Ve Aşk Sensin Frezya

242 16 4
                                    

Hi babys yine ben...

Öylesine birşey yazmıştım aslında paylaşmayacaktım ama paylaşmaya karar verdim.

Umarım seversiniz.

Karşımdaki büyük araziye adımlarken burnuma gelen frezya kokularıyla yutkunarak etrafıma baktım, bu koku bana birisini hatırlatıyordu.. Biraz daha ilerlediğimde gördüğüm beyaz banklara oturup gökyüzüne baktım, sahi ne ara bu denli güzel olmuştu gökyüzü? Hoş onun kokusunu duymayalı 2 sene 5 ay olmuştu belki de ondandır gökyüzünün bu denli güzelliği, gökyüzü bile biliyordu işte meleklerin kokusunu. San Dias.. İlk aşkım, ilk saplantım ve ilk günahımdı. Derler ya hani meleklerin kanadında yaşar güzel insanlar diye, heh işte o hesaptı onun güzelliği de. Kim bilirdi ki yok olacak, günün birinde kokusunu duyamayacak kadar özletecek kendini? 23 senelik hayatımda hiç bu kadar acı çektiğimi hatırlamazken bir yağmurlu günde tanışmıştık onunla, bir sonbahar gecesinde söylemiştim sevdiğimi. Karların altında ilk öpüşmemizi, bir yaz gecesindeyse bedenlerimizin yakınlığını hissetmiştim. Kimsenin sevmediği, kol kanat germediği bana ev olmuştu. Dört duvar olandan bahsetmiyorum size, sıcak bir çift ela göz olarak bahsediyorum. Tanrı bilir ki onun gözlerinden başka kimsenin gözlerine bakamamıştım o zamandan beri, hep göz kontağı kurarak konuşan bana haramdı onun güzelliklerinden sonra bakmak. Titrek bir nefes çektim ciğerlerime.

"San Dias, neredesin?"

Keşke cevap verse demeye kalmadan aktı gözlerim, neden gittiğini bilmiyordum ama emindim ki çok boğulmuştu o da. Lanet insanlardan, belki de benden boğulmuştu... Hıçkırıklarım boş çiçek arazisinde yankılanırken omzumda el hissetmemle arkamı döndüm hemen, 40lı yaşlarında bir kadın dolu gözlerle bana bakarak gülümsedi.

"Sen Diablosun değil mi? Melek çocuk"

Kafamı hızla salladım, bana melek çocuğum derdi hep nasıl unuturum?

"Nereden tanıyorsunuz beni?"

"Nasıl tanımam seni? 17 yaşında çocuktu daha bana senden bahsederken, San Dias'ın annesiyim ben"

Yıkıldığını an ve an gördüm ama hafif bir tebessüm vardı yorgun dudaklarında.

"Sana bir şey vermeye geldim, bu benim boynumun borcudur oğlum"

Elime mektubu bırakıp giderken gülümsedi.

"Seni çok sevdi, sadece bunu unutma"

Gözlerimi silerek açtım mektubu titreyen ellerimle.

Benim melek çocuğuma;
Bilirsin seninle tanıştığımda 17 yaşında bir çocuktum, şimdiyse 20 yaşındayım. Ve bilirsin ki beni sen topladın, bense seni toplamaya çabaladım. Özür dilerim meleğim, yapamadım. Seni çok sevdim ama kendimi yakıştıramadım yaşamaya, canım yandı biliyorsun. Ben daha 12 yaşındaydım kötülüklerle karşılaştığımda, bana sevdiğini söylediğin günü hatırlıyorum da... Eve gittiğimde anneme sarılıp ilk kez demiştim, ilk kez birisi seviyor beni anne. Canımı yakmadan, gözlerimin içine bakarak seviyor... Seni çok seviyordum, hala seviyorum. Bugün de, yarın da ve hayatta olmasam bile seveceğim. Mutlu musun? Bu mektup elindeyse ben artık yokumdur, umarım bakıyorsundur insanların gözlerine. Bilirim ki bakmazsın benim gözlerimden başka göze. Sevdiğim, melek çocuğum...
Haksızlık yaptığım biliyorum ama yalvarırım anla beni, nasıl katlanabilirdim ki acılarıma? Seni seviyorum, hep diyorum evet ama gerçekten seviyorum. Özür dilerim, özür dilerim sevgilim. Sana yaşattığım acı için, sana bahşettiğim çiçek tarlasında canıma kıydığım için özür dilerim. Beyaz frezyalarımızı kırmızıya boyadığım için, kalbini acıttığım için özür dilerim. Seni seviyorum, bıkma lütfen dediğim için ama seviyorum. Şuanda ağlıyorsundur ama ağlama, canım yanar ağladığında bilirsin. Hatırlıyor musun ilk kez kar yağdığındaki ufak öpücüğümüzü? O gece çok ağlamıştın kollarımda, yine birlikte ağlamıştık. 17.yaşım,hayatımın anlamı olan sen ağladıkça paramparça olmuştum. Bilirsin ben annem harici sevgiyi tatmamış lanet birisiydim, sen ise hep bana derdin ki gözlerinden öpüyorum. Yine öper misin gözlerimden Diablo? Buna çok ihtiyacım var... Yeniden özür dilerim, seni çok seviyorum melek çocuğum ve hep böyle olacak. İlk ve son kez, bu seferde ben senin gözlerinden öpüyorum Diablo. Seni seviyorum.

Kağıt elimden yere düştüğünde hıçkırıklarımda boğulurken gökyüzüne çevirdim yaşlı gözlerimi.

"Seni seviyorum San Dias!"

Silahımı kafama dayamadan önce beyaz frezyalar arasında ilerleyerek son kez soludum kokusunu. Tetiğimi çekerken mırıldandım.

"Gözlerinden öpüyorum sevdiğim"

San DiasWhere stories live. Discover now