Ağırlığın ne olduğuna baktığımda turuncu saçlı bir adamla karşılaştım. Aslında aşırı yakışıklı gözüküyordu. Birden hareket etmeye başladı ve yorganın altına girdim. Bir süre sonra yatağın ucundaki ağırlık azaldı. Ardından kapı sesini duydum. Kapı sesini duymamla yorganın altından çıktım. Ama yanılmışım çünkü adam tam karşımda duruyordu.
Chuuya:Bakıyorumda uyanmışsın. Hikari:Beni niye buraya getirdin?! Chuuya:Bunu şimdi bilmene gerek yok bence, o adamın senin korumalığını yapmasına daha fazla dayanamadım. Hikari:Sen kimsin ki? Chuuya:Bana Chuuya diyebilirsin.
Chuuya kapıya doğru ilerlemeye başlamıştı. Tam kapıdan çıkarken,
Chuuya:5 dakika sonra mutfağa gel. Koridorun solunda 3. Kapı. Hikari:Peki. Chuuya kapıdan çıktı. Ayak sesleri koridorda yankılanıyordu. O gidince nefes alıp verdim ve kendimi sakinleştirmeye çalıştım. Yatağın köşesine benim için kıyafet bırakmış anlaşılan.
Hemen onları giydim aslında elbise hiç fena değildi.
Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.
(elbise) Hemen Chuuya'nın söylediği gibi mutfağa gittim. Ona baktığımda birkaç dosyayala ilgileniyordu.
Chuuya:Güzel görünüyorsun.
Dönüp ona baktım. Gülümseyerek bana bakıyordu.
Hikari:Sağol Chuuya.
Chuuya:Karnın aç olmalı benim acilen çıkmam lazım buzdolabında aradığın herşey var istediğini yapabilirsin, bu arada kaçmaya çalışma her yer kilitli tamam mı?
Hikari:Ta-Tamam.
Chuuya:Görüşürüz prenses~♡
O çıkar çıkmaz tutuğum nefesi bıraktım. Bu adam beni neden kaçırdı? Ayrıca neden bana prenses diyor? Adımı nereden biliyor?... Her neyse şimdi bunu düşünemem. Hemen kendime birşeyler hazırlamaya başladım. Hazırladıklarımı yedikten sonra etrafta biraz gezinmeye karar verdim, duvarlar ve kapılar birbirine aşırı benziyordu, bi an kaybolucam diye ödüm koptu.
Biraz gezindikten sonra kapısı açık bir oda gördüm. Odanın kapısına gelip kapıyı itip içeri girdim. İçeride çalışma masası, dosyalar, kağıtlar, kalemler vardı anlaşılan burası Chuuya'nın çalışma odasıydı. Biraz dosyalara baktıktan sonra çalışma masasının yanına gittim. Çekmecelere bakmaya başladım içlerinde kağıtlar vardı. En alttaki çekmece kilitliydi bu çekmece kilitli olduğuna göre önemli birşey olmalı diye düşündüm ama açamadığım için çok takmadım zaten. Biraz daha gezinince odadan çıktım. Hala uykum vardı bu yüzden yatak odasına geri döndüm.
Saat:12.15(Chuuya'nın gözünden)
Saat öğlen olmuştu ama hala Hikariyi evde tek bırakmak konusunda şüpheliyim. Her an dedektiflik bürosu Hikariyi bulabilirdi. Hikari o büroda güvende değildi. Eğer ilk ben kaçırmasaydım başka biri kaçırıcaktı. Tahmin ettiğim gibi de patron'un Hikariden çok çabuk haberi oldu.
