Kayıp Abinin Gizemi/MİNSUNG

~8~

100 okunma olmuşuz teşekkürler zortişkolarım🤧
Neyse neyse daha fazla uzatmadan geçeyim.

Jisung'dan...

Sabah uyandığımda saat 7 civarlarıydı.Normalde bu kadar erken uyanmazdım ama bugün içimde bir sıkıntı vardı sanki ve bu sıkıntı beni bir türlü uyutmuyordu.Gece 4-5 kez uyanmıştım.

Neyse uykulu uykulu ayağa kalktım.Hızlıca lavaboya girdim.İşimi halledip çıkacaktım ki sanki lavaboda benim kokumdan ayrı çok bambaşka bir koku kokuyordu."Allah Allah bu ne kokusu ya?"Şüphelenmeye başlayacaktım ki geçen günlerde şu Lee Minho'nun evime geldiği aklıma geldi.O girmiştir düşüncesiyle lavabodan çıktım.Ama atlamamak lazım kokusu çok fena mayıştırıyor.Off Jisung kendine gel o bir katil ve sende başkomisersin.

Neyse aşağı kata indim sonunda.Mutfağa geçip dolabı açtım."Şaka mı bu?" Dolapta kahvaltılık olarak sadece peynir,domates,salatalık vardı "Lan ne ara bitirmişim dolap boşalmış resmen.Eh pekte aç değilim zaten yemesem sorun olmaz herhalde" Dolabın kapağını kapatıp kahve çekmecemi açtım.Neyse ki kahve vardı da uykumu biraz açabilirdim.Kahvelerden herhangi birini elime aldım ve su ısıtmaya başladım.Normalde soğuk kahveyi daha çok severim ama hâlsiz olduğumda sıcak kahve en iyisi oluyor.

Ben bunu düşünürken su sonunda ısınmıştı.Hemen her zaman kullandığım üzerinde Kahveye bağımlıyım 💅 yazılı bardağımı aldım.Bu bardağı almamın üzerinden nerdeyse 7 yıl geçmişti ve ben hâlâ başka bardağım yok gibi bunu kullanıyordum.Kendi kendime gülerken ısınan suyu bardağa koydum ve içine kahveyi de döktüm.Kaşıkla karıştıra karıştıra yukarı kata ilerlemeye başladım.

Saat 07.43 dü.Saat 08.15 de orda olsam iyiydi.Hızlıca kahvemi içtim ve dolabıma ilerledim.Dolabın kapağını açtım ve kombin yapmaya başladım.Sonunda yaptığımda hemen üzerimi değiştirmeye başladım.

Yaklaşık 3 dakika sonra üzerimi değiştirdim.Sakin sakin aşağı kata indim.Gerekli olan eşyalarımı da yanıma aldım ve kapıya doğru ilerledim.Tam kapıyı açacakken telefonum çaldı.Arayan Hyunjin'di."Alo?" "Jisung uyanmışsın ahh gözlerim yaşardı bak ağlıyorum ühüüüü" "Ya Hyunjin delirtme adamı ne söyleyeceksen söyle zaten yorgunum" "Aman iyi be 2 şaka yapmaya gelmiyor.Şey diyecektim ya ben,şey,şey ne dicektim ben yaa off bak senin yüzünden unuttum bekle hatırlayayım" "Ulan balık hafızalıysan ben napabilirim.Acele etsen iyi olu-" "Heh hatırladım hatırladım.Bugün bir operasyona gidecekmişiz onun için haber vereyim dedim" "Ne operasyonu?" "Ya operasyonumuz barda olacak aslında.Şimdi bu barın sahibi kaçak mal alıyormuş.Bizde bunu yeni öğrendik.Ama bunun ortakları da var onları henüz bulamadık bu akşam o bara gidip adamın ağzından ortaklarının adını almaya çalışacağız ama adam kolay kolay konuşmayan bir tipmiş Jeong söyledi." "Hmm tamam hallederiz.Neyse şimdi kapatmam lazım trafiğe çıkıyorum çünkü.Good bye drama quenn" "Good byee"

Telefonu kapattıktan sonra arabama bindim.Eşyalarımı yan koltuğa koydum ve arabayı büroya doğru sürmeye başladım.

8 dakika sonra...

Büroya geldiğimde herkesin işlerinin başında değil de dedikodu yaptığını gördüm.

"Ya işte öyle.Acaba başkomiserimizin sevgilisi falan mı var böyle erken çıkmalar fala-" "Sevgilim yok Chaeryeong" "A-aa başkomiserim ne ara geldiniz siz ya-" "Bir daha işten kaytardığınızı görürsem hepinize nöbet yazarım tamam?"
"Peki başkomiserim" "Herkes işinin başına!Yeji sen 2 dakika odama gelsene" "Tabii başkomiserim" Ben odama ilerken Yeji de arkamdan geliyordu.Sonunda odama girdiğimde kızda arkamdan geldi.

"Buyrun başkomiserim" "Şu Lee Minho işi noldu herhangi bir bilgi bulabildin mi?" "Maalesef başkomiserim hiç bir yerde bilgisi yok.Ama tek bir bilgi bulabildim" "Nedir o?" "Bir tane erkek kardeşi varmış ve o da aynı bizim gibi polismiş" "Hmm demek polis ha?Adı neymiş peki?" "Adı yazmıyordu" "Tamam anladım sen çıkabilirsin"