13

77 13 2
                                    

Hikayeyi beğeniyor musunuz?

***

Öğle arasında Felix'in imalı bir şekilde spagetti yemesini görmemek için etrafı inceliyordum.

Seungmin ağzındaki spagettiyle bana doğru yaklaştığında ağlıyormuş gibi yaparak başımı diğer tarafa çevirdim. Keşke çevirmeseydim. Felix öpücük gibi sesler çıkarırken salçalı dudaklarını bana uzatıyordu. İki elimi de yüzüme bastırarak derin bir nefes aldım. Yarım saatte psikolojimi bozmuşlardı.

"Neden bunu bana yapıyorsunuz, sadece rüyaydı."

Felix kolunu omzuma atarak sırıtamaya başladı, dişindeki kırmızılıkla.

"Bugün rüya olan yarın gerçek olur."

Seungmin, Felix'in bu haline dayanamayıp gülmeye başlamış ama ama boğazına kaçan yemekle öksüremsi bir olmuştu. Ona suyu uzatırken, sırtına vuran Jeongin yüzünden içemiyordu suyu. Ona kötü bakış atıp elimdeki suya uzanan Seungim daha iyi olmuştu yavaş yavaş, tabi kırmızı olan suratını saymazsak.

Jeongin bu halimizin fotoğraflarını çekerken Felix hala beni öpmeye çalışıyordu.

"Madem benimle bu kadar öpüşmek istiyorsun neden sabah beni dövüyordun?"

Felix'in kafasını kendimden uzaklaştırmaya çalışırken bir yandan da mızmızlanıyordum. Changbin hyung'un bu tarafa doğru geldiğini gördüğümde sadece 'eğer bugün sakin bitsin istiyorsan buraya yaklaşma' bakışlarımı attım. Ama o el sallayarak adımlarını hızlandırdı, kendi tercihi diyerek omuz silktim.

"Biraz daha iyi misin?"

"İyiyim de gidiyorum sandım diğer tarafa. Bugünlük bu kadar dalga yeter."

Uzaklara bakarak kurduğu cümleyle Seungmin'e gülerken Changbin hyung masaya gelmişti.

"Bugün çıkışta seni ben alıyorum değil mi?"

Karizmatik bir şekilde göz kırptıpında ona uyum sağlayarak utanıyormuş gibi yaptım.

"Bugünün şanslısı sensin."

Benim dediğime gülerken saçlarımı karıştırmıştı. Kısaca Felix'in salçalı suratına ve Seungmin'in öksürmekten yaş gelmiş gözlerine bakıp iki elini havaya kaldırdı, hiç sormuyorum dermişcesine. Onu baş parmağımı kaldırıp onayladım.

Jeongin Changbin'e biraz daha yaklaşıp sevimli sevimli bakmaya başladığında bakalım ne gelicek dedim içimden.

"Hyung İnstagram'dan beni takip etsene. Benden özenen birkaç kişi diğerleri için fan hesabı açmış."

Jeongin gözlerini devirip konuşmaya devam ettiğinde sadece gülümsedim. Bu işi gerçekten ciddiye alıyordu.

"Kimse senin gibi iyi değil merak etme."

Jeongin Seungmin'e 'e herhalde' bakışı atıp Changbin'e geri dönmüştü. Hesabındaki tüm fotoğrafları  onun hesabından da beğendiğinde rahatlamış şekilde arkasına yaslandı Jeongin. O en iyisiydi.

Zilin çalmasına az kala kalkıp sınıfa doğru ilerlediğimizde neyseki bitti diye düşündüm, düşündüm ama bu kadar saf olmam beni üzdü.

"Hyunjin gönderimi beğenmiş."

Gelen sesle durdum ve düşündüm, en son attığı fotoğrafı birlikte seçip atmıştık ve onu zaten bir gün önce beğenmişti herkes. İki kere beğenme gibi bir şey olmaması ve bugünün konusunu da düşündüğümde o olmasın diye dua etmeye başladım içimden.

" Lütfen o olmasın."

"Yeni bir şeyler mi paylaştın?"

"Hangisni beğenmiş?"

Hepimiz Jeongin'e döndüğümüzde gördüğüm en sevimli gülümsesiyle bize bakıyordu, bakıyordu ve bir anda koşmaya başladı.

"Özür dilerim."

Merdivenlerin başından bize bağırıp koşmaya devam ettiğinde kısa bir an şok yaşayıp birbizimize baktık. Kimse böyle bir şey beklemiyordu.

"Az önce noldu?"

"İnan bilmiyorum."

Changbin hyung olanlara anlam vermezken derin bir nefes aldım. Nedense bu işin de bana patlayacağını hissediyordum.

"Bizim için hoş olmadığı kesin."

Felix cebinden çıkardığı telefonuyla bakışlarımı ona çevirdim. Jeongin'in açtığı fan hesabına girdiğinde gülse mi ağlasa mı karar verememiş bir şekilde bize baktı.

"Ağlanacak halime gülmek istiyorum. Bu hesabı Chan hyung da takip ediyor değil mi?"

Onu başımla onaylayıp telefonunu elime aldığımda gördüğüm fotoğrafla bunların şaka olmasını istedim, Jeongin anlaşılan benim diğer yüzümle tanışmak istiyordu. Yorum yapmadan telefonu Seungmin'e uzattığımda Felix ile bakıştık. Bu sefer toplu harcamıştı bizi.

"Jeongin aslında hesabı gizliye aldı ve bize şaka yapıyor değil mi?"

Seungmin'in sakinliği beni daha da gererken changbin hyung çoktan gülmeye başlamıştı. Çünkü başı yanan bizdik.

'Dudaklarındaki salçayla beni öpmek için uzanmış Felix, ağlıyormuş gibi görünen ve kendimi ondan uzaklaştıran ben ve bir köşede öksürmekten morarmış Seungmin.'

Rönesans tablosunun tamamlayıcısı ise Jeongin'in açıklamasıydı.

" Jisung'un ateşli rüyasını bir kez daha canlandırmak isteyen Felix ve bunlara kalbi dayanamayan Seungmin."

Ve şimdiden yüz elliyi geçen beğeni sayısı.

Kısa Film / Hyunsung Onde histórias criam vida. Descubra agora