4. Bölüm - KAÇIRILMA

50 6 11
                                    


3 Gün Sonra

Alarmın lanet sesiyle gözlerimi yavaşça söylene söylene arlayıp alarmı kapattım. Ayağa kalkıp melekin yatağının baş ucura kadar gelip elimle omzunu dürttüm.

" Melekkk. Uyan okula gidelim hadi geç kalıcaz." dedim. Melek gözlerini aralayıp

"Tamam. Uyandım" dedi ve yavaşça ayağa kalktı.

Odadan çıkıp banyoya gittim. Elimi yüzümü yıkayıp, dişlerimi fırçaladım. Aynada kendime baktım. Yaralarım iyileşiyordu. Kavga günü Kaan'lar gittikten sonra kimseye bakmayıp elimi karnıma koyup ağlamaktan gözleri şişen Melekin kolundan tutup ordan uzaklaşmıştık. Daha sonra Melek müdire hanımın odasından ilk yardım kutusunu alıp, yanıma gelmişti. Müdire hanım bu duruma alışmıştı. Artık hiçbirşey demiyordu. Bu konuda haklıydı yani hergün karakola gelip beni alan kadın kavgayı normal görüyordu. 3 gündür okula gitmiyordum. Bugün gidecektim aklımda ise tek soru Demir Önce Niye Dövüp Sonra Niye Korumasıydı. Banyodan çıkıp odanın kapısının önüne gelip içeri girdim. Melek banyoya gidince, siyah formamı giyip aynanın yanına gittim. Düz kısa siyah saçlarımı tarayıp yatağa oturdum. Melek yarı uyanık bir şekilde içeri girip formasını giyip, aynanın
karşısında saçlarıyla uğraştıktan sonra birlikte yemekhaneye indik.

Masada sessizce kahvaltı yaptık. Kafamı kaldırıp masanın yanında duran küçük kıza baktım.

" Şey.....abla özür dilerim rahatsız ettiğim için. Müdire hanım seni çağırmamı istedi" dedi çekingen bir şekilde masadan hızla uzaklaştı. Heralde geçen hafta yurda gelen yeni kızın bana sesini yükselttikten sonra onu nasıl dövdüğümü görmüş olmalı. melek.

" Kim bilir yine ne isteyecek haspam " dedi. Konuşmasından sonra hafifçe kıkırdayıp

" Bilmem. Neyse ben gidiyim bakalım ne istiyormuş sen kahvaltın bitirdikten sonra bahçede bekle beni " dedim. Masadan kalkıp yemekhaneden çıktım. Siyahların hakim olduğu kolidordan geçip Müdüre hanımın kapısını çaldım. içeri girip

"Buyrun Müdire hanım beni çağırmışsınız" dedim. Müdüre hanım kafasını bilgisayardan kaldırıp

"Otur " dedi. Haspinallah kırkyılın bi başı nazik konuştuk ona da yaranamıyoruz. Siyah deri koltuğa oturdum. Müdire hanım çekmeceden çıkardığı ağzına kadar para dolu zarfı bana uzattı.

" Ailen dün bunları sana ulaştırmamı istedi ihtiyacın olur diye falan ama muhtemelen senin bu kadar hırçın bir kız olduğunu bilmedikleri içindir." dedi. Söyledikleriyle şok olmuş bir şekilde ona bakıyordum. Açıkçası bunca yıl sonra beni görmeye bile gelmemişken şimdi para mı veriyorlar.

" İstemiyorum. Geri var onlara ama bunu da söyle benim ne onlara ne de paralarına ihtiyacım var!" dedim sinirle. Müdüre hanım bunu beklemiyormuş gibi bakınca.

" Hani sen onları bulacaktın şimdi nasıl bana ulaştıklarını bile sormuyorsun. Yankı" dedi şaşkınlıkla hemen cevap verdim.

" Ben onlardan 6 yaşımda vazgeçtim. Bunu en iyi siz biliyorsunuz. Size yalvarıyordum. Ama bir türlü yerlerini söylemediniz her gece ağlıyordum ama bir türlü kim olduklarını söylemediniz. Bende 6 yaşımda kendime bir söz verdim ve bir daha hiç ağlamadım şimdi müsaadenizle okula gitmem gerek size iyi günler." dedim ve daha hiçbir şey söylemeden odadan çıktım. Bahçede melek beni bekliyordu. Yanına varınca heyecanla sordu.

"Eee. Ne istiyormuş?" dedi.

"Ailem para göndermiş hiç almadan onlara geri ver dedim ve çıktım. Melek lütfen bu konu hakkında hiç konuşmayalım. Sanki hiç yaşanmamış gibi. Şimdi hiçbirşey sorma ve okula gidelim." dedim melek şaşkınlıkla bana bakarken hiçbirşey söylemeden yurttan çıktık.

Liseli Psikopat Where stories live. Discover now