Sensiz yapamam

389 25 4
                                    

Gözlerimi açmadan etrafa baktım. Evet açmadan baktım çünkü bağlıydı.

"Ya benim karanlık Korkum var." dedim ama ben bile anlamamıştım çünkü ağzım bantlıydı. Çırpınmaya başladım, karaya çıkan balık gibi.

"Şş sakin ol güzelim."

Bantı çıkarsın diye bişeler mırıldandım,
Götümü gene her zamanki gibi Baha kurtaracaktı ama karanlık korkum hâla vardı yani.

Biri bantı sertce çekince ağzımdan bir inleme kaçtı,

"Ne diyorsun be fok balığı gibi sabahtan beri?"

"B-benim karanlık fobim var." diye kekeledim. Sesimi hiç bu kadar yumuşak duymamıştım.

"Bende ne diye gözleri bağladığımızı anlamış değilim neden bağladık ki?" dedi başka bir ses bunlar ciddi miydi?

"Kötü adamlar böyle yapar." dedi önümdeki ve gözümü açtı.

Gözümü bi kaç kez kırpıştırıp etrafa baktım bomboştu hâla karanlıktı ama seyyar lamba gibi bişe sallanıyordu üstümüzde ve sesler yankılanıyordu. Depo ya da terkedilmiş bir fabrikadaydık.

"Ah hayır hayır." diye mırıldandım. Baha burayı bulamayacaktı kim kurtaracaktı beni?

"Brush nerde?"

"Selam burdayım! Arkanda."

"Ağzını bantlaman gereken kişi oydu."deyip göz devirdim,

"Hey!"

"Bizi neden hâla öldürmediniz acaba?" dedim çirkin herife.

"Öncellikle selam ben James. İkinci olarak , Arkadaşlarınızı bekliyoruz. Toplu katliam yapacağım."

"Bizi aramaya gelmeyeceklerdir. O kadar aptal değiller."

"Oscar'la aranda bişeler olduğunu duyduk ayrıca...Bob Müller ve Malik Ramel'den bahsediyoruz." deyip sırıttı

"Ah Bob'un cidden döneceğine inanıyor musun?" deyip güldüm,

"Sussana kızım manyak mısın?" deyip Brush bana omuz attı.

"Bizi öldürmeyeceksiniz."

James güldü,
"Polise vereceğiz. Aynı şey, ölmeyi dileyeceksiniz." deyip omuz silkti

"Sende kaçaksın! Sen tekrar yakalanmıştın!"

"İşte sizi vereceğim polise ve kurtulacağım."

"Polislerle anlaşmamı yaptın!? Sen malağın tekisin!" diye tısladım ona,

"Bant nerde?"

"Bant bitti patron. Lewis top yapmış oynuyordu."

"Siz nasıl bi gerizekalısınız!"

Evet James içimdekileri söylemişti.

Gülmemek için dudağımı ısırdım ama bunlar hapisane kaçkını değil resmen tımarhane kaçkını gibiydi.

"Patron bunuda yakaladık. Arka kapıda baygındı."

"İşte bu! Kaldı iki." deyip güldü gene. Kimi getirdiklerini görmek istedim ama dönemiyordum. Adamı sürüyerek getirip karşıma oturtup bağladılar ve onu görünce ağlamak istedim.

"Şimdi sıçtık." dedi Brush. Yurkundum ve Brush'a

"Hayır, hayır Baha bu kadar salak değil." diye fısıldadım.

Baha'nın suratına bakmaya devam ettiğimde gözlerini açıp tek gözünü kırptı ve tekrar baygın numarası yaptı. Sevinc çığlığım içime kaçmıştı. Güldüm, gülüşüm kıkırtıya sonra da kahkahaya dönüştü.

"Açıkta bi yerimiz mi var?"

"Psikolojisi bozuk onun. Takmayın çok." dedi Brush onu duymazdan gelip,

"Burada kaç kişisiniz?" dedim adama

"Sanane?"

"Bişe diyecem söyle bi."

"15 adamım var."dedi etrafa bakınıp içerdeki adamları saydım,

"7 kişisiniz sanki?"
"5i nöbette 3ü kapıda. Neyi sorguluyorsun?"

"Hepinizi toplasak 1 adam etmezsiniz" deyip  güldüm.

"Yok ya?" dediğinde tekrar güldüm. Onu kışkırtmak için herşeyi yapmıştım.

"Aynen öyle. Ellerimiz bantlı olmasa hepinizi haklardık şuan. Bi grup embesil herifsiniz. Kesin kendini becermeye çalışırken yakalanıp kodese tıkıldın. Değil mi? Veya bi hayat kadını pezevengiydin." dememle suratıma sert bi tokat attı. Kafam sağa yatmıştı. Duraksadım, solaktı. Yutkunup Baha'ya baktım.

Adam saçımı tutup başımı geriye yasladı.

"Annem ve kardeşlerim hayat kadınıydı ve bil bakalım kim onları parçaladı." diye tısladı.

Obaaa bunu beklemiyordum.

"Sen mi? Hayatta inanmam. Demek ki onları yeterince memnun edemiyormuşsun." dedim. Bana tam vuracağı sırada Pencerelerden içeri bişe attılar etraf sise bürünürken Baha'nın kalktığını görüp adamın bacak arasına tekme attım.

"Evet ayaklarımı bağlamalıydın aptal." deyip güldüm arkadan biri ellerimi çözüp tuttu ve çekiştirdi. Bir kaç adamın sesi ve silah sesleri geliyordu. Durdum.

"Buse! Ne yapıyorsun hemen gitmeliyiz!" dedi bu Malik'ti.

Elimi tutanın Baha olmadığını anlayıp onu bıraktım ve içeri tekrar ilerledim Bahanın acı inlemesini duydum.

"Hayır!" diye bağırdım. Bob onu sürükleyerek getirince diğer koluna girdim. Vurulmuştu,

"Baha. Hayır" diye fısıldadım,

"Sensiz yapamam Baha lütfen gitme."

Multimedia sırasıyla Baha syglr

Çünkü Ben Aptalım.Where stories live. Discover now