Kalabalığın yalnızlığı

52 5 5
                                    

Kalabalığın yalnızlığı, dışlanmasından daha ötürü bir şey bu, utaniyorum, boğuluyorum,kimse kurtarmıyor yüzmeyi bilmesen de kendini kurtarmak zorundasın bu dünyada.

Tırmanamazsam yüzerim ama ağaçlarla dolu bir ormanda anca nehir bulursan yuzwrsin bogulmazsan tabi.

Ölünce de yalnızsın doğunca da bir şey fark etmiyor asla.

Ne kadar arkadaşın olduğu önemli değil beraber olseniz de beraber mezariniz olmayacak, kendinizden başka düşmanınız ve dostunuz yok ayrıca sevgilinizdir benliğiniz.
Kendini sevmezsen kimse sevmez seversen herkes bokunu yer misali.
Çok insan tanıdım çok çirkin egoist hepsi benden daha çok sevildi,seviliyor.

Herkesin bakışının altında bir zayıf buruşuk ve çürümüş küçük ceviz gibi.
Halbuki ceviz önceden sulanmış ve özenle buyutulseydi,curumezdi.
Asla saglam bir cevizi ezemezsiniz.
Kimse kimseyi umursamıyor. Bazen kendilerini bile.

Sanki bu hayatta felcliymisim gibi hissediyorum. Sadece konuşabilirim ve nadiren hareket edebilirim kendim de memnun değilim ama düzene uymak gerek.

Schrei-Tokio Hotel 02:00.-03.00

Ve duvarlar konuşsaydı Bill.
    Seni sustururlardi.

Bu kapanmış bir mesele ama ve ben hala duvarlar konuşsaydı diye düşünüyorum.

"Seni seviyorum Irene ve sevmeye devam edeceğim"

Dünyanın en büyük yalanı inanmıştım halbuki, Karşındaki Bill kaulitz olunca herkes inanır.

aklını okumak zor bill.

   şu an sen gezip konser verirken ben       
   kendimi içten içe bitiren bir virüs
   gibiyim.

herkes beni seviyor
  ya da herkes nefret ediyor.
    sayende düşündüğüm şeyler
     İreneye uyacak şeyler değil
     kariyerine odaklanıp
     Defile yapan Irene değil bu
     ne yaptın bana bilmiyorum.
     Ama nefret etmiyorum da.

Umarım şu an sen de beni düşünüyorsun.
Küçük ihtimal ama umarım.
Beni kendine kördüğüm bağladın.
Kendin bu düğümü çözüp yaktın bile
Ama ben yine o düğümü  bağlamanı istiyorum.

Aptal Irene.

"Irene umarım akillanirsin."

Arkadan gelen ses ile irkildim ve yavaşça defteri kapatıp gülümsedim.

"Bill için çıldırıyorsun ama Irene o seni cepte görüyor."

"O öyle biri değil yapmaz."

"Onun hala sana aşık senin peşinde dolaşan sana dünyadan dolaştığı yerlerden aşkımli cicimli pahalı hediyeler ve seni öpücüklere boğup üzülmeni istemeyen adamken şu an seni umursamıyor aramıyor bile 2 hafta oldu"

iç çektim.

"yanlış 2 hafta değil 1 aydır."

"Neden onu hala seviyorsun"

"Benim hislerim gerçek çünkü ve çok seviyorum,İris."

kafama bir saplak indirdi ve ovuşturdum

"bir defa vursam akillanirsin diye düşündüm "

"Fikrim hala aynı."

"1 daha mı vurmalıyim Irene Maria Klein"

"yeter yeter yarın ki defileme hazirlanmam gerek."

"Hazırlan yani ona da vurmam hani sana."

kikirdadim

"Hayir,hayir Bill de kaldı anahtar ben de var."

"Aptal Kaulitzler. hepsi aynı bok beraber gideceğiz."

"Hayır tek ben gideceğim."

kolumu sıkıca tuttu ve tehditkar bir bakışla tüm fikirlerimi değiştirdi.

"tamam,tamam gidiyoruz."

*italic*Bill'in Evinde

kapıyı kalmaktan cekiniyordum 1 aydır konusmuyorduk ne bitip ne devam ettiğini bilmiyordum hem onunla konuşmanın heyecanını hem de korkusunu yaşıyordum iris farkına vardı ve zile bastı.

onu ittirdim.

"Aptal ya uyuyorsa?!?"

İNTERNETİM YOK CALDİM O YÜZDEN BU JADAR BAŞKA ZAMAN BB OY VERİN

You've reached the end of published parts.

⏰ Last updated: Jul 17, 2023 ⏰

Add this story to your Library to get notified about new parts!

walls could talk.-bill x ocWhere stories live. Discover now