36

25.6K 2.8K 1.9K
                                    

Merhaba, oy vermeyen en manitasiz serseridir!

"Taehyung."

Yatak bazasına sırtını yaslayarak bağdaş kurmuş bir şekilde otururken, sevgilisine bakıyordu Jungkook. Kafasını, onun sol dizine koyarak uzanan Taehyung ise dalgın bir ifadeyle tavanı izliyordu. "Hm?" Tavana diktiği bakışlarını, sevgilisine yönelterek yanıtlamıştı.

"İyi misin?" Dedi Jungkook, uzandığı için ona aşağıdan bakan bedene doğru eğilip dudaklarını alnına bastırırken. "Hımhım, iyiyim?" Diye yanıtladı Taehyung. Aldığı öpücükle birlikte dalgınlığı son bulmuş gibiydi. Jungkook, geri çekildiğinde, ellerini onun saçlarında gezdirmeye başladı. "Benim yanımdayken, her zaman iyiymiş gibi davranmak zorunda değilsin."

İçten bir tebessümle saçlarında gezen ele dudaklarını bastırıp, yaramazlık yapan bir çocuk gibi kıkırdamıştı. "Biliyorum, gerçekten iyiyim." Dudaklarını bastırdığı eli kavradı ve devam etti. "İlk defa, sevdiğim bir şeyin arkasında durdum. Hem de aileme karşı." Rahatlamışçasına bir nefes bıraktı, sanki üzerinden atamadığı büyük bir yük azalmış gibiydi. "Sevgilinle gurur duymalısın." Son cümlesini bitirdiğinde dudaklarını büzmüştü.

Büzülen dudaklara dudaklarını bastırdı Jungkook. Ve uzanan bedeni, koltuk altlarından tutarak oldukça nazik bir şekilde kucağına doğru çekti. Bir anda uzandığı yerden doğrulmasına karşın, sırtı, Jungkook'un göğsüne temas eden Taehyung, bir süre sonra karnına dolanan kollarla da afallamıştı.

"Gurur duyuyorum sevgilimle." Taehyung'un kulağına doğru fısıldamıştı, ortamdaki sessizliği bozmak istemiyordu. Karnına sıkıca doladığı kollarıyla, daha sıkı sarılmıştı mümkünmüş gibi. 'Gurur duyuyorum.' Taehyung, duymaya alışık olmadığı bu iki kelimeye, bir o kadar alışmak istiyordu.

Karnına dolanan elleri, elleriyle kavradı ve ufak temaslarla okşayıp gevşetmeye çalıştı. Ardından bedenini Jungkook'a doğru çevirerek yüzlerini yakınlaştırdı ve kucağına yerleşti. "Yüzünü göremiyordum." Dudaklarını Jungkook'un dudağına hızlıca bastırıp geri çekilirken devam etti: "Öpemiyordum." Dişlerini, sert olmamaya özen göstererek yanağında gezdiriyor, yanağını dişliyordu. "Isıramıyordum."

Jungkook, yalancı bir ifadeyle konuştu, "Ah- acıdı. " Dudaklarını Taehyung'un burnuna bastırıp, tıpkı onun gibi, yavaşça yanaklarını ısırmaya başladı. Birkaç küçük ısırıktan sonra, dudaklarını bastırarak öpücüklerini bıraktı. "Yanaklarının tatlılığına bak. Artık ısırmadan duramam, haberin olsun." Dudaklarını büzdü Taehyung, bunu yaparken yanakları şişmiş, daha tatlı bir hal almıştı. "Tüh! Yazık oldu yanaklarıma!" Jungkook dayanamamış, şişkin sol yanağa tekrar dişlerini geçirmişti. "Hm?"

"Jungkook..." Göz göze geldiklerinde, başını salladı Jungkook, Taehyung'un sorgulayıcı sesine karşın. "Dün, annenle ne oldu...yani siz konuşacaktınız. Üzgünüm, yeni akıl edebildim sormayı, şey yüzünden...kafam çok dağınıktı, biliyorsun."

"Biliyorum bebeğim, tey-" kelimesini devam ettirmeden duraksadı, çünkü o kadına 'teyzesi' demek istemiyordu. "Oraya gideceğimiz için, annemle fazla konuşamadan yurda geldim." Eliyle Jungkook'un saçlarını karıştırdı Taehyung. "Yani, hiç konuşamadınız mı?"

"Konuştuk, bazı şeyleri biliyor artık." Taehyung, anlamaz bakışlar atarken sordu: "Hangi şeyleri biliyor?"

"Babamın sürekli hayatıma müdahale etmeye çalıştığını. Ve...Sevgilim olduğunu." Sevgilisinin şokla aralanan dudaklarına dudaklarını bastırdı. "Neden yurtta kalmak istediğimi de biliyor artık." Gülümseyerek konuşmasını sürdürdü. "Hayaletlerden korumam gereken ve geceleri üzerini açan bir sevgilim var. "

Minik Serseri |Taekook✔Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin