Sabah olmuştu. Harry Draco'nun göğsüne yatmış, Draco da onun kalçasına doğru koymuş uyuyordu.
İlk uyanan Harry oldu. Göğsünde yattığı çocuğa baktı. Uzun süre izledi onu. Sonra minik bir öpücük ile uyandırdı onu.
"Günaydın." sarışın gülümsedi.
"Sanada günaydın. "
"Çabuk hazırlan gidiyoruz. "
"Nereye? "
"Süpriz."
"Şimdi öğrenemez miyim? "
"Hayır. Giyin. "
Draco ses çıkarmadan giyindi. Harry de aynı şekilde. Sonra Harry ikisini cisimledi. Draco'nun gözleri bağlıydı. Harry sonra Draco'nun gözünü açtı.
"Bunu yapacağını bilmeliydim! "
"Hadi ama! Benim için. "
"Muggle yeri öyle mi? Adı ne? "
"Sinema."
"Burda ne yapıyorlar ki? "
"Film izliyorlar. Bizim yaptığımız gibi. Sadece burası daha büyük ve sessiz. "
"Ciddi misin? "
"Evet. Gelip benimle buraya gireceksin. "
"Sırf merak ettim o yüzden giriyorum."
İkili sinemaya girdi. Patlamış mısır alıp salona girdi.
"Şimdi buraya oturup film izleyeceğiz? "
"Evet."
"Sen ve ben baş başa izleyebilirdik. "
"Böylede güzel. "
"Neyse deneyelim bakalım. "
İkili filmi izlemeye başladı. Draco hala bu kadar insan içinde film izlemeyi tuhaf buluyordu. Sonra ise yavaş yavaş hoşuna gitmeye başladı. Madem sevgilisi seviyordu, oda deneyebilirdi.
Film çıkışı Draco durmadan film hakkında konuşuyordu.
"Gerçekten mi? Bir çaydanlık sayesinde zengin olmak filan. Üstelik para için canını yakıyorsun. "
"Eh, para için can yakmayı sorun etmemişler. "
"O kadar acı çekiyorsun bari çaydanlıktan para al da kurtul. "
"Bu kadar seveceğini bilsem seni önceden götürürdüm. "
"O zamanlar benim ne kadar çekici olduğumu bilmiyordun ki. "
"O zamanlar beni öldürmek için can atıyordun. "
"Eh doğru. "
"Biraz Muggle çarşılarında gezmeye ne dersin? "
"Olur."
İkili saatlerce mağazalarda gezdi. En sonunda Hogwarts'a döndüler.
"Artık odaya gidebilir miyiz? "
"Şey.. Başka bir şey daha vardı. "
"Bugün dünya süpriz günü falan mı? "
"Hayır. "
"O zaman şimdi ne var? "
"Gel benimle. " dedi Harry ve yine onları cisimledi. Draco gözlerini yumdu.
"Aç gözünü. "
Draco gözünü açtığı zaman karşısında Şahgaga'yı gördü.
"Ah hayır. Bunu yapmayacağım. "
"O kadar Muggle çarşılarında gezdin bunu da yaparsın! "
"Ama o beni öldürüyordu! "
"Drama Quennlikte Oscar ödülü alırsın Draco. "
"Bunu yapmak zorunda mıyım? "
"Evet."
"Peki."
"Hadi yaklaş. ".
Draco yavaşça Şahgaga'ya yaklaştı. Elini uzatacakken geri çekti.
" Hadi Draco. " dedi Harry ve onun elinden tutup Şahgaga'ya yaklaştırdı.
Sevdirmeye başladı. Sonra ise Draco kendi kendine sevmeye başladı.
"Sana alıştı. Artık üstüne binebiliriz. "
"Bu bizi düşürmesin. "
"Yapmaz merak etme. "
Harry ve Draco şimdi Şahgaga'nın üstünde uçuyordu. Sonra ise Harry yere indirdi onları.
Bu yer karanlık değildi. Kocaman bir köprüydü. Sarı demirlerinde mor menekşeler vardı. Tavandaki demirlerde ise ışık vardı ve sanki altın gibi gösteriyordu köprüyü.
"Burası çok güzel. "
"İçinde sen olunca evet. "
Harry Draco'nun elini tutup köprüye çıktı.
"Bu fikri sana kim verdi? "
"Kimse canım. Biraz kızlar yardım etti. "
"Anladım ben merak etme. "
"Neyse." dedi Harry. "Biz buraya çok önemli bir şey için geldik. "
"Ne için? "
Harry cebinden siyah kadife bir kutu çıkardı.
"Draco Malfoy benimle evlenir misin?"
Draco anlık şaşırdı, bir şey söylemedi. Sonra ise sessizliği bozan bir bağırma duyuldu.
"KABUL ETMEZSEM DUMBLEDORE'UN HAYALETİ BENİ BECERSİN! "
"Çok saçma bir evet deme biçimi oldu bu ama boşver. "
Draco tek kelime etmeden karşısında duran Harry'i öpmeye başladı. Dudaklar birbirine dokunurken Harry'den tek şu duyuldu.
"Slytherin'i gerçekten tanıdım ve pişman değilim. "
Selamm.
Feels dolu bir bölüm oldu bence.
Tüm bölümü bugün yazdım bide helal olsun bana!
Diğer bölüm final... Ama merak etmeyin yeni Drarry yazacağım. Tabi Tom Riddle kurguları bitince.
İyi okumalar oy ve yorumları bekliyorum.
