Çağan; seni becermemi hâlâ istiyor musun?
Siz; ilk önce beni bulman gerekiyor.
Çağan; bulamayacağımı kim söyledi?
Siz; beni bulman için ilk olarak görmen gerekir
Çağan; göster kendini?
Siz; bu bir şeyi değiştirmez.
Siz; sen bana hep körsün.
Bugün yazmaya hiç vaktim yoktu fakat bir kişiye söz verdiğim için 'ki bu kişi kitaptaki ilk yorumun sahibi' sözümü tutmak istedim. Belki gece bir kaç bölüm daha atabilirim.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
"Şimdi artık benim için yalnız sen varsın dünyada, yalnızca sen, benimle ilgili hiçbir şey bilmeyen sen, bu arada hiçbir şeyden haberi olmayanı oynayan veya her şeyi ve herkesi alaya alan sen. Evet, yalnızca sen, beni asla tanımamış olan ve hep sevdiğim sen."
Okyanusa atılmış cesetler misali zihnimde ki satırlar su yüzüne çıkarken farkettirmemeye çalışarak onu inceliyordum
Gamzesi yoktu.
güldüğü zamanlarda yanaklarında çukurlar açılmazdı.
Fakat göğsüm o kadar sıkışırdı ki; toprak yarılsa yada bir ağaç kovuğu bulsam da içine saklansam diye düşünürdüm.
Hislerimden korkmamayı bu süreç içerisinde kendime aşılamayı başarmıştım.
Cem gideli neredeyse yarım saat olurken Çağanla son konuşmamızdan bu yana tek kelime etmemiştik.
Bir süre sonra bu durumdan ve gizlendiğim maskenin omuzlarıma bindirdiği ağırlıktan sıkılıp dolu gözlerle sigara içmek için üst katta ki balkona çıktım