BÖLÜM 7

301 45 12
                                    

Çok hafif bir smut var. Kusura bakmayın (diğer bölümde de olck)^^

Minho;
Bir isteğim var Jisung!

Jisung;
Oh, şimdiden mi? Pekâla dinliyorum.

Minho;
Eve gitme.

Jisung;
Ee, peki bu işime gelir.

Ardından Minho mutfağa doğru gitti. Bende kedilerle oynuyordum saate baktığımda gördüm ki baya geç olmuştu. Saat 00.40'tı! Ne ara oldu hiç bir fikrim yoktu ki Minho geldiğinde şok geçirdim.

Elinde şarap vardı.

Minho;
Ne bakıyorsun? Canım çekti! Hatta al sende iç.

Jisung;
Ne?! Hayır gerek yok.

Minho;
Bu bir teklif değil emirdi Jisung.

Şaşırdım, yani cidden benden bunu mu istiyordu. Elinden çekip aldım ve inceledim , sonra yüzüne baktım. İçmemi dört gözle bekliyordu.

Jisung;
Zorunda mıyım?

Minho;
Karar senin. Ya yaklaşık 10 kişiden dayak yemek ya da bir şarap içmek.

Çaresizdim. Şaraba bakamadım bile! Gözlerimi kapatıp diktim. Yudumlara bakınca gözleri açılıyordu Lee'nin.

Jisung;
Öhk! Öhk!

Minho;
Pff , çok zayıfsın Jisung sadece bir şarap içtin ve hemen öksürüyorsun.  Sıkıyorsa benim gibi iç.

Der demez kafaya dikti ve bitmesine son iki veya üç yudum kala kadar içti. Fakat Jisung gaza gelmedi ve içmedi. Minho ise yine emir verdi. Karşısına üç adet şarap koydu. Jisung anlamadı başta , Minho'ya uzun uzun baktı.

Minho;
Bunlar bitmeden bu gece bitmiyor.

Jisung;
Ha! Ne! Minho! Nasıl içerim ben?

Minho geri doğru yaslandi ve bacak bacak üstüne attı.

Minho;
Pekâla Jisung , evden git ve benden rol falan bekleme.

Jisung ona bir bakış attı ardından oflayarak içmeye başladı. Minho onu izlerken çok keyif alıyordu bir yandan da şarabın yudumluyordu.

Lee Know(Minho) gözünden

Saat 1.30 birinci şişe bitti Jisung sarhoştu. Minho biraz düşündü ve aklına gelen ilk soruyu sorarak konuşma başlattı.

Minho;
Tadı nasıl?

Jisung;
Öğhk! Daha içmicem. Berbat bu ne?

Minho;
Pekâla sana iki seçenek sunuyorum.
Biri bunları içmek , diğeri bara gitmek.

Jisung;
Haha! Bu çok kolay.

Jisung aniden ayağa kalktı. Ona öylece baktım , yavaş yavaş kapıya ilerliyordu. Hemen kolundan tuttum çünkü bu salağın nereye gideceği belliydi.

Minho;
Nereye gidiyorsun? Hemde bu halinle!

Jisung;
E sen demedin mi ? Gel bara gidiyoruz! Azcık orada kopalım!

Diğer elimle yüzüme vurdum. Jisung'un bakışları cidden çok tuhaftı.

Minho;
Önce hazırlanmayacak misin?

Jisung;
Ben her halimle mükemmelim! Hadi gidelim!

Bu sefer harbi sinir bozucu olmuştu. Onu sertçe kendime çektim.

Jisung;
Oo! Aşk sahneleri mi olacak? Bayılırım.

Onu hafifçe arkaya ittim, sonra hemen odama gidip ona bir kaç parça kıyafet verdim.

Minho;
Bunları giy Jisung.

Jisung sanki bu anı bekliyormuş gibi hemen üstünü çıkarmaya başladı, bende fark eder etmez odama girdim. Bir süre sonra tabi unuttum. Hemen giyindim ve çıktım. Jisung'u görünce biraz şok geçirdim. Çünkü altını giymiş ama üstünü giyerken uyumuş mu desem? Bayılmış mı? Bilmiyorum!

Hemen onu sarstım. Cevap gelmedi , üstünü giydirdim. Sonra aniden kalktı.

Jisung;
Waoww! Gidiyor muyuz??

Rol müydü? Pf gerçek sanmıştım her neyse !

Minho;
Gitmiyoruz jisung! Gitmiyoruz.

Jisung;
Ne! Banane! Banane istiyorum!

Minho;
Of ! İç şunu!

Jisung şarabı eline aldı,  hiç umursamadan dikmeye başladı. Sanırım tadı hoşuna gidiyordu , taki şu öksürmesi gelene kadar.

Jisung;
İçmicem!

Ona doğru eğildim ve çenesini bana doğru kaldırdım.

Minho;
Tamam sincap bir tane kaldı , onu da iç ve bara gidelim ne dersin?

Bunu duyan Jisung sanki bu anı beklemiş gibi hemen kafasına dikti! Bitince elinin kenarı ile ağzını sildi ve hemencik ayağa kalktı.

Minho;
Du- Ne? Hayır hayır hayır! Sen bu anı mi bekliyo-

Jisung;
Hadii! Gidelim Linos!

Minho;
Linos mu! Li-nos?

O akşam bara gittik Cidden Jisung çok mutluydu. Deliler gibi danslar ediyordu. Bende kenarda onu izliyordum. Ta ki, aptalın birini görene kadar...

En uzun 2. Bölüm ile buradayım! Sizce nasıl ilerliyor? Eklemek istediğiniz Bi üye tarzı bir şey var ?? Belkii eklerim.

☆Boksörüm☆ <Minsung>Where stories live. Discover now