"NE?"

43 4 1
                                    

BÖLÜM:2

Zil çalana kadar müzik dinlemiştim. Tabi ki Kapşonlu da, arada ona bakıyor sonra ne yaptığımı sorgulayıp yeniden müziğe dönüyordum. Zil çaldıktan sonra Kapşonlu sınıftan çıktı. Ardından sınıfa Mert girdi. Mert yanıma gelirken Merve yanındaki Arzu ile kol kola girmiş gidiyordu. Bana döndü el salladı "Kanka kantine iniyoruz gelir misin?" başımı olumsuz salladım. "Tamam Bi kahve alırım sana öptüm" ona minnetle gülümsedim."Kanka gerek yok tokuum teşekkürler!" Merve'nin sesi koridorda duyuldu "TAMAM KANKİ! " Ardından Mert yanıma oturdu.

Mert benim gibi siyah saçlı biriydi. Kahve gözleri oldukça güzeldi. Onu ilk geldiğimden beri tanıyorum benden 1 yaş büyüktü ama  1 yıl geç başladığı için aynı sınıftaydık. O benim erkek kankam. Onunla eğlendiğimiz çok şey vardı. Ve paylaştığımız dertler...

Düşüncelerimden Mert'in bana "Günaydın kız Fadimeğ" dedi. En gıcık olduğum tarafı buydu bana hep Fadime diye seslendirdi. "Günaydın ama bi-" tam ona çıkışacakken sözümü kesti"Tamam Mine şaka yaptım." gülümsedim. " Nabıyorsun? ilk dersinize kim girdi? " gülümsedim. " Işıl hoca girdi sizin ilk dersiniz kimeydi? " güldü." Sorma "kıkırdadım." Fulya hocaya mıydı?" Bunları söylerken sırıtıyordum.
" Beni tanıyorsun. Bil bakalım ne oldu? " kıkırdadım." Korktuğun şey mi oldu? " başını olumlu anlamda salladı.
" Evet beni E-" sözünü kestim." seni Esra ile mi oturttu? " oda benle gülerken (- Esra Mert'i takıntılı bir şekilde seviyor Mert onu 2 ve ya 3 kere reddetmesine rağmen hala onu seviyor-) " Beni ne zaman bu kadar iyi tanıdın? " omzumu silktim.
." Bilmem " biraz daha sohbet ettikten sonra zil çaldı." Ben gidiyim Mine kendine iyi bak bay bay" ardından elini başıma koyup saçlarımı karıştırdı son kez gülüp gitti. O sırada bana bakan Kapşonluyu gördüm. Anlam veremedim ve önüme döndüm. Yanıma gelip oturduğunda "O senin erkek arkadaşın mı? " dedi. Yüzüne baktığımda bunu gerçekten merak ettiği belli oluyordu. "Hayır o benim abim gibi o çok tatlı bir abi eheh" güldü ama alaylıca "Sana aşık olduğu gözlerinden okunuyor, görmüyor musun?" Ne yani kıskanmış mıydı? Hayır hayır olamaz daha beni tanımıyor ki. "Görmüyorum ve ona karşı arkadaşlıktan başka bir duygu hissetmiyorum." sırıttı. "Güzel" diye fısıldadığını duydum ve merakla ona "Ne? Güzel mi?" öksürdü "Ne alaka öyle bir şey demedim!" sesi titremişti. Neyse fazla uzatmadım.Derse ışıl hoca girdi yeniden, yanında kitap getirmişti. Ve bize dönüp"serbestsiniz" dedi herkes ödev ilgili konuşurken kapşonlu ya döndüm " yarın parka gidiyoruz ama lunaparka gidelim hız trenine falan bineriz olmaz mı?" diye sorduğumda "Olur kısa boylu eğleniriz senle bir güzel" kaşlarımı çarptım "Anlamadım" önüne döndü ve sorumu cevapsız bıraktı sonra kulaklığımı gösterip "Ne dinliyorsun" bana döndü kulaklığımı tekini aldı kendi kulaklığına taktı ve şarkının sözlerini mırıldandı.

Seni şeytanlardan aldım
Meleklere veriyorum
Kız bu gecede ölüyorum
Unutmayı deniyorum....

"Güzel şarkı, mavi bende dinliyorum ama az, çok değil" ona baktım aramızda 40 santimetre var yok gibiydi. Gözlerim sebepsizce dudaklarına kaydı dudakları kalın ve dolguluydu sonra dudağının kenarı ukalaca kıvrıldı "Dudağımı izlemen bittiyse önüme dönüyorum" ben cevap veremeden önüne döndü. Dersin sonuna kadar müzik dinledim kapşonlu defterine bir şeyler çiziyordu. Arada bana baktığını fark etsemde umursamadım hala utanıyordum. Teneffüs normal geçmişti ben sırama oturup defterime ağaç falan çiziyordum. Ağaç çizmek bana güven verirdi...

"Sınıfa müzik öğretmeni : Muharrem hoca girdi. Muharrem hoca ;30'lu yaşlarında samimi, tatlı bir hoca. "Oturun çocuklar bugün karaoke yapıcaz, herkes sıra arkadaşıyla çıkıp şarkı söyleyecek itiraz yok" dedi. Kendinden emin bir sesle. 2 dersimiz vardı. Muharrem hoca ile, O an Muharrem hoca garip birşey dedi"Çınar, Mine ilk siz söyleyin. Mine sesini bir kere müzik odasında duymuştum. Hadi gelin" of napacağım istemeyerek Tahtaya çıktık. Dur Çınar mı? İsmi Çınar mıydı? Vay ismi bile çok güzeldi kdkdk. Çınar tahtadan bir şarkı açtı "Fairytale şarkısını bildiğini umuyorum" gülümsedim. "Bayılıyorum" akıllı tahtadan şarkıyı açtı ve ilk yer benden :

[Not:Şarkının ortamla hiç bir alakası yoktur sadece sevdiğim için yazdım..]

Years ago, when ı was younger
I kinda liked a girl I knew
She was mine and we were sweethearts
That was then but then its True

Nakarat kısmını beraber devam ettirdik. Bu sırada sınıf susmuş bizi dinliyordu.

I'm in love with a fairytale!
Ewen thought it hurts!
Cause I don't care if ı lose my mind!
Im aldready cursed!

Çınar'ın sırasıydı sustum ve onu dinlemeye başladım.

Ever Day we starded fighting
Evernight we fill in love
No one else could lift me high above
I don't know what ı was doin
When suddenly we fell apart
~~~
Şarkı bittiğinde bütün sınıf bizi alkışladı. Çınar'a dödüğümde bana hayran dolu gözlerle bakıyordu. "Sesin çok güzeldi Mine" utanarak gülümsedim. "Seninde Çınar." Birlikte sıraya oturduğumuzda Merve'ye döndüm bana samimi bir şekilde gülümsedi ve ben de ona.

Ardından Çınar 'a döndüm" Yarın gitsek parka bugün işim varda ha? "bana döndü." Tamam yarın okul çıkışı gideriz parka olur mu? Gülümsedim "Olur." Bana gülümseyip önüne döndü o sırada tahtada Yusuf ve Ceren iki deli söylüyorlardı onlara kıkırdadım. "Neye gülüyorsun?" Bu soru Çınar'dan gelmişti çenemle tahtayı gösterip" Çok tatlı değiller mi? " ona döndüm. Ama o bana bakmak yerine deftere bir resim çiziyordu o anda" Sen şarkı söylerken daha tatlıydın. Bence " Oha bu bir iltifat mı öhöm. Öhöm." Sende çok yak- öhöhöhö neyse "işi kıvırmaya çalışırken yanaklarımın kızardığını hissettim." Bişey mi diyordun "dudağının kenarında ukala bir sırıtma vardı. - Allah kahretsin o böyle çok çekici duruyordu. -" Yoo bi- birşey demiyordum ben sadece.. "yutkundum" Sadece ne? Neyse zorlamayacağım ilerde zaten söyleyeceksin hemde yüzüme. " Ne? Ne? Ne? Ne oluyor lan ne diyor buuu? " Bunu da nereden çıkardın? " tam birşey daha söyleyecekken zil çaldı. Bana sağ gözünü kırptı ve sınıftan çıktı. Kapıdan çıkmadan bana gülümseyip ellerini eşofmanının ceplerine koyup koridorda yürümeye başladı.

BÖLÜM SONU
~~~

PİSKOLOJİM VE SEN Unde poveștirile trăiesc. Descoperă acum