

  Mutfaktan çıkıp sağa merdivenlere doğru yöneldim.Daha sonra aklıma vestiyerdeki çantam geldi ve dönüp onu aldım.Odama geldiğimde kapıyı açıp içeriye girdim.Odamdaki en sevdiğim köşeye oturdum.Pencere ortasına oturak ve yanlarına kitaplık olan alanı bir kez daha görmek huzur doldurmuştu içimi.Okuduğum bölümden belli oluyordur ki kitaplara bayılıyordum.Derin bir nefes alıp  bıraktım.Çantamdan telefonu çıkarıp sosyal medyaya girdim.Son attığım gönderiye baktım ve beğeni sayısı beni memnun etmişti.Öyle aşırı beğeni kasma derdim yoktu,fakat paylaştığım resim çok hoşuma gitmişti.Güneşin batışını çektiğim resim hem çok doğaldı hem de gölgem de yansımıştı resmi çekerken.Bu hoşuma gitmişti.

HAYAL AĞACIWhere stories live. Discover now