Ertesi sabah yine aynı rutini sergileyerek okula gittim. Sınıfa çıkarken Batuhan ile karşılaştım. "Selam!"
Batuhan, "Selam zümrüt bakışlı." dedi ve sırıtarak kendi sınıfa girdi.
Gizem, "Selam, Nilay." dedi gizemli bakışlarıyla. Seyran'ın yanına oturdum ve derse girdik..
Yaklaşık beş dersten sonra öğle tenefüsüne girdik. Fakat ters giden bir şeyler vardı.
Kızlar tuvaletinden çığlık sesleri yankılandı. Bütün öğretmenler ve öğrenciler oraya koştu. Batuhan, "Neler oluyor?" Gizem, "Kimse bilmiyor."
İnanılmaz bir kalabalık vardı, kime ne olduğunu göremiyorduk.
Batuhan, "Az çekilin, çekilin dedim." Öğretmenler ve öğrenciler bir refleks ile çekildiler.
(Ölen kız)
Batuhan, "DENİZ?!" Diye yere çömeldi. "Kardeşim! Ne olur yalnız bırakma beni!"
cansız bedenine bakarak hıçkırarak ağlamaya başladı. Bedeni kan revâ içindeydi. Yanında ise bıçak vardı. Batuhan, "Yapmaz! Deniz asla kendine zarar vermezdi o.. Öyle bir insan değil hayır!"
Seyran, "O zaman bu bir cinayet.." Gizem, "Evet, Deniz bunu yapacak biri değil. En büyük korkusu ölümün ta kendisi zaten. Bu bir cinayet arkadaşlar."
Deniz adına üzülmüştüm. Ama kim, kim okulun içinde böyle bir şey yapabilirdi ki.
Öğretmenlerden biri, "Arkadaşlar yukarı herkes sınıfına!" diye duruyu yaptıktan sonra Batuhan'ı zorla yerden kaldırdılar ve bizim sınıfa yolladılar.
Gizem, "İyi de bunu kim yapabilir." Seyran,"Bilemiyorum." dedi. "O, an herkes dersteydi. Öğrencilerden biri olamaz."
Gizem, "Görünüşe göre değilmiş. Kim olduğunu bulup intikam alacağız. Ama bu biraz zaman alacak gibime geliyor." dedi.
Kıvılcım, "Çimen'den şüpheleniyorum." dedi düşünceli bir tavırla. Mete, "Bunu yapmak için fazla bilgisiz. Eminim 10.sınıflarla arası yoktur." dedi.
Serenay, "Belki öğretmenlerden biri yapmıştır." dedi. Cenk, "Deli misin onlar herkesden saf." Gizem, "Farkında mısınız? Dejavu oluyor. Yada Karma!"
Batuhan göz yaşlarını silip Gizem'e baktı. "Ne?" diye sordu. "Evet Gizem, açık konuş."
Arkasını dönüp cama doğru yürüdü ve ellerini sırtında birleştirdi. "Bundan bir kaç yıl önce bu okulda da benzer bir vaka yaşanmış. O zaman babam bu okulda öğrenciymiş ve erkekler tuvaletinde birinin erkek kardeşi ölmüş. Fakat bu intihar değildi. Öğrencilerden biri onu bıçaklayıp öldürmüş." dedi. Cenk, "Şaka yapıyorsun değil mi?" Mete Cenk'in kolunu dürttü. "Şaka yapıyor hali mi var sence?!" diye fısıldadı.
Gizem, "Şaka yapmıyorum. Şaka yapsam muhtemelen yüzümde alaycı bir gülümsemem olurdu." sonra bize doğru döndü. "Ama yok." dedi.
Yağmurdan kaçarken doluya yalakandık. Böyle bir olay bile beni aşıyordu. Seyran, "Dejavu gibi." dedi.
Kıvılcım, "Dikkatli olmak zorundayız birbirimizden başka kimseye güvenemeyiz." dedi. "Haklısın."
Gizem, "Doğru, katil herkes olabilir. Herkes bizden şüphelense bile." Dedi.
"Ama neden bizden şüphelensinlerki?"
Gizem, "Biz bir akıl alan çeteyiz Nilay. Bazı kişiler bizim örgüt olduğumuzu bile düşündü."
"Ama bu çok saçma biz sadece arkadaş grubuyuz." dedi. Gizem, "Sahip olduğumuz hayat ve yaptığımız şeyler." Dedi. Çimen'de sınıfa girdi. "Bak sen! Gizem.. Kesin sen! Kesin sen yaptın bunu!" dedi.
Gizem Çimen'in üzerine yürüdü. Serenay, "Gizem lütfen sakin ol!" dedi.
Fakat Gizem dinlemedi. Çimen'in saçlarını önce eline doladı sonra yere itti. "SENİ GERİZEKALI!" diye bağırdı Çimen.
Gizem, "Elimizdeki şüpheli sensin. Hatırlıyor musun Nilay az önce bir kaç yıl öncesinde bir olaydan bahsetmiştim. O ölen öğrenci Kıvılcım'ın dayısı aslında. Fakat Çimencik'in sevgili annesi öldürdü!"
Çimen yerde çaresizce ağlamaya başladı. "Hayır! Hayır bu doğru değil!"
Kıvılcım, "KAPA ÇENENİ!" Cenk, Batuhan ve Mete onu zor tutuyordu. Gizem, "Gerçekler açağa çıkana kadar bizim şüphelimizsin.. Ha unutmadan. Eğer bize bulaşmaya kalkarsan bu minik sırrı öğretmenler dahi öğrenir. Beni anladın mı havuç kafa."
