KAN UĞRUNA

71.4K 407 46
                                    

( Medyada ki kadın baş karakterimiz.)

Karanlık sokağa adım atan adamın sessizce peşinden yürümeye devam ettim. Sokağa girdiğim gibi çöp, alkol ve insan kokusu burnuma doldu.
İğrenç kokuyla yüzümü buruşturdum ve hızlandım.
Beni fark eden insan arkasını döndü ve beni baştan aşağıya süzdü.
Aldığı alkol yüzünden ayakta duramaz hale gelmişti ve şimdi bana boş gözlerle bakıyordu.
Bir kaç saniye sonra gözlerinde bir ışık parladı ve bana doğru bir iki adım attı.
Hareketsiz durup yabancı adama baktım. Kafamdaki kapüşonu açtım ve etrafa göz attım.
Ortalıkta dolaşan küçük lağım farelerinden başka kimse yoktu.
Kolumdaki saate baktım. Saat sabahın 4 üydü.
Adam sallanarak bana biraz daha yaklaştı ve içki kokan ağzından şu kelimeler döküldü;

" Aranıyor musun?"

Kısık bir şekilde güldüm ve gözlerine daha derinden baktım. Söylediği şey sinirlerimi bozmuştu fakat birazdan öleceği için kafaya takmadım.

" Evet hadi yaklaş bana."

Adam dudaklarının kenarıyla iğrenç bir gülüş yaptı ve bana ellerini uzatarak şunları söyledi.

" Tanrım karımı aldattım,evden kovuldum,beni cezalandırmak yerine bana böyle güzel melekler gönderdiğin için teşekkür ederim."

" Evet bu benim için daha iyi,yaklaş."

Histerik bir kahkaha attı ve kolumdan tutup beni duvarın kenarına çekiştirdi.

Gülümsedim ve;

" Sana yardım edeyim."

Boynuna doğru yaklaştım ve fısıldadım.

" Korkma çok acımayacak."

Adam şaşırdı ve gözlerime bakmaya çalıştı.
Elleriyle beni ittirmeye başladığı sırada çenesini tutup sıktım ve dişlerimi boynuna geçirdim.
Kan tadı ağzıma doldu ve doyduğumu hissetmeye başladım.
Adam yavaş yavaş hareket etmeyi kesti. Bütün kanını vücudundan boşalttığımda beyaza dönen cesedi yere bıraktım.
Cansız adam çöp gibi duvarın kenarında hareketsiz bir şekilde yattı.

" Alkollü kan. İğrenç. Karını aldattığın için cezanı çektin işte. İlahi adalet."

Dudağımın kenarıyla güldüm ve kapüşonmu kapatıp sokaktan çıktım.
İleride duran arabama bindim ve aynaya baktım.
Dudaklarım ellerim hatta kıyafetlerim bile adamın kanına boyanmıştı. Fakat bu en sorunsuz öldürdüğüm kurbanımdı.
İnsan kanı içmekten pek hoşlanmıyordum fakat belirli aralıklarla bunu yapmam gerekiyordu.
Eve gitmek istemediğimi farkederek arabayı ormana doğru sürdüm.
Karanlık ormana girdiğimde dikkat çekmemek için arabanın farlarını yakmadım.
Yolun kenarında durdum ve arabadan inip bagajı açtım. Temiz kıyafetlerin olduğu çantayı alıp yakınlardaki göle ilerledim. Üzerimdeki kanlı kıyafetleri yavaşça çıkardım ve serin suya girdim
Suyun soğukluğu bana ince bir zevk verirken gözlerimi kapattım ve en derine doğru yürüdüm.
Su omuzlarıma kadar geldiğinde kendimi bıraktım ve tamamen suya girdim.
Suyun altında birkaç dakika nefesimi tuttuktan sonra ormanın derinlerinden gelen insan sesiyle sudan hızlıca çıktım.
Fazla yakın değillerdi ama fazla uzak da değillerdi.
Temiz kıyafetlerimi hızlıca üzerime geçirdim ve kanlı kıyafetleri alıp
arabama doğru koştum ve direksiyona geçtim.
Araba çalışmadan önce önümden fırlayan köpeğe bir bakış attım. Ormanın derinliklerine koşan köpeğe aldırmadım ve gaza bastığım sırada arabama sertçe çarpan cisimle frene bastım.
Ani frenle öne doğru savruldum.
Biraz küfür mırıldandım ve bana çarpan şeye bakmak için arabadan indim. Ya da ben ona çarpmıştım.

BİR DAMLA (+18) ( Düzenleniyor )Where stories live. Discover now