4.Bölüm

2.7K 103 52
                                    

Kızlarla biraz vakit geçirdikten sonr bu günkü son derse girdik ve okul çıkışı kızlarla sarılarak vedalaşıp evlere dağıldık.

Bide yeni bir şey daha öğrendim,kötü çocuk meğerse bizim sınıftanmış! Ve sevmediği derslerden sürekli kaçıyormuş Avanak.

Eve doğru yaklaştıkça burnuma nefis kokular geliyordu,Hamarat annem yine döktürmüş olsa gerek,kapıyı açıp içeri gidiğimde harikulade bir sofrayla karşılaştım...

Bu şahiyane sofra ne zaman hazırlansa eve illaki misafir geliyordu.

Nazın Annesi: (NA)
Nazın Babası: (NB)

Naz: Anneeeee ben geldim
NA: hoş geldin kızım
Naz: hoş buldum Annecim,hayırdır bu hazırlıklar niye?
NA: Akşama misafirlerimiz var onun için bu hazırlıklar
Naz: Tahmin etmiştim; neyse o zaman ben odama çıkıyorum duş alıp biraz uyicam, malûm okulun ilk günü yorucu geçti.

NA: tamam canım dinlen ama akşam misafirler için hazır ol tamma mı? Gelen babanın iş ortağın! Ailesi ile birlikte geliyor,onları güzel bir şekilde ağırlayalım olurmu güzel kızım...

Naz: Peki Annecim

Annemin yanağına masum bir öpücük bıraktıktan sonra ağır adımlarla merdivenlerden çıkıp kendimi hemen yatağa attım.

Gerçekten çok yorulmuştum hem okul hem ders hemde kötü çocuk!
Üçü bir arada gerçekten çok fazlaydı,neyse ki okul bitmişti artık evimde,hatta odamdaydım.
Yataktan kalkıp banyoya girdim hızlıca bir duş alıp çıktım ve akşam yemeğine kadar güzel bir uyku çektim ta ki Annem beni uyarana kadar.

NA: naz kalk hadi misafirler gelicek!
Naz: Anne!.. Gelmesinler yaaaaa
NA: Aaaazzz!! Hadi ama bak baban gelicek seni bu halde görürse çok üzülür
Naz: Offf tamam yaa hazırlanıp geliyorum
NA: Geç kalma!
Naz:tamaaaaammmm

Bir misafir için güzelim uykumu böldüğüme inanamıyorum,umarım aklı başında bir misafir gelir ve geldiği gibi hemen geri gider Amin.

Her zamanki gibi üzerime beyaz kollu bir krop ve altıma da siyah kargo bir pantolon giydim,hızlıca hafif bir makyaj yapıp en sevdiğim parfümü üzerime sıktım. Evet artık hazırdım bakalım şu mühim misafirlerimiz kimmiş?

Bem hazırlanırken misafirler çoktan gelmişti,Aşağıya indim ama  gördüğüm manzara karşısında büyük şaşkınlığa uğramıştım!
O burdaydı, Kötü çocuk!!

Hemde karşımda oturuyordu,onu gördüğümde büyük şaşkınlığa uğradım, kötü çocuğun bizim evde ne işi vardı!!

NA: Annecim niye orada dikiliyorsun gelsene, bak misafirlerimiz gelmiş bir hoş geldin de.
Annemin sesiyle kendimi toparlayıp yanlarına gittim!

Naz: hoş geldiniz efendim

ÇA: hoş bulduk güzel kızım,Maşallah ne kadar güzel ne kadar hanımcık bir kızsın böyle.

Naz: çok teşekkür ederim efendim

ÇA: bana öykü abla diyebilirsin canım
Naz: peki öykü abla
ÇB: Adın ne kızım?
Naz: naz efendim
ÇB: nazcım tanıştırayım bu oğlum E...
Naz: Efe biliyorum
TB: nasıl! Sen Efeyi daha önceden tanıyormusun?
Naz: Efeyle bu gün tanıştık,kendisiyle aynı sınıftayız da

ÇB: hee Anladım sınıf arkadaşısınız
Naz; gibi gibi

NA: hadi o zaman herkes sofraya

*Annemin davetiyle hepimiz sofraya oturdu çağanın annesi öykü abla ile annem cemre yan yana,babam özgür ile Gökhan abi yan yana,ve benle de kötü çocuk yan yana oturduk!

Ama bir şey fark etmiştim! Kötü çocuk geldiğinden beri ağzını bıçak açmamıştı,acaba neden?

yemeğimizi yedikten sonra bulaşıkları makinaya attım ve misafirlerimize kahve yapıp ikram ettim...

NA: kızım istersen Efe arkadaşınla beraber odanda oynayabilirsiniz.

Naz: Tamam anne,KÖTÜ ÇOCU- Aman efecim hadi gidelim

Az daha ailelerimizin önünde Efe'ye kötü çocuk diyordum,Eee napalım ağız alışkanlığ olucak o kadar.

Efe ile birlikte odama çıktık yaklaşık on dakika kadar odamın her yerini inceledikten sonra  konuşmaya başladı!

Efe: odanın rengi neden siyah!
Depresyonda falanmısın?

Naz: yooo bu doğal hali.

Efe: Doğal hali!!!!?

Naz: Evet

Birden bire Dolabın üzerindeki kitaplarımı incelemeye başladı ve eline bir tanesini alıp yatağıma oturdu.

Efe: siyah oda, gitar ve aksiyon dolu kitaplar! Hayırdır kızım seri katilmisin sen!

Naz: Ha ha ha çok komik güleyimde boşa gitmesin

Efe: Anlat bakayım kim kırdı senin o çelik kalbini?

Naz: kimse benim kalbimi kırmadı,kıramazda.

Efe: Eminim öyledir! Üzülme ya sen Asi kızsın elini sallasan ellisi yani.

Naz: Benim sizin gibi avanaklarla harcayacak bir dakikam bile yok! Ayriyetten ben elimi salladığımda ellisini değil! Elimi uzattığımda yüreklisini isterim.

Efe: Waaaawww bak bu iyiydi,demekki Elini uzattığında yüreklisini istersin ha!

Naz: Aynen öyle

Efe: yalnız senin o dediğin biraz imkansız be baş belası

Naz: nedenmiş o?

Efe: nedeni senin bir tık deli olman

Naz: Öyle mi?
Efe:  Maalesef öyle

Elime yastığı aldığım gibi kafasına fırlattım,piç! Aklı sıra benimle dalga geçiyor.

Efe: Aaa ayıp oluyor ama baş belası sen misafirlerine böyle mi davranıyorsun?

Naz: senin misafirliğini...

Birden öykü ablanın sesini duydum,Efeyi çağırıyordu herhalde gidiyor olmalılar

Efe: Geliyorum Anneee!!
Bence odayı beyaza boya,senin gibi bir kıza siyah yakışmıyor,yada pembişe boyaaa o sana daha çok yakışır

*Yemin ederim bu çocuk beni sinir etmek için dünyaya gelmiş,ikide bir laf sokmasa ölürdü herhalde.

Naz: yok cnm ben odamdan gayet memnunum,karanlıkta olmak! Pembe yalanların içinde olmaktan iyidir.

Efe: iyi o zaman yarın görüşürüz baş belası

Bana göz kırpıp odamdan çıktı,haliyle bende ailesine veda etmek için peşinden gittim,veda merasiminden sonra nihayet evlerine gitmişlerdi!

Anneme evi toparlanmasında yardım ettim daha sonra ikisine de iyi geceler dedikten sonra hızla odma çıkıp üzerime rahat bir şeyler giydim ve bebekler gibi mışıl mışıl uyudum.

KÖTÜ ÇOCUĞUN BAŞ BELASI Donde viven las historias. Descúbrelo ahora