Ertesi gün..
"Bana hâlen daha dün neden ağladığını söylemedin." Dedi asık bir suratla Eren.
"Boş ver! Önemli değil!" Dedim unutturmaya çalışarak.
Büyük ihtimalle Burak yalan söylüyordu. O yüzden pek umursamadım.
Buluştuğumuz kafeden bir bahane ile çıktım ve eve gittim.
Odama girip telefonumu çıkarttım.
3 Cevapsız arama?
Hemde Burak???
Hızlı bir şekilde tereddüt etsem de Burak'ı aradım.
"Ece?"
"Ne oldu? Aramışsın."
"Evine gelebilir miyim?"
"Hayır."
"Sana bir şey göstermeliyim."
"Mesaj at."
"Emin misin? 'sevgilin' ile ilgili!"
"Senin ben... Her neyse tamam gel."
"Kapıyı aç."
"Sapık adam! Kapımda mı bekliyorsun!?"
"Evet. Her neyse aç şu kapıyı artık."
Yüzüne kapatıp hızlı adımlarla kapıyı açtım.
"Sonunda!" Dedi bıkkın bakışlar atarak.
"Gir içeri kafasına tükürdüğüm!"
"Tabi efendim." Dedi ve sırıtarak içeri girdi.
"Ne konuşmak istiyorsun!?" Dedim onun oturduğu koltuğun karşısında ki koltuğa oturup.
"Sevgilin' in adı ne?"
"Eren."
"Eren seni aldatıyor."
"Neden sana güveneyim?"
"Peki neden Eren' e güveneceksin?"
"Kanıtın var mı?"
"Fotoğraf gönderdim."
"Canlı kanıtın var mı?"
Bir süre düşündükten sonra cevap verdi.
"Evet, var."
"Ne?"
"Yarın okulda yanıma gel gösteririm."
"Tamam..."
Hayır...
Hayır...
Olmadı...
Olmaz...
Olamaz...
Eren...
(Arkadaşlar Eren şerefsiz olabilir de olmayabilir de)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Aldattın mı Beni? (Texting)
Short StoryDolu Kadehi Ters Tut - Aldattın mı Beni Kelimeler anlatmıyorsa Gözlerinin içi söyler bana Nerdeydin o gün aslında Telefonu açmadığın da Aldattın mı beni Bunu yaptın mı bana Bir şey söyle Durma öyle
